Konu: Turkiyede Fotografci Ozgurmu?

Ayni durum Amerika'da da soz konusu malesef.
War on Photography: Does Photographer = Terrorist?

Fotoğrafçının hakkı kendini özgür kılmak, devletlerin derdi bu tür değerleri sınırlamak...

Şimdi bizlerde haklıyız onlarda haklı ama çok fazal eksik var bu konuda.Bunu kendimde araştırmıstım.Neden derseniz Antalya'da turist sayısı fazla olduğu için ve nispeten büyük şehirlere göre de tehdit az içerdiği için hiç bir sorun yok.Tek sorunu Hastaneye girerken yaşadım hemen guvenlık geldı halbukı muayne olacaktım.
Benzer bir durum istanbulda başıma geldi istiklal caddesinde idi sanırım bir elçilik varmış tabi bilmediğim için fotoğrafları çektiğim gibi polisin kafama binmesi bir oldu.Veya bazı arkadaşların karakol önlerinde fotoğraf çekmeleri felan büyük sorun yaratıyor.Mantıklı olarak düşünürsek evet haklılar bunlar tehdit içeriyor.Ama akabinde cep telefonu ile çok rahat çekim yapılabiliyor.
Tuna'nın eklediği konuda çok güzel anlatmış.Bunun tek yasal olduğu ülke japonya sanırım

Türkiye'nin diğer bölgeleri için bir şey diyemeyeceğim, fakat Adana bölgesi için şunu diyebilirim: burada fotoğraf çekmek büyük bir beceri!çünkü zaten insanlar kavga etme potansiyeli,karışma potansiyeli çok yüksek olduğu için; makinenizi görünce zaten ters ters bakmaya başlıyorlar.Sonra yanınıza gelen bunu ne yapackasın,gazeteye mi vereceksin vs. sorular sorunca; aynı sertlikte cevap vermeye bakmak gerekiyor.Üstelik burada bir sorun olunca zaten polis filan çağırmaz kimse.Direk kavga olayı başlar.Zaten Adana'da fotoğraf çeken kimse de, öyle yada böyle Adanalı olmuştur ve büyük ihtimalle O da karşılık verir.Üstelik işin garip tarafı, kavga etme potansiyeli sadece erkeklerde yok, en az o kadar bayanlarda da var:Bence fotoğrafçılara özel bir kurs açılıp, fotoğrafçı kartı verilmeli ve belli yerlerde özgürlüğe kavuşturulmaları gerekmekte...

Arkadaslar bu is sadece milleti korkutma, heyecan yaratma ve sindirme amacli. tabii bazi haberlerin ortaya cikmasini engellemek de buna dahil.

Yahu mantikli dusunurseniz hangi yasadisi eylem yapacak olan insan mekani gormeye gittiginde dikkat cekmek ister. Cep telefonuyla ceker ne biliyim enfazla pointshot bir kamerayla ceker. Adamlar deli olmali gidip eger ne biliyim bembeyaz bir lens essek kadar bir kamera ve tripodla cekim yapiyorsa. Bu sadece hukumetlerin biz biseyler yapiyoruz demesinin yolu.
Cok da kafa yormaya gerek yok...

Aynen katılıyorum, düşünsenize askeri bölgelerin yakınında dahi özellikle zoom lenslerle dolaşmak bazen fena dertler açıyor.İtalyada başıma geldi bu tecrübe. 70-200 f2.8 imin içinde aslında bir füze sistemi yerleştirmiş olabilirim yada bir tür gizli ajanım. woow! canondan silah yaptılar şeklinde ertesi gün haber başlıkları :yaril

İstanbulda askeri otobüse düzenlenen mayınlı saldırının 1 gün öncesinde duvar üzerine oturan terörist çevreyi fotoğraflıyordu. Mobeseden yakalamışlardı elindeki cihaz slr değildi sanırım ixus serisiydi.

o zaman 29 ekim çekimleride yalan olur neme lazım köprünün fotoğraflarını çekiyoruz ertesi gün füzelemeyelim:yaril

Hayır işin komik tarafı artık otomobil anahtarı şekilinde bile gizli video kameralar var. SLR'ye ne gerek var

DSLR makine alan kişi sayısı çoğaldıkça, herkesin boynunda bir DSLR makine sokaklarda dolaştıkça iş fotoğraf sanatı dışına çıkınca bu tür olayların olması gayet normal. Bir zamandan sonra kişisel hayata saldırı boyutuna geçtiğini düşünüyorum olayın.

Biraz kendimize doğru yontarsak eğer; arkadaşımız, bildiğimiz tanıdığımız kişi dışında biri, eğer iznimiz olmadan bizi yada biz ait herhangi bir şeyi fotoğrafladığında bundan rahatsız olmaz mıyız?

Tabi bu başka sonuçlar da doğurmuyor değil. Ortaköy Camii ni bahçesinden fotoğraflarken güvenlik görevlisi gelip "müftüden izin almanız gerek kardeşim" demişti. Müftü de artık karışıyorsa bu işe eyvah diyorum. Bir keresinde de Üsküdar'da tekel binasına giderken eski bir bina vardır hepimiz görmüşüzdür. Sadece duvarları olan taştan bir yapı. Arkadaşımla fotoğraf çekerken biri gelip muhtemelen bir avanta kopartır mıyım niyeti ile "bu bina bizim buranın fotoğrafını çekemezsin, polis çağırırım" diyerek telefonuna "155" yazarak "bak çeviriyorum" diye tehdit etmişti bizi

Gülhanede fotoğraf çekerken beni şipşakçı sananlar mı dersiniz, makro çalışırken "ne çekiyo lan bu adam" diye bana yaklaşıp ben biraz uzaklaşınca çektiğim yere bakarak, "aha mala bak sinek vamış onu çekiyor" diyenler mi, Köpeğini gezdirirken "çeksene abi köpeğimle beni" diyenler mi...

İlker'in dediği gibi kavga gürülü ile de olay çözülmüyor. Çantada 3-5 bin TL'lik ekipmanla geziyoruz biri bana dalsa hadi neyse de ekipmana zarar verirse....

Neticede fotoğrafçı özgür değil Türkiye'de

Derdini tasanı anlattıktan sonra kimseye zarar gelmeyeceğini anlayan görevli ya da her kim olursa olsun anlayışla karşılanabiliyorsunuz.

Örnek1: Sirkeci garındayım. Ortam çok güzel. Güneş te yerinde. Bu konuları bildiğimden ilk önce müdür odasına uğrayıp fotoğraf çekmemde bir sakınca var mı diye soruyorum. Soruya soruyla karşılık alıyorum "Ne çeeceksin, Neden?" kendim için çekiyorum. "çek bakalım." deyip gülerek karşılık verdi. Sorun yok. Dışarıdan geçen bir görevli çekim yapmak yasak dedi ama isterseniz müdüre sorun izin aldım dedim. Tamam o zaman deyip yoluna gitti. Ondan sonra aynı şeyi bir daha yaptım ve yine olumlu karşılandım. Artık soru sormadan girip çekiyorum bekleme salonunu ya da treni, o manzarayı.


ankara'da nereye baksam karşıma ya bir devlet ya da askeri bir bina çıkıyor. Çekim yapmak zor. Alışveriş merkezi önünde bile çekim yaparken GBT miz alınmıştı arkadaşımla. Çektiğimiz şey de Atlas dergisinin sessizce dön etkinliği vs. ydi.

Mogan gölünde çekim yapacam güvenlikçiler geliyor(AKP döneminde) Basın mı? yasak diyip başımda dikiliyor. İlk başta anlamıyorum sonrasında ne saçmalıyor lan bunlar deyip içten içe gülüyorum. Bir kere daha olsaydı bu basın mı sözü cevabım hazırdı. Onların görevi de pis mogan gölünün fotoğraflarının çekilmemesiydi. Allahtan ornitocular uzun namlulu tüfek olarak taşıdıkları 400-800mm arası lensleri göstere göstere çektiler de onlar da anladı biz de kurtulduk.

Daha çok hikayem var böyle ama şimdilik bu kadarı bile yeter galiba.

Benzer bir şey benim başıma taksim metrosunda geldi,
düz yürüyen bantların oradaydım, o gün de normalin ötesinde bi kalabalık vardı, pakistan trenleri gibi, neyse kaldırdım makineyi çekecem, çok sevimli bir alman kurdu belirdi arkamdan, güvenlik başladı çekme yasak bilmem ne, bi şeyler, peki dedim neden yasak izah edebilir misiniz? Cevap süper, yasak işte git amirle konuş.
Kendi de bilmiyo neden ne olduğunu. Hayır metroda bugüne kadar binlerce fotoğraf çekilmiştir, arkadaş bana patladı. :yaril

tanerunlu isimli üye güzel bir yazı yazmış. Karşılıklı iyi iletişim kurduktan sonra birçok yerde serbestçe çekim yapabilirsiniz. Ayrıca, fotoğrafçıların da bazı konularda bilgi sahibi olması gerekir.

Örneğin, alışveriş merkezlerine girerken fotoğraf makinelerinizi isterseniz X-Ray cihazlarından geçirmeme şansına sahipsiniz. Ancak cihazın içindeki mekanizmayı göremeyen güvenlik görevlileri, elinizdeki 'şeyin' bir fotoğraf makinesi olduğunu kanıtlamanızı isteme hakkına sahiptir. Bunun sebebi de makinenin içine bir silah mekanizması kurulabilme ihtimalidir. Dijital makinede durumu kanıtlamak çok kolay, ancak analog makinelerde -eğer makinenizin içinde film de varsa- biraz zor olabiliyor.

X-Ray cihazları makinelerimize zarar veriyormu? acaba ben bir kaç kez geçirdimde

saribey Nickli Üyeden Alıntı

X-Ray cihazları makinelerimize zarar veriyormu? acaba ben bir kaç kez geçirdimde

benim bildiğim makineye yani dijital makinelere sorun oluşturmuyor.
ama filmli bir makineyi geçirecekseniz iki kez düşünün. Filme zararı var.
ne gibi bir zararı var bilemiyorum. zira ben hiç geçmek gibi bir hataya düşmedim.

tanerunlu Nickli Üyeden Alıntı

benim bildiğim makineye yani dijital makinelere sorun oluşturmuyor.
ama filmli bir makineyi geçirecekseniz iki kez düşünün. Filme zararı var.
ne gibi bir zararı var bilemiyorum. zira ben hiç geçmek gibi bir hataya düşmedim.

dijital makineye zararı yoksa problem değil filmli makinem yok zaten şu an için
cevap için teşekkür

Bu konuyu Acarken cok Renkli hikayelerin yollanacagindan emin gibiydim ve gercektende oyle oldu
Dun Basima gelen oyain ardindan bir kilise cekecektim Bir arkadasimizin muftuden izin alma olayi gibi bende bir papaz yada gorevli aradim ancak bulamayinca basladim cekime
Goruldugu uzere Merkezi yerlerde Cekim yapmadan evel mumkunse bi gorevliden izin istemek olumlu tepkiyle karsilanacagindan belkide zor durumlarda bile bize cekim olanagi saglayacaktir...
Dunyamizin geldigi duruma bakin icler acisi malesef.
Burda en azindan insanlarin fotografciya bakis acisi %90 olumlu ve saygili yani illaki Adanali dostumuzun dedigi gibi tekme tokat dalacak yobazlar vardir ama buyuk cogunluk olayi tebessumle karsiliyor buda birsey

Gidisata bakildiginda dunya malesef gungectikce yozlasiyor ve sanat hergecen gun darbe uzerine darbe yiyor ...

Sukur ki Bu sert tavirlara karsi duran grup insanlar var ve azda olsa bi sonuc getiriyor...

Bende amatör fotoğrafçı sayılırım. Daha doğrusu çok yeniyim. Aynı sorunları bende yaşadığımdan inanın şevkim kaçtı. Alışveriş merkezinde hemen güvenlik bitiyor. Terastayız. Orada göksu gölünü çekeceğim olmaz diyorlar. Neden diyorum? Arkadaşların dediği gibi, yasak işte diyorlar. Zaten insanları çekmek çok zor. Yanlış anlaşılma yönünden.
Bu gidişle sadece çiçeği, böceği çekebileceğim sanıyorum.

Bu konuda bende çok sıkıntılıyım arkadaşlar anlayacağınız.

Aynen bende Doga be macroya megillendim zaten onlardan aldigim zevk daha agir basiyor