ibo:
eğer sanatkar isem... (ucundan kıyısından birazcık öyleyim)
sanatı halk için yapmıyorum
sanatı eleştirmenler için de yapmıyorum.
sanatı sanat için de yapmıyorum.
yahu sen arının senin için mi bal yaptığını sanıyorsun
not: yayınlamanın eleştiriyi de beraberinde getirdiği noktasında hem fikirim:
atalay abi
sevgili abicim, sevgili hocam:
eleştiri eğer münekkidlik yani yazdığınız gibi bir anlam ihtiva etse idi dediğiniz noktada size katılabilirdim.
(eğer bunu kastediyorsanız özellikle, sonuna kadar katılıyorum yani)
tarihin her döneminde münekkidlik yapılacak en zor iştir. aslında bir sanat değildir, münekkidlik bildiğiniz ciddi anlamda bir meslektir.
(tabii burada arkadaş ortamında bunu bu kadar ciddiye almıyorum... yani bunu bir paylaşım ve karşılıklı fikir alış verişi olarak görüyorum buna mukabil bu fikir alışverişinin çıtasının biraz yüksek olması taraftarıyım)
mesela bir cemil meriç hakkında yazı yazmak için neredeyse koca bir kütüphaneyi okumak gerek.
herhangi bir sanatsal eseri incelemek ve kritik etmek için de bir çok noktayı bilmek gerek.
aslında çok yanlış bir şey söylemiyorum:
söylediğim şey kısaca: "eleştirilerin, donanımlı olması gerekliliği"
bu konuda zannedersem hemfikiriz...
başınızı ağrıttım.
muhabbetle.