Konu: Yerli Otomobil Sanayii

[QUOTE=theimage;311164]Türkiye'de bir uçak fabrikası halihazırda üretim gerçekleştiriyor. https://www.tai.com.tr/tr F35 uçağının da ihalesine girmiş durumdalar sanırım./QUOTE]

Küçük bir düzeltme,

F35'in hiç bir motor ve elektronik aksamını üretmiyoruz, muhtelif kanat parçaları ve gövde parçaları üretiyoruz. Onu da Boeing anlaşması ile Kale Kalıp üretiyor. Taşeron yani.

Konu almış başını gitmiş ama konu hakkında naçizane birşeyler daha söylemek istiyorum.

Yabancı sermayeli sanayi kuruluşları bu ülke için en büyük tehdittir. Bu bilinci oluşturmayı bırakın, hala daha bu fabrikalara yenilerinin eklenmesini isteyen bakanlar var.

Denmiş ki siyasete yaslamayın, siyasetin sektörü yönettiği bir konuda siyasete yaslamamak mümkün mü? Mesele sağcılık solculuk ortayolculuk liberallik komunistlik opportunistlik faşitlik köktendincilik falan değil. Mesele, üniversiteler arası bir konsey oluşturup, gerekli kaynakları aktarıp alın arkadaşlar yapın dememektir. İTÜ şanzıman tasarlasın, ODTÜ motoru tasarlasın, Bartın şase ve malzeme tasarlasın (Bakmayın küçük üniversite ama NASA referanslı hocalarımız var Makine Mühendisliği bölümünde.), MGSÜ karoserini tasarlasın. Elimizde tasarım olduktan sonra, bu tasarımı istediğin fabrikaya lisansla, 0 ÖTV 0 KDV ile sat vatandaşa bak millet fiat'ın, hyundai'nin, dacia'nın yüzüne bakıyor mu.

Bursa Gemlik'te de otobüs imal eden bir fabrika var ama tüm bu yazılanları okuduktan sonra bu firmanın da yalnızca karoseri ürettiğini düşünüyorum.

Güleryüz otomotiv 10 ayrı model üretiyormuş. COBRA ismini verdikleri şehiriçi otobüs modelini yurtdışına da ihraç ediyorlarmış.

GÜLERYÜZ Otobüs İmalatı

Güleryüz otobüsleri Belgrad da gördüm. Sarı sarı şehir içinde dolaşıyorlardı.

Önceki serzenişlere binayen başlıkla ilgili bir karmaşa olduğunu sanıyorum.
"Neden yerli otomobilimiz yok" vah tüh tarzı bir başlık değil bu. Sadece artık herkezde bulunan bir metanın Türkiye'deki üretim şartlarına bir bakalım dedik.
Başlık "Konu Dışı" kategorisi altında açılmış ve dolayısıyla fotoğrafla ilgili değildir. Maksat hergün takıldığımız forumda diğer arkadaşların bu konuda düşüncelerinden de faydalanmak olabilir sadece.
"Konu Dışı" kategorisinde siyasete girmeksizin hangi konuları konuşacağımız ile ilgili bir liste yoktur.
İşin içinde olan arkadaşlardan yeni fikirler edinmiş olduk. Bir konuyu sadece işin ehilleri konuşsun ve konu kapansın tarzı bir yaklaşım da hoş değil.
İyi günler iyi forumlar.

theimage Nickli Üyeden Alıntı

Güleryüz otobüsleri Belgrad da gördüm. Sarı sarı şehir içinde dolaşıyorlardı.

Önceki serzenişlere binayen başlıkla ilgili bir karmaşa olduğunu sanıyorum.
"Neden yerli otomobilimiz yok" vah tüh tarzı bir başlık değil bu. Sadece artık herkezde bulunan bir metanın Türkiye'deki üretim şartlarına bir bakalım dedik.
Başlık "Konu Dışı" kategorisi altında açılmış ve dolayısıyla fotoğrafla ilgili değildir. Maksat hergün takıldığımız forumda diğer arkadaşların bu konuda düşüncelerinden de faydalanmak olabilir sadece.
"Konu Dışı" kategorisinde siyasete girmeksizin hangi konuları konuşacağımız ile ilgili bir liste yoktur.
İşin içinde olan arkadaşlardan yeni fikirler edinmiş olduk. Bir konuyu sadece işin ehilleri konuşsun ve konu kapansın tarzı bir yaklaşım da hoş değil.
İyi günler iyi forumlar.

Ömer bey Teşekkür ederim

daha önce yazmıştım ama sildim...
eğer işin ehlinden kasıt arkadaş bunu yapıyor musun? şeklindeyse: ben yapmıyorum: )

ama çekimini yaptığım firmalar var...
bir kısmı ankara'da bir kısmı istanbul'da...
araç karoseri diyoruz ama bunun da ciddi bir sektör olduğunu unutmamak lazım
ki, istanbul ve ankara'da bunun üzerine çalışan çok ciddi firmalar var.

çekimini yaptığım firmalardan bir tanesi,
ayda 40 adet özel yapım mercedes 40 adet özel yapım vw ihraç ediyor.
bir kısmı kurşun geçirmez, bir kısmı saray yavrusu...
yine askeri otobüs ve özel yapım otobüs ve panzerler de bu parantezin içindedir.
bu araçlar ortadoğu ve bütün avrupa ülkelerine ihraç edilmektedir...

türkiye'de hiç bir şey yapılmıyor demek istemiyorum
ama bir şeyleri yapmak için ciddi anlamda özkaynak ayrılması gerekiyor
ve artı ciddi anlamda bazı prosedürlerin aşılması gerekiyor....

türkiye'de otomobil yapmak hiç zor değil, bunun için sanayi mevcut
fakat neden yapılmadığı sorusu hep gündemde...

enesoz Nickli Üyeden Alıntı

Ömer bey Teşekkür ederim

Anlayışınızdan dolayı ben teşekkür ederim.

Tabi ki şu forumda ehil belki de elin parmaklarını geçmez yada geçer ben bilmem Mustafa Bey. Önemli markalara Fason ihracat yapıyorsak ve bunun da Üretimi ekonomiye katma değeri varsa gururlanılacak bir şey bu. Lakin bir de Avrupa'nın üretim çöplüğü olma meselesi var. Artık makineleşmeden çok bilişim yönünden veya akademik yönden marka olmak da gerekebilir. Yani belki de kendi otomobilimizi hiç yapmak zorunda değilizdir. Tabi bu işin öbür yönü konumuzla direkt alakası olmayabilir.

Bakınız elin oğlu petromüzü nasıl da çıkarıp bize satıyormuş.
Milliyet - Kaliteli petrol fışkırıyor

Bazen Trafiğe tek çözümün benzini 5 tl ye sabitlemekten geçtiğini düşünmeden edemiyorum. Tabi bu başka sektörlere de yansır malesef.

GS'a Real Mardin şey pardon Real Madrid karşısında başarılar dilerim.

ben suriye'de iken iran yapımı arabalar gördüm çokça...
sordum motor vs de mi iran yapımı diye? evet dediler...
bu memlekette "iran mı olacağız?" yaygarasını koparan arkadaşlar
keşke iran kadar olabilsek

bu memlekette "iran mı olacağız?" yaygarasını koparan arkadaşlar
keşke iran kadar olabilsek

Sevgili Mustafa

Sanirim Iran mi olacagiz derken bahsedilen durum farkli. Aynen Ataturk'un Batili medeniyetler seviyesine ulasalim dediginde hadi kulturumuzu birakip batili olalim demedigi gibi. Mutlaka her ulkenin basarili yanlari var. Mesela Japonlar gibi olmak lazim dendiginde herkes budist olsun denmiyor, caliskanliklari ve disiplinlerinden bahsediliyor. Iranli olmak dednigindede devletin kisiler ve ozellikle kadinlar uzerindeki baskisindan bahsediliyor. Yani ozgurluklerin kisitlanmasindan.

Yoksa sanayimiz gelisse ve bagimsizlassa keske o adar...

Sevgiler.

ben de ironi yapıyorum abi zaten...
elbette ki ne amaçla söylendiğini biliyorum...
teknolojik gelişmenin kültürle bir alakası yok,
vurgu buydu...

Tam "Dikkat TUNA etrafta olabilir, dikkatli yazışın...!!!" diye yazacak iken o yazmış....
Dikkatli olun arkadaşlar...

Şaka bir yana; otomotiv sanayisinin içinde olan birisi olarak şöyle diyeyim; yerli otomobile şimdilik gerek yok...
Çünkü kendi markan demek, yani 100% yerli demek, sadece üretici değil yan sanayi ile de yerli demektir...
Şuan direkt OEM'e satış yapan tedarikçileri bir kenara koyacak olursak sanayi zihniyet olarak alacak çok yolumuz var..
Çünkü otomotiv sanayisi TS-16949 gibi çok ciddi standartlar ile çalışır...
Öyle yeni bir ürün çıkartmak bak burası böyle güzel oldu diyerek yapılmaz...
Ar-Ge çok ama çok ciddi ve de maliyetli bir birimdir...

Kaldı ki yerli otomobil demek en az 5-6 model ile piyasaya çıkabilmek ve ortalama 2-4 sene gibi aralıklar ile yeni modeller ile piyasada kalabilmek demektir..
Şimdi yan sanayi olarak kimse satış ve başarı hacmi belli olmayan bir marka/model için yeni hat kurma riskini alır mı?
Kaldı ki otomotivde iyileştirme yapmadığınız taktirde OEM her sene daha yüksek iskontolar ile sizden mal çeker..

O sebeple mevcut verimlilik seviyeleri ve iş gücü seviyesi ile bence biraz "Yahudi" zihniyeti ile çalışmakta fayda var...
Kimse bu ifademi yanlış anlamasın... Ancak bu çok takdir ettiğim bir yaklaşımdır...
Bu yaklaşım der ki; "tekstil markası olup göze batacağına rekabete gireceğine, sen fermuar, düğme, çıtçıt vs üret... göze batma.. ama işini iyi yap... tüm tekstilciler senden alsın..."
O sebeple ben mevcut durumumuz itibariyle pozisyonumuzu daha doğru buluyorum...

Ama bu demek değildir ki Ar-Ge olmasın...
Know-How geliştir uygula kar et....
Patent al kullanıldıkça kazan...
Bir sorun bakalım ülkemizde üretkenliğin karşılığı olan patent sayısı yurt dışındaki gelişmiş ülkeler ile kıyaslandığında ne seviyede....

Son olarak şunu da ifade ederek yiğidin hakkını yiğide verelim:
Japon ve G.Kore üreticilerinin, üretkenlik ve verimlilik anlamında, kendi ülkelerinden sonra en başarılı (hatta bazen daha da başarılı) oldukları ülke Türkiye'dir..
Yetişmiş ve doğru yönetilen insan gücümüzün başaramayacağı iş yoktur...
Bunun örnekleri saymak ile bitmez...


Not: Bu arada Japonlar'ın bu kadar başarılı olmalarının en büyük sebeplerinden biri de dinleridir. Çünkü hem Budizm hem de esas dinleri olan Şintoizm de doğru insan tanımlarında bunlar çok ciddi bir şekilde dile getirilmiştir... Hatta uygun bir zaman Türk - Japon uyumluluğunun İslam-Budizm benzerliğine dayandığını da size anlatırım.. Yada Anglosakson sisteminin bize uymamasının sebebinin doğuştan günahkar olmak olması gibi...

theimage Nickli Üyeden Alıntı

Arkadaşlar kusura bakmayın fazla araştırma yapmadım ama Türkiye otomobil üretiminde %100 montajcı bir ülke mi? Benim bildiğim sadece yassı sac ülkemizde üretilmiyor. Avrupa piyasaya model fışkırtırken yerli üretime yönelik bir adım atmak beyhude midir? Sanayi devrimimizi tam geliştiremeyişimizden dolayı bir süre daha lojistik ülke olarak mı devam etmek daha hayırlıdır?

ülkemizde yassı sac erdemir ve isdemir fabrikalarında üretiliyor. otomobil ve beyazeşya gibi kaportalarda kullanılıyor

dinamit_ Nickli Üyeden Alıntı

ülkemizde yassı sac erdemir ve isdemir fabrikalarında üretiliyor. otomobil ve beyazeşya gibi kaportalarda kullanılıyor

Bir ekleme yapmak istiyorum,
Yurtdişina iş yapıyorsanız sözleşmede geçer, Erdemir sertifikalı sac olacak diye. Rus yada Romen sac'ını kesınlıkle iztemezlerdi
Mal TIR'la yola cıktıgında sac'ın sertifikasıda, kalıte raporu ile birlikte gider.

boyabadanaci Nickli Üyeden Alıntı

Tam "Dikkat TUNA etrafta olabilir, dikkatli yazışın...!!!" diye yazacak iken o yazmış....
Dikkatli olun arkadaşlar...

Şaka bir yana; otomotiv sanayisinin içinde olan birisi olarak şöyle diyeyim; yerli otomobile şimdilik gerek yok...
Çünkü kendi markan demek, yani 100% yerli demek, sadece üretici değil yan sanayi ile de yerli demektir...
Şuan direkt OEM'e satış yapan tedarikçileri bir kenara koyacak olursak sanayi zihniyet olarak alacak çok yolumuz var..
Çünkü otomotiv sanayisi TS-16949 gibi çok ciddi standartlar ile çalışır...
Öyle yeni bir ürün çıkartmak bak burası böyle güzel oldu diyerek yapılmaz...
Ar-Ge çok ama çok ciddi ve de maliyetli bir birimdir...

Kaldı ki yerli otomobil demek en az 5-6 model ile piyasaya çıkabilmek ve ortalama 2-4 sene gibi aralıklar ile yeni modeller ile piyasada kalabilmek demektir..
Şimdi yan sanayi olarak kimse satış ve başarı hacmi belli olmayan bir marka/model için yeni hat kurma riskini alır mı?
Kaldı ki otomotivde iyileştirme yapmadığınız taktirde OEM her sene daha yüksek iskontolar ile sizden mal çeker..

O sebeple mevcut verimlilik seviyeleri ve iş gücü seviyesi ile bence biraz "Yahudi" zihniyeti ile çalışmakta fayda var...
Kimse bu ifademi yanlış anlamasın... Ancak bu çok takdir ettiğim bir yaklaşımdır...
Bu yaklaşım der ki; "tekstil markası olup göze batacağına rekabete gireceğine, sen fermuar, düğme, çıtçıt vs üret... göze batma.. ama işini iyi yap... tüm tekstilciler senden alsın..."
O sebeple ben mevcut durumumuz itibariyle pozisyonumuzu daha doğru buluyorum...

Ama bu demek değildir ki Ar-Ge olmasın...
Know-How geliştir uygula kar et....
Patent al kullanıldıkça kazan...
Bir sorun bakalım ülkemizde üretkenliğin karşılığı olan patent sayısı yurt dışındaki gelişmiş ülkeler ile kıyaslandığında ne seviyede....

Son olarak şunu da ifade ederek yiğidin hakkını yiğide verelim:
Japon ve G.Kore üreticilerinin, üretkenlik ve verimlilik anlamında, kendi ülkelerinden sonra en başarılı (hatta bazen daha da başarılı) oldukları ülke Türkiye'dir..
Yetişmiş ve doğru yönetilen insan gücümüzün başaramayacağı iş yoktur...
Bunun örnekleri saymak ile bitmez...


Not: Bu arada Japonlar'ın bu kadar başarılı olmalarının en büyük sebeplerinden biri de dinleridir. Çünkü hem Budizm hem de esas dinleri olan Şintoizm de doğru insan tanımlarında bunlar çok ciddi bir şekilde dile getirilmiştir... Hatta uygun bir zaman Türk - Japon uyumluluğunun İslam-Budizm benzerliğine dayandığını da size anlatırım.. Yada Anglosakson sisteminin bize uymamasının sebebinin doğuştan günahkar olmak olması gibi...

Vefa Abi senide Metalın kokusunu sever bir hal gordum
Özellikle taşlanırken, bir koku verirya, bükümlerı kontrol edersin, eline sinar o yaglı kosunu.

enesoz Nickli Üyeden Alıntı

Vefa Abi senide Metalın kokusunu sever bir hal gordum
Özellikle taşlanırken, bir koku verirya, bükümlerı kontrol edersin, eline sinar o yaglı kosunu.

Walla öyle Enes,
Askeri sanayi sonrası otomotiv sanayi diğer sektörlerin pek çok açıdan lokomotifi durumdadır...
Severim yanmış metal ve yağ kokusunu..

siz tiner de koklarsınız eminim

Halil Ibrahim Duran Nickli Üyeden Alıntı

siz tiner de koklarsınız eminim

ben cocukken, sac, boyaya girmeden once benzinle silinirdi.
Benzin kaplarını koklarken babamdan bir tokat yedim, ama o gidince gene kokladım.

Ulke gelistikçe teknoloji ve sektor buyudukce kimyasallarla yıkanmaya başladı saçlar, demir fosfat gibi kimyasallara batırılıp hafif kaynatıyorduk malzemeyi, onun kokusu igrenc ama.

Halil Ibrahim Duran Nickli Üyeden Alıntı

siz tiner de koklarsınız eminim

Tiner bizim işimiz. Ama en güzeli vernik kokusudur.

bursada yerli tramvay üretimi başladı ve bayada yaptılar şuan kullanılıyor gayet güzel başarılı ramvaylar ve yurtdışındanda baya bir sipariş var ihracatını yapıyorlar..

lewendim Nickli Üyeden Alıntı

Tiner bizim işimiz. Ama en güzeli vernik kokusudur.

Lamine yapıştırıcısı varya pembe bir malzeme, onun kokusuda güzeldir

ben zippo gazı seviyorum agalar
eskilerden kalma alışkanlık