Görkem merhaba. Kadraja, kompozisyona vs. dair temel "kural" diye bilinenlerle, paradigmalarla yorumlanabilecek fotoğraflardan değil böylesi fotoğraflar. Zira fazlasıyla şahsi yorum ve fotoğrafçının kendisine özgü tarzını, tercihlerini yansıtan türde fotoğraflardan bu yayınladığın.

(Söylemek istediğim standart bir manzara fotoğrafında net alan derinliği, standart bir portrede modelin arka plandan soyutlanması, standart bir monochrome'da siyahların gerçekten koyu, beyazların gerçekten beyaz ve genel olarak kontrastlı fotoğraf tercih edilirken; empresyonist, abstre yahut deneysel fotoğraflarda bu kalıplar değil fotoğrafın göze güzel görünüp görünmediği bence meseledir).

Senin fotoğrafın farklı ve bence göze gayet hoş görünüyor. Grenler yakışmış vs. Sadece konuda algı merkezi/ana konu, tali konu/yardımcı öğe denilemeyecek kadar karışıklık var. Seyretmesi yorucu. Karmakarışık, düşük esntantane nedeniyle bilhassa kadrajın en solunda yer alan açık renkli netsiz şahıs, en sağdaki netsiz siyahlıyla güzel bir kontrast oluştursa da ziyadesiyle dikkat dağıtıcı..

Beğenmeyen de haklıdır böyle subjektif seçimlerle kompoze edilen fotoğrafları, beğenen de haklıdır. Ben beğendim. Fakat bir fotoğraf üstadının "gerçekten iyi fotoğraf" ölçütü olarak aldığı üzere "evine asar mısın?" diye sorduğu gibi sorsa, ben odama asmam..

Bir rock cafe/bar, fanzin çıkartılan bir amatör basımevi vs. başkaca mekanlarda asılsa ilginç/hoş durabilir elbette..