Benim gördüğüm kadarıyla şu an dünyada mizah, daha çok durum komedisine yönelmiş durumda. Çünkü senaristler bu şekilde izleyiciyi sitcom vs. olduğu gibi gülmeye zorlamadan ya da komedi unsurunu gözüne sokmadan hafifçe dokunarak güldürmeye çalışabiliyor. Bunun sonucunda daha doğal ve samimi bir sahne ortaya çıkmış oluyor. Yerinizde olsam böyle bir mizahi yaklaşım kullanırdım. Eğer elinizde ultra/süper/mucizevi bir fikir yoksa klişelerden uzak durun. Başarısız uygulanmış bir klişe izleyiciye anında o filmi kapattırır.

Bence konuyu tamamen 'şanssız adamın yaşadıkları' ile sınırlandırmayın. Farklı bir ana konu bulup, bu konunun içinde şanssız karakterin başına gelenleri aktarırsanız izleyicinizin beklentisini sınırlamış olursunuz.

Karakter tepkileri üzerine detaylıca yoğunlaşın. İzleyiciye beklediği tepkileri vermeyin.

Son olarak, eğer oyuncularınız prof. değilse kesinlikle ve kesinlikle repliği sabit tutmayın. Bırakın senaryoda yazan cümleyi, kendileri istedikleri şekilde kursunlar. Doğaçlamaya izin verin. Kamerayı sahne bitiminde değil, sahne bitiminden biraz sonra(30 saniye, 1 dakika vs) kapatın.

Kolay gelsin.