İnsanız işte, aldık mı en güzeli olsun en kusursuzu olsun hatta birde uygun fiyatlı oldu mu dunyanın en iyi işini yaptık sanıyoruz. Aslında evet tatmin de oluyoruz ancak şöyle birşey var. Fotoğrafcılık benim nezdimde bir eğlence bir hobi ve hatta rahatlama aracı. Beynimin farklı noktalarını egzersize tabi tutan cok tatlı ve bir o kadar da takdir gören bir hobi.. Peki bu hobi de hiç mi kusur olmayacak ya da olmamalı mı? Bence insansak olmalı. Tokina'nın flare sorunu biraz da böyle bir durum. Doğaldır, tatlıdır. seversiniz zamanla. Benim tokina ile aramdaki bağ biraz bu yönde.. İlk lensim. İlk aldığım lens. Şimdiki aklım olsa canon mu alırdım? bilmiyorum. Cunku distortion olayını seviyorum. Video da cekmediğim icin fotoğraflarda keyif veriyor o bozulma bana.. Öte yandan diyafram avantajı var. Ultra geniş açılı bu lens grubunda F4 ile bokeh eldesi zor. İmkansız değil ama bir 2.8 e gore daha zor ve ben bazen buna ihtiyac duyuyorum.
Size tavsiyem biraz araştırıp gönlünüz hangisini cekiyorsa onu almanız.. Emin olun hiçbir lens kusursuz değil; hiçbiri tüm özelliklere sahip değil. Bu boşlukları dolduran bizleriz. Hayal gücümüzle, yaratıcığımızla bu hataları öyle bir örtüyoruz ki birileri beğeniyor o fotoları hatta evlerine asıyor.
Canon da tokina da cidden bu lens grubunda bugune kadar beğenilen lensler. Tokina muhtemelen canona göre daha yavaş odaklama yapar. Bu yüzden de bazen kare kaçırdığım oluyordu ama ben onu öyle seviyorum. Cünkü eğitiyor beni. Zorlanılmadan pat diye elde edilen kareler yerine biraz yorulmayı seviyorum sanırım..
Sağlıcakla