M43 sensörlü makinelerin başarılı oldukları ortada. Olay ergonomiden ibaret değil, onu da anladık. Gene de kafamı fena halde kurcalayan sorular yok değil. Ben de bir 1 inch sensörlü Sony RX100M3 kompak kullanıyorum. Şimdi Kaan diyecek, "konu dışına çıkma ağabey". Konuya döneceğim, aslına bakarsanız kullanamıyorum. Şöyle ki, APS-C sensörlü makinelerde, markalar arası ya da aynı markada farklı gövdelerde yaşamadığım uyum sorunu konusunu bu Sony de had safhada yaşıyorum. En önemli özelliği düşük ışıktaki muazzam başarısı olan bu makineyle gün ışığında başım fena halde dertte. Monitörde gördüğümü kare çektikten sonra çok daha uzun pozlanmış olarak karşıma çıkıyor. Öyle ki bazen hiç ayrıntı görünmeyecek kadar ışık patlıyor. Adamların objektifin etrafında dönen koca halkayı exposure ayarına atfetmeleri boşuna değil. Buna karşılık çıplak gözle zor ayırt edilecek loş ortamda ve elde çekimde inanılmaz başarılı kareler çıkıyor ortaya.Dün akşam evde bir kaç poz örnek çekeyim dedim, karşılaştırmak için Nikon D7100 ve 50 mm 1.4 lens ile elde çekim mümkün olmayınca üşendim, erteledim.
Diyeceğim o ki, farklı sensör, işlemci, objektif sistemleri için mühendisler temel konularda farklı telafi sistemleri kullanmak zorunda kaldıkları için de uyum sorunu yaşıyor olabiliriz.
Söz konusu sistemler bir birilerinin yerini almayacaklar, birlikte varlıklarını sürdürecekler. Keşke büyük para ve zaman kaybı olmadan cihazlarla kendi uyumumuzu sınama olanağı bulabilsek. Satın almadan önce bir süre kiralamak çözüm olabilir.