bizde onu diyoz zaten mevzu para değil. Amaç başka.neden halk müzeden uzak tutuluyor tekrar gelirse neden cezalandiriliyor onu soruyoruz.
bizde onu diyoz zaten mevzu para değil. Amaç başka.neden halk müzeden uzak tutuluyor tekrar gelirse neden cezalandiriliyor onu soruyoruz.
Aynı bakanlık Tanıtma Genel Müdürlüğü'ne bağlı "Tanıtma Ateşelikleri"nde insanların yurt dışında eşiyle/dostuyla nasıl "dolce vita" hayat sürdüğünü, bakanı/çakanı/üst düzey bürokratı seyahat ederken, konaklarken nasıl su gibi para harcandığını neden sineye çekerken "müze kartlı" öğrenciyi, vatandaşı sınırlıyor..
Havalimanlarında develer kestiniz sıra sıra, ecnebi aktörlere/şarkıcılara "ülke menfaatine diye" milyonlar döktünüz.. Festival, etkinlik, belgesel, tanıtım diye diye içeriksiz/sanatsal değeri muamma pek çok organizasyona oluk oluk para akıttınız. Tasarrufun "t"si aklnızdan geçmedi.. Kurumlar, gelenekler arpalık oldu..
Ben o müzeye ikinci sefer/üçüncü sefer biletle de girerim. Her bilet alışta da aile büyüklerinizi anarım.. bana reva gördüğünüz muamele hilafına benim vergimle, çoluğumun çocuğumun hakkından kıstıklarınızı/aşırılanları hatırlayıp asla ahrette helal etmeden!!
"Öğrenmek Benim Mutluluğumdur.." (Orhan Hançerlioğlu)
bu konuda hazırlanmış tüzük var arkadaşlar.
tüzüğe göre; (alıntılarla yazıyorum)
Onarım kendine temel olarak aldığı özgün malzeme ile güvenilir belgelere saygıyla bağlanır. Faraziyelerin başladığı yerde onarım durmalıdır.
Geleneksel tekniklerin yetersiz kaldığı yerlerde, koruma ve inşa için bilimsel verilerle ve deneylerle geçerliliği saptanmış herhangi çağdaş bir teknik kullanılarak anıt sağlamlaştırılabilir.
Eksik kısımlar tamamlanırken, bütünle uyumlu bir şekilde bağdaştırılmalıdır; fakat bu onarımın, aynı zamanda sanatsal ve tarihi tanıklığı yanlış bir biçimde yansıtmaması için özgünden ayırt edilebilecek bir şekilde yapılması gereklidir.
Eklemelere, ancak yapının ilgi çekici bölümlerine, geleneksel konumuna, kompozisyonuna, dengesine ve çevresiyle olan bağıntısına zarar gelmediği durumlarda izin verilebilir.
...
bu işlerle uğraştığımdan değil, daha çok bu alanda çalıştığım için bazı konuları biliyorum.
çok gerekli görülmediği sürece, tarihi eserlerin yerleri değiştirilmez. bir yerden alınıp başka bir yere konulmaz...
bahsi geçen heykel ve heykelcikler, fazlasıyla rüzgara maruz kalan bir yerde...
dolayısı ile yıpranma oranı daha fazla...
cilalama yöntemi çok fazla tercih edilmeyen bir yöntemdir heykel ve heykelciklerde.
mermer ve benzeri materyallerden yapılan heykellerde bu gibi yöntemlere başvurulsa da;
nemrut heykelleri gibi yapısal farklılık arzeden heykellerde cilalama yöntemi çok fazla tercih edilen bir yöntem değildir.
benim yıllardan beri çalışma alanım olduğu için bazı gözlemlerim var bu konuda.
tarihi eserlerin en büyük düşmanı, çalı, çırpı ve ağaçlardır.
hepiniz görmüşsünüzdür surların üstünde, üzerinde yan duvarlarında hatta cami, medreselerin kenarlarındaki otlar aslında tarihi eserlerin en büyük düşmanıdır.
kene gibi içten sömürürler ve bir süre sonra yıkarlar. yıkıcı etkileri vardır.
ne yazık ki bunun önlemi dahi alınmıyorken şu an nemruttan konuşuyoruz.
bunun gibi yok olan nice tarihi eser var....
tarihi eserler, her 15 yılda bir yaklaşık olarak restorasyona girer...
bu kadar kısa sürede restorasyona girmelerinin sebebi yapıların zaten çok eski oluşlarıdır.
bugün ayasofya, osmanlı dönemi ve bizans zamanında da restorasyonu en masraflı olan yapılardan birisi.
ayasofya'nın restorasyonu için 2001 yılında 720 milyar lira harcandı.
bugün restorasyon'dan sonra gördüğümüz serafim figürünün ortaya çıkması için harcanan para 160 milyon lira
bu restorasyonlarda yukarıda da yazdığım gibi, yapıldığı dönemin orjinal malzemelerini kullanmak zorundasınız.
dış cepheyi örneğin ulu orta silemiyorsunuz. bunun için kağıt hamuru kullanmak zorundasınız.
ayasofyanın sadece dış cephesinin silinmesi için 11 ton kağıt hamuru kullanıldı.
sadece çatılar için 50 ton kurşun kullanıldı.
içinde bulunan bütün hat yazıları tekrar elden geçiildi. aynı zamanda arşivinde bulunan defterler de elden geçirildi. hat yazıları ve defterler için 4 bin 100 defter için 24 ayar varak demek (altın).
ayasofya'nın cami'den müze'ye çevrilmesi mozayiklerin ortaya çıkartılması için harcanan para'nın toplamı da 80 milyon sterlindir (yaklaşık olarak 180 milyon dolar) o dönemin hükemetinin bunu karşılayacak zırnık parası yoktu; acaba bu parayı kim verdi ve niye verdi?...
ayasofya dönemin hükümeti tarafından tamir edelim derken çevresindeki tarihi eserleri de yıkma kararı almıştır.
aynı zamanda vakıf malı olan çevresindeki işhanları, tarihi dükkanlar hepsi birkaç ay içerisinde yıkılır.
ve geriye vakfiyeden hiç bir şey kalmaz. geriye cıscıbıl bir ayasofya kalır.
şu anki ayasofya'nın durumu da aslında içler acısıdır. yapıldığı dönemin bütün izlerini taşıyan ayasofya, her iki kültürün birleşimi olduğu halde; osmanlı dönemine dair çok bir şeyi barındırmaz. çünkü her şey silinmiştir. 4 kuru minare haricinde ve içeriden çıkartılamayan hat tabloları... daha önce de yine bu forumda yazmıştım zannedersem yoksa başka bir yere mi yazdım tam hatırlamıyorum: bugün istanbulun en geniş caddelerinden olan vatan caddesi yapılırken 60 küsur küçük medrese ve tarihi yapının - mescidin yıkıldığını da biliyor muydunuz?... aslında bizim tarihimize en çok biz zarar verdik; şimdi de kültür bakanlığı arkaya geçip iki puan alma derdinde... (kusura bakmayın sinirlendim böyle yazıyorum)
gördüğünüz gibi, tarihi yıkmak da yapmak da hayli masraflı!!!
müzelerin içerisinde en çok ziyaret edilen topkapı sarayı ve ayasofya..
sadece ayasofyadan bir yılda (yine sadece turistlerden) elde edilen gelir yaklaşık olarak 35 milyon Türk Lirası
topkapı sarayı ayasofya ile yarışır düzeyde, bir sene topkapı öne geçiyor diğer sene ayasofya.. yani ondan da elde edilen gelir yaklaşık olarak ayasofya ile aynı.
diğer müzeleri de katarsanız işin içine ve turizm'den elde edilen diğer gelirleri de envantere katacak olursanız
hatırı sayılır düzeyde bir rakam çıkıyor ortaya.
son söz olarak:
benim şahsen müzecilikte yanlış bulduğum çok uygulama var.
ilkin, turistlerle türklerin farklı fiyat ödemeleri. ben de yurtdışına çıktığım zaman bazı yerlerde farklı fiyat ödüyorum. açıkçası türkçenin en amiyane tabiri ile bu bana koyuyor.
öncelikle bütün insanlara eşit muamele yapılması gerekiyor. herkese aynı fiyat.
müze fiyatlarının daha tutarlı ve insaflı olması gerekiyor bildiğim kadarıyla ayasofya 30 tl giriş ücreti...
zaten şu durumda müze kartımla bile sadece bir kere girebileceğim. saçmalığın daniskası...
bir de zaten insan ayasofya'ya ya da yerebatan'a senede kaç kere gider ki?
ayasofyanın aşkından yanıp tutuşsam senede 3 kereden fazla zaten gitmem...
velev ki bir kere gidiyor olsam bile yapılan uygulama tamamen yanlış ve mesnetsiz...
kaldı ki böyle bir uygulama ortaya konulacaksa eğer; müze kartı olanlara örneğin yüzde 50 indirim yapılsın. yoksa müze kartının ne anlamı kalacak.
o turnikeden geçmem kartı da ayasofyanın önünde yakarım...
Cezalandırılmak?
Hakkın geri alınışına bence de yanlış.
O kadar kültüre düşkün olanlar, bir sürü kez aynı müzeyi ziyaret edecekler müzekart+ alacak o zaman. Tiyatro opera gibi kültürel etkinliklerde indirim sağlayan ayrıca "bedavacı" ve "parasız turist"e Ayasofya ve Topkapı bileti parasına sınırsız giriş ve indirimli alışveriş gibi imkanlar sunan kart da var.
Canon FTb QL / Canon FD 50mm f1.8 / Canon FL 85mm f1.8 /vs...
+ Canon 6D / Canon 600d / Canon 24-105mm f4L / Canon 50mm f1.8 II / Sigma 15mm f2.8 Fish-eye
+ Btwin Rockrider 8.1 Bisiklet
kimin hakkıni kimden alıyor. bu devlet kültürel varlığı ücretsiz hakkına vermek zorunda. Kendileri yırtıyorlar sosyal devletiz
@Mustafa Nazif
Abi ben sana demişştim ya işte buydu. Chatboxta konuşmuştuk öyle bir şey yok demiştin ya varmış onu öğrendik. İnanmak istmeiyordum ama laf söylemeden de duramıyorum. Biizm köyde bunlara eşşoleşşek denir.
Şimdi bu kartları tam olarak anlatabilecek biri var mı. Tekrar soruyor ya da yazıyor olabilirim. Başkası da sormuş ya da gözden kaçırdığım bir yerlerde olabilir.
Normal kart sene içerisinde birer kez ziyarete izin veriyor. Peki plus diye adlandırılan kartın vazifesi de aynı mıdır. Yani onu da alsak senede bir ekre mi ziyaret edecez biz müzeyi.
Aydınlatırsanız sevinirim ya da yazışlmışsa bir yerlerde gösterirseniz...
Müzekart (Standart) 30tl 1 yıl geçerdi. Bakanlığa bağlı her müzeye yıl boyunca 1 kez girilebilir.
Müzekart+ (Plus) 50tl 1 yıl geçerli. Bakanlığa bağlı müzeler sınırsız kez gezilebilir. Alışverişlerde Tiyatro Opera ve Bale de ayrıca özel müzelerde de indirim sağlamakta.
Detaylar; MÜZE - Müzekart + Nedir?
Canon FTb QL / Canon FD 50mm f1.8 / Canon FL 85mm f1.8 /vs...
+ Canon 6D / Canon 600d / Canon 24-105mm f4L / Canon 50mm f1.8 II / Sigma 15mm f2.8 Fish-eye
+ Btwin Rockrider 8.1 Bisiklet
İçinden geçenleri söylemedim abi köyde denileni söyledim. içimden saydırıyorum.
Teşekkür ederim. Sitede hala göremedim hep aynı yere yönlendiriyor ama plus ın sınırsız olması işime gelir. Yeri geliyor tekrar tekrar bir şeyler görmek ve hatırlamak için giriyoruz sonuçta.
Daha çok para verirsen istediğin yere istediğin kadar giriyorsun.
Durum bu.
Bu bazılarımıza olağan geliyor.
Bana olağan gelmiyor.
Bedava olsa kimse piknik yapmaya gitmez müzelere merak etmeyin. Pikniğe gidecek adam da zaten heryere parasını verebilir.
İnsanlarımızı çok afedersiniz davar yerine koymayın.
Müzeye gidecek adam bilir adabını. Müzeyle işi olmayan bile bilir müzeye saygı göstermeyi.
Olmadı iki bekçiye devlet bizim ekmeğimizden suyumuzdan kestiği vergiyle istihdam sağlayabilir.
İNTERNETİME DOKUNMA!
Satacak bir şey kalmayınca artık sineğin yağını çıkarmaya çalışıyorlar.
Asahi Pentax 6x7 / Takumar 105mm F2.4
Olympus OM-4 / Zuiko 50mm F1.4
To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
To view links or images in signatures your post count must be 10 or greater. You currently have 0 posts.
Sanki müze müze gezen milletiz ya.Adam sene de üç beş müze geziyor o da çok geldi galiba.
Son Söz: Devletimiz daha iyi bilir....
Nikon D90(Satıldı) Canon 5D MARK 2(Satıldı)Canon 60d, Canon 100-400mm f4,5-5.6 L USM IS(Satıldı) ,Canon 24-70mm f2.8 L(Satıldı) USM ,Canon 18-135mm f3.5-5.6 USM IS.
Vallahi Ahmet bey, o iş pek öyle değil malesef.
Işim bu olmasa sizinle ya tartışmaya girer yada size hak verebilirdim ama ikisinde de bir şey değişmez.
Mart-Aralık ayları arasında ben bazen hiç aralıksız her gün o müzelerdeyim. Dediğim gibi açıklamaya kelimem yok.
Biz herkesi kendimiz gibi sanıyoruz ama bazen görgüsüz/hava atmaya çalışan/bana yasak sökmez diyen zihniyet yüzünden tarihi eserlerimizi bile kaybedebiliyoruz.
Müzekartla bir ilgisi yok sadece size toplumun bir gerçeğini bu işin içinde olan biri olarak anlatmak istedim.
Canon FTb QL / Canon FD 50mm f1.8 / Canon FL 85mm f1.8 /vs...
+ Canon 6D / Canon 600d / Canon 24-105mm f4L / Canon 50mm f1.8 II / Sigma 15mm f2.8 Fish-eye
+ Btwin Rockrider 8.1 Bisiklet
Yaz tatillerinde her sene ultra her şey dahil bir otele gidiyorsanız aldığınız kart bir halta yaramaz zaten. Ama gidip bir tur organizasyonuna katılırsanız anlarsınız o zaman ne kadar ihtiyaç bir şey olduğunu.
Ben sene içinde fırsat buldukça ayasofya ve topkapı sarayına giderim. Öğrenciyken Topkapı sarayına kahve içmek için bile girmişliğim vardır. Şehirdışından gelen insanlara gezdirecek yer lazım. O yüzden de kullandığım olmuştur sıkça.
Benim korkum tüm kart çeşitlerinde aynı uygulamanın olduğunu düşünmem. 20 lira fazladan veririz devlete helal olsun ama milletin değil de tepedekilerin ceplerine girecekse zehir zıkkım haram olsun. Kendilerini robin hood gibi gösterip para ağalığı yapıyorlar. Sözde zenginden alıp fakire vrecekler.
Neyse lafı uzatmayayım. Ben de böyle bir eleştiri yapılacaksa sonuna akdar herkesin arkasında yanında dururum.
Erdinç Bey,
bu durumda para vermeyen adam görgüsüzdür, para veren adam görgülüdür,
ya da
eserler bozulacaksa da para veren adam bozsun vermeyen bozmasın gibi bir sonuca vardım.
Eserler bozuluyor neden herkese yasak etmiyoruz sizin anlatımınıza göre?
Eğer çok talebi azaltacaksak bu azaltma para vermeyen kesime karşı neden yapılıyor?
İNTERNETİME DOKUNMA!
Valla uzun yazmıştım ama şimdi yanlış anlaşılma olmasın diye sildim. Sizin düşüncenizi anlayabilen biri olarak bu işin bu yöntemle çözülemeyeceğini de belirtmek isterim. Yanılmıyorsam rehberdiniz. Zam ve kısıtlama zihniyeti yayılmış bir millet olarak alışmışız ve artık bu kelimelerin söylenmesi kolay geliyor.
Ahmet bey, bu yargıya nerden vardınız çok merak ettim?
Olayın paralı/parasız adam& adamın görgüsü ilişkisiyke ne alakası var acaba?
Para veren de bozmasın para vermeyen de.
Niye bozulsun eserler?
Konu kimin fakir ama gururlu kimin zengin ama şımarık olduğu değil ki?
Yada öyle de ben mi farketmedim?
Kültür seviyesinin bence para ile ilgisi yoktur.
Kimin ne kadar para verip içeri girdiğini bilemem;
Ama kimin içerde nasıl davrandığını bilirim.
Müzekart yerli turistlere uygulanan bir şeydir. Tc vatandaşı olma zorunluluğu vardır.
Yabancı turist giriş ücreti veriyor diye ayrıca bir hak kazanmıyor ki?
Siz 50tl lik müzekart+ alırsanız müzelere sınırsız kez girebilirsiniz?
Müzelere kültürel amaç dışında gelenleri engellemektir bence bu çıkarılan.
Daha iyi özellikler eklenerek 20tl fazla verip +kart alınca daha çok kültürel etkinliğe daha iyi fiyata katılabiliyorsunuz.
Kültürel olarak meraklı olan ve görgüsü bilgisi artsın diye sizin benim gibi adamlar zaten 50lira yerine 100lira da verir yeterki eserler korunsun, müzeler daha iyi bir müzecilik anlayışı ile düzenlensin. Yeni çıkarılan eserlere yeni müzeler yapılsın, korunsun, daha çok kazı olsun, daha çok Türk üniversitelerine ve hocalarına finans sağlansın.
Ha Taner beyin dediği gibi birinin cebine gidecekse zehir zıkkım olsun zaten.
Son sorunuza gelince, müzekart bedava değil bir kere. Oyüzden giren herkes para veriyor.
Aşınma katsayısı, koruma bedeli katsayısını aşarsa o zaman önlem almak gerekir.
Sizin deyiminizle "para vermeyen kesim"e uygulandığı gibi bilet alıp giren kesime de uygulanıyor.
Mesela dolmabahçe fiyatları geçenyıl %100 zamlandı. Aynı şekilde Ayasofya Topkapı ve diğerlerine de zam yapıldı.
Böylece tur şirketleri satarken daha yüksek fiyata satmak zorunda kalıyor. Bu da talebi düşürüyor.
Olaya para vermek değil de, "ücretlendime" bazında bakarsanız bu da pazarlamanın veya arz/talep dengesinin bir gerekliliğidir.
Canon FTb QL / Canon FD 50mm f1.8 / Canon FL 85mm f1.8 /vs...
+ Canon 6D / Canon 600d / Canon 24-105mm f4L / Canon 50mm f1.8 II / Sigma 15mm f2.8 Fish-eye
+ Btwin Rockrider 8.1 Bisiklet
Evet rehberlik yapıyorum.
Ben de karşıyım bu zam ve yasak mantığına gittikçe soyutlanıyoruz ama suçu başkalarına atma ve para merkezli eleştirmeye de karşıyım. Kendimize hiç bakmıyoruz.
Rehberlik yaparken ben ayakkabımı bile renk, iz bırakmayacak zarar vermeyecek şekilde seçiyorsam, turistin biri bir yanlış yaptığında her pahasına onu uyarıyor gerekirse kızıyorsam gezmeyi hakettiğini söyleyenlerden de biraz incelik bekliyorum. İçerde çekirdek çitleyeni de gördüm, tarihi eser üstünde sigara söndüreni de. Ayasofyada bağrış çağrış gezeni de. Bu yüzden herkesin gezdiği yerin adabını ve değerini bildiğini söyleyemiyorum malesef.
Canon FTb QL / Canon FD 50mm f1.8 / Canon FL 85mm f1.8 /vs...
+ Canon 6D / Canon 600d / Canon 24-105mm f4L / Canon 50mm f1.8 II / Sigma 15mm f2.8 Fish-eye
+ Btwin Rockrider 8.1 Bisiklet
100 € yapsınlar komple bizi soyutlasınlar en temizi bu.