CanonTURK Foruma Hoş Geldiniz.
Toplam 48 adet sonuctan sayfa basi 1 ile 20 arasi kadar sonuc gösteriliyor
Like Tree30Likes

Konu: Şehirlerimizin Üzerine Kabus Gibi Çöken Ziraat Bankası Reklamları

Hybrid View

  1. #1
    promete - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Canonturk Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    Atalay Mete
    Makina:
    Sony RX100 M3 Nikon D3300, Nikon 35 mm f/1.8, Nikon 50 mm 1.4 G, Nikon 55-200 mm ve Nikon 16-85 VR, Sigma 105mm2.8 Macro
    Üyelik tarihi
    17.July.2011
    Nereden
    Antalya
    Yaş
    67
    Mesajlar
    2,661

    Standart

    Alıntı Ahmet Yeşil Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Akılda kalıyor evet ama olumlu olarak mı?
    Ziraat Bankası hesabım yok ama olsa kapattırırdım bana verdikleri huzursuzluktan dolayı
    Sevgili Ahmet, bu gördüğün, muhtemelen de görmeye bir süre daha devam edeceğimiz "yeni estetik" arayışları, batı sanatı ve estetiği ile yoğrulmuş, normlarını oluşturmuş kuşak için rahatsızlık vermeye devam edecek.
    Cumhurbaşkanı Genel Sekreterliğinden bir edebiyat profesörünün değindiği konuya;
    Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, Edebiyat Profesörü, Mustafa İsen, "Muhafazakâr kesimin nasıl bir demokrasi anlayışı varsa, muhafazakâr demokrasi diye bir şeyden bahsedebiliyorsak, o zaman 'muhafazakâr estetik' ve 'muhafazakâr sanat' diye bir şeyden de bahsetmek, bunun normlarını ve yapısını oluşturmak gibi bir yükümlülük içindeyiz" demiş.
    İki farklı bakış açısını sunmak istedim:
    Birincisi, iktidarın altyapı meşguliyetini mazeret gösteriyor ve ancak zamanının geldiğine işaret ediyor.
    Muhafazakâr Düşünce ve “Estetik” | Medeniyet ve Kültür Araştırmaları Merkezi
    Diğeri ise konuya sol dan bakmaya çalışıyor.
    “Muhafazakar Sanat” tartışması üzerine ilk notlar - Ergin Yıldızoğlu | soL Haber Portalı
    Ergin Yıldızoğlu'nun oldukça soldan baktığı konu üç aşağı beş yukarı şu aşamada ve estetik kaygısı, hatta iddiası olan bizlerin de katılması gereken bir konu diye düşünüyorum:
    Genel sekreterin ve sağcı yazarların, “muhafazakar sanat” tartışmasını gündeme getirmiş olmaları, yukarıda değindiğim adımlar bağlamında bir kültürel meydan okuma anlamına geliyor, daha önce görülmeyen bir öz güveni yansıtıyor.
    Bu meydan okuma liberal demokrasiye ve komünist harekete büyük bir tehdit oluşturuyor. Ama bu meydan okuma, aynı zaman da büyük bir olanak açıyor diye düşünüyorum. Bu bağlamda, hem muhafazakar görüşlerle polemik yapmak, hem gelmekte olan “estetik rejimin” burjuva – liberal özgürlükleri bile hedef alan büyük bir saldırı anlamına geldiğini göstermek, bu alanda (!) geniş bir entelektüel muhalefet ve direniş inşa etmek olanağı doğuyor.
    Ek olarak, hem “sanat” değince özgürlükleri kısıtlayan her şeye eleştiri ve muhalefet anladığımızı, bu işlevi yerine getirmeyen estetik ürünlerinin sanat değil, propaganda, meta, nihayet Kitscholduğunu vurgulama, sanatla, özgürlük mücadelesinin, kapitalizmin karşıtlığının ilişkisini yeniden ortaya koymak şansımız olacak. Hem de bu kültürel meydan okumayı kabul ederek “boyumuzun ölçüsünü” de almış, bu mücadeleyi taşımaya devam edip edemeyeceğimizi, eksiklerimizi güçlü yanlarımızı görmüş olacağız. Ben bu meydan okumayı heyecanla kabul ediyorum. Kendi hesabına tartışmaya başlıyorum, hem de en başından...










    Ahmet Yeşil likes this.
    Gelmiş dünyanın dört bir ucundan
    Ayrı dilleri konuşur, anlaşırız
    Yeşil dallarız dünya ağacından
    Gençlik denen bir millet var, ondanız.
    NHR.

  • #2
    Ahmet Yeşil - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    CanonTURK Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    ... ...
    Makina:
    Hasselblad 501cm, Leica M6 TTL, Canon 5D Mark II
    Üyelik tarihi
    03.July.2010
    Nereden
    Ankara
    Yaş
    45
    Mesajlar
    2,987

    Standart

    Alıntı promete Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Sevgili Ahmet, bu gördüğün, muhtemelen de görmeye bir süre daha devam edeceğimiz "yeni estetik" arayışları, batı sanatı ve estetiği ile yoğrulmuş, normlarını oluşturmuş kuşak için rahatsızlık vermeye devam edecek.
    Cumhurbaşkanı Genel Sekreterliğinden bir edebiyat profesörünün değindiği konuya;
    Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreteri, Edebiyat Profesörü, Mustafa İsen, "Muhafazakâr kesimin nasıl bir demokrasi anlayışı varsa, muhafazakâr demokrasi diye bir şeyden bahsedebiliyorsak, o zaman 'muhafazakâr estetik' ve 'muhafazakâr sanat' diye bir şeyden de bahsetmek, bunun normlarını ve yapısını oluşturmak gibi bir yükümlülük içindeyiz" demiş.
    İki farklı bakış açısını sunmak istedim:
    Birincisi, iktidarın altyapı meşguliyetini mazeret gösteriyor ve ancak zamanının geldiğine işaret ediyor.
    Muhafazakâr Düşünce ve “Estetik” | Medeniyet ve Kültür Araştırmaları Merkezi
    Diğeri ise konuya sol dan bakmaya çalışıyor.
    “Muhafazakar Sanat” tartışması üzerine ilk notlar - Ergin Yıldızoğlu | soL Haber Portalı
    Ergin Yıldızoğlu'nun oldukça soldan baktığı konu üç aşağı beş yukarı şu aşamada ve estetik kaygısı, hatta iddiası olan bizlerin de katılması gereken bir konu diye düşünüyorum:
    Genel sekreterin ve sağcı yazarların, “muhafazakar sanat” tartışmasını gündeme getirmiş olmaları, yukarıda değindiğim adımlar bağlamında bir kültürel meydan okuma anlamına geliyor, daha önce görülmeyen bir öz güveni yansıtıyor.
    Bu meydan okuma liberal demokrasiye ve komünist harekete büyük bir tehdit oluşturuyor. Ama bu meydan okuma, aynı zaman da büyük bir olanak açıyor diye düşünüyorum. Bu bağlamda, hem muhafazakar görüşlerle polemik yapmak, hem gelmekte olan “estetik rejimin” burjuva – liberal özgürlükleri bile hedef alan büyük bir saldırı anlamına geldiğini göstermek, bu alanda (!) geniş bir entelektüel muhalefet ve direniş inşa etmek olanağı doğuyor.
    Ek olarak, hem “sanat” değince özgürlükleri kısıtlayan her şeye eleştiri ve muhalefet anladığımızı, bu işlevi yerine getirmeyen estetik ürünlerinin sanat değil, propaganda, meta, nihayet Kitscholduğunu vurgulama, sanatla, özgürlük mücadelesinin, kapitalizmin karşıtlığının ilişkisini yeniden ortaya koymak şansımız olacak. Hem de bu kültürel meydan okumayı kabul ederek “boyumuzun ölçüsünü” de almış, bu mücadeleyi taşımaya devam edip edemeyeceğimizi, eksiklerimizi güçlü yanlarımızı görmüş olacağız. Ben bu meydan okumayı heyecanla kabul ediyorum. Kendi hesabına tartışmaya başlıyorum, hem de en başından...
    Atalay Bey merhaba,
    katkılarınız için teşekkür ederim.
    Muhafazakar sanat bir banka reklamı içerisine yerleşecekse bunda boyumuzun ölçüsünü alacak bizler olmayacağız.
    Zira, faizin haram olduğu bir ideolojide burjuva gereçleriyle abartılı bir şekilde işlenen bir "sanat" zaten en başından kaybetmeye de mahkum gibime geliyor.

    Saygılarımla...










    dgncsk likes this.

  • Yetkileriniz

    • Konu Acma Yetkiniz Yok
    • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
    • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
    • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
    •