Sanırım ifadem yanlış anlaşıldı..
Değilse bile yine de yazayım dedim...
Burada muhasebecinin böyle davranmak zorunda kalması elbetteki müşterisi olan "beyaz yakalı, namus timsali" müşterisidir..
Birçok firma tek muhasebe defteri değil, 2..3.. defter ile çalışıyor...
Yani firmanın bırakın devleti kendi çalışanı hatta ortağından bile sakladığı birçok kirli çamaşırı, hesabı var...
Sizinde birkaç yazıdır ifade ettiğiniz benim de kendimce özetlediğim gibi;
"Layık olduğunuz şekilde yönetilirsiniz..."
Her nekadar siyasi görüşü ile uyuşmasam da çok sevgili Berhan ŞİMŞEK'im vakt-i zamanında (2000 krizi döneminde) "sosyal patlama olacak...!!!" diyenlere bir sözü vardı...
"Bir memlekette sosyal patlamanın olabilmesi için birilerinin hakikaten temiz olması lazım... Bu sebeple bizde mümkün değil... Herkesin elinde, bir başkasına ait dosya/belge var.. O nedenle korkulacak bir şey yok...."
Sözlerimi son bir Osmanlı atasözü ile bitirmek isterim:
Devlet-i Osman-i ahalide, olmaz terfi-i temayüz ilim irfan ile:
Terfi ya gerek kuvvetli iltimas,
Ya gerek maden-i haz,
Ya da gerek delik/ten ile temas....
Bütün bunları hazırlayan yine bizleriz...