Konu: Yeni başlayan bir DLSR'cı makinadan önce ne almalıdır?

Ben yine farklı birşey söylemeyeceğim,
400 ya da 450d gibi bir makine bir de kit lens almanız uygun olacaktır. Yeni başlayacağınız hobide alacağınız keyif ve tercihleriniz şimdilik muallakta olacağından temelinizi kuracağınız bir ekipman gerekiyor bu da gövde ve kit demek...

Kendi adıma konuşursam ben de diğerleri gibi "Kit Lens" diyeceğim.
Neden dersen çekim yapmaya başladığından en az 1.000 kare sonrasında arayışlara başlarsın.
Buradaki çoğu insan yol haritası konusunda yardımcı olamaz.
Zira "Hangi ekipmanla başlayayım?" sorusu bir gezi sitesi formuna "seyehate çıkacağım, yanıma ne alayım?" sorusu ile aynıdır.

Birisi çıkar "Güneş kremi, plaj havlusu, palet, güneş gözlüğü, t-short ve mayo" al der.
Gider bunları alırsın ama seyahat ettiğin yer Alaska dır donar kalırsın.

Ya da "Kazak, içlik, paçalı don, mont" tavsiyesi ile Amazon ormanlarına gider perişan olursun.

Fotoğraf ta da aynı durum geçerli.

Gideceğin yön belli değilken aldığın her tavsiye kafanı karıştırmaktan başka bir işe yaramaz.

En iyi yöntem hoşuna giden fotoğrafların aynılarını çekmeye çalışmak.
Başarısız olduğunda da örnek aldığın foto ile çektiğin fotoyu buraya koyup soru sormak. Severek yardımcı olacağımızdan emin olabilirsin.

@ahmetgm ve @bircanhancı cevaplar için çok teşekkürler. Konuyu çok iyi olgunlaştırdınız, zaten amacım bunları duymak değildi sizlerde diyorsunuz.
Sizler gibi bilenlerden, kendi yolunuzu nasıl çizdiniz onları öğrenmekti.

"X modelle başladım elimde bir Y kit lens vardı. Baktım olmadı beni "{x}" gibi bir konuda tatmin etmedi ve şuraya yönelip şunu seçtim ve alçak gönül fotoğrafları çekmeye başladım.
Bu arada ekipmanı sığdıramadım & markalı çantalı aldım. Bu alçak gönül fotoğrafçılığı biraz monotonlaştı ve makro alçak gönüle geçtim. Geçerken ise
şunlar şunlar gerekti aldım ama, asıl olması gereken şu ekipmanmış.
Bunlar olurken triport gerekti, flaş gerekti onlarda şunlar bunlardı ve şu marka bu model..."

Gibi kendi deneyimlerinizin bizlere aktarılması olarak düşünmüştüm ben bu başlığı.
Taktir artık diğer cevap verecek arkadaşlara ve tekrar deneyimlerinizi aktarmak ister iseniz
fotoğraf sevüveninizi büyük bir zevkle okumak kalır bizlerede.
Saygılarımla,

Ben 3 ay gibi bir süreç boyunca araştırdım tüm modelleri ve markaları. En yakın arkadaşım Canon 'cu olduğu için Canon ' da karar kıldım. sonra da Canon modellerini a4 çıktılar alarak elimde kalınca bir dosya döküman ile her gittigim yerde okulda,işte, cafede,barda.. Orda burda okudum karsılastırdım. Sordum sorusturdum. Nihayetinde ;

*Büyük boyda afişler basacağım için,
*Kaliteli videolar çekmem gerektiği için,
*Video çekerken ekranı görmemin bana büyük artı sağlayacağını bildiğim için,

600D ' de karar kıldım. Ancak aldıktan bir gün sonra keşke 600D almasaydım. 450 D alsaydım yanına güzel bir kaç objektif ve video çekimi için Full HD bir kamera alsaydım bu paraya dedim. O yüzden tabii ki amaçlar çok önemli ama almadan da amaçlar şekillenmiyor be Yani şöyle ki ; tabii ki fotoğraf çekme tutkum vardı ancak son zamanlarda video çekme tutkum da kabarmıştı (Şarkılarımı canlı performans şeklinde sunmak amacıyla) .. Ancak Fotoğraf çekmeye başlayınca yakaladığım kareleri gören fotoğrafçı arkadaşlarım sağolsunlar öyle bir moral verdiler ki bana, bu gazla çantayı sırtıma takıp ankaraya yürüyebilirim

Heee şu anda eksiğim ne ?
70 300 ' üm var. Tele ve makro için işimi görüyor fazlasıyla..
18 55 ' im var. Geniş açıda nispeten iş görüyor..
Elimin altında 50 mm 1.8 var. Herkeste olması gereken denilen bir lens sonucta..

Ama benim eksiğim şu : Tak çıkar yapmak o kadar zahmetli geliyor ki. Vakit kaybı + elimden düşürürüm korkusu v.s. v.s. bu uzatılabilir.. O yüzden şu anda bir 18-200 ' üm olsa 70-300 ve 18-55 ' imi elden cıkarırım diyorum kafamda..

Ne kadar yardımcı olur bu deneyimim bilmiyorum.
Ama benim ögrendigim kadarıyla BODY ' ye çok para vermemek gerekiyormuş. Olay Body dışındaki ekipmanda bitiyormuş. Bunu anladım...

Analog bir makine alın , bir sene takılın o makineyle , fazla değil 50-60 rulo fotograf çekin. çektiğiniz değerleri mutlaka not edin , filmleri banyo yaptırın iyi kötü demeden bastırın yanyana dizip karşısına oturun. nerede hata yaptım , nerede doğru yaptım. bir dahakine şunu deneyim.
yavaş ama sindire sindire ama emin adımlarla ilerleyin. fotografı planlamayı , önce kafanızda çekmeyi , kafanda ve sonunda gözünle gördüğün arasında neden fark olduğunu arayıp bulup düzeltmeye zorlayın.

Dijitalin bir kabahati yok aslında ama çekip-görüntüleme hızı, çabucak telafi imkanı ; binlerce fotografa rağmen , hiçbirşey öğretmeden bol sayıda değersiz kare üretmeye meyilli.

Analog daha çileli ama çilesiz ve kolay yoldan ustalaşmanın mümkün olduğu herhangi bir şey var mı?
bugün buradaki ustaların guruların kaç tanesi fotografa analogla başlayıp öğrenmiş , kaçı dijitalle başlayıp öğrenmiştir acaba.

sözün özü , ben kompakt la başladım 2 sene kaybettim , başka bir makineye ihtiyacım olduğundan başka bir tane bişey öğrenemedim. biraz başa sarayım dedim , analog aldım kaşıkla kuyu kazdım ama ne öğrendiysem analogda öğrendim şimdi ikisini birarada kullanıyorum. size de tavsiye ederim .

bitti , ama taşlamayın bak

Valla ben önce analogla başladım. Bir yıldan uzun süre düzgün fotoğraf çekemediğimi hatırlıyorum. DSLR'a geçme gibi bi niyetim yoktu, açıkçası pek bi bilgim de yoktu. Gazetede 1000D ilanı gördüm, nedir ne değildir düşünmeden gittim aldım taksitle ucuz diye... Tabi kit lensi vardı, deneye yanıla güzel olduğunu zannettiğim fotoğraflar çekmeye başladım. Analoga göre epey iyi fotoğraflar Daha sonra açık diyafram aramaya başladım, haliyle itteki 5,6 yetmedi. Gittim Hayyam'dan 50mm aldım, düne kadar elimdeydi bu lens değişmeyen tek lensimdi hatta 50mm'yi makineye takınca kit lensi unuttum. Nerdeyse manzarayı bile 50mm ile çekiyordum Sonra da tele alayım bi dedim meraktan. Ucuzundan bi 55-250mm buldum aldım, kullandım beğendim ama yine bi Alex(50mm) değildi benim için Sonra da forumdan arkadaşımız Ömerin makroları yüzünden makroya sulandım. Kendisine 684531 soru sorduktan sonra FD bayonet bi Soligor 28mm alıp ters bağladım, makro çekmeye çalıştım Zamanla makine ufak gelmeye başladı, ben de emektar 1000D+18-55+55-250'mi satıp 40D aldım. Çok sevdim bu body'yi yıllarca elimden düşmez bu dedim ama 3 ay kullandım kullanamadım bu sefer de videoya merak saldım... Güzelim 40Dmi de doğru dürüst kullanamadan forumdan bi arkadaşa sattım 50mm ile birlikte. Güle güle kullansın sıfır gibi makine Yaklaşık iki buçuk haftadır da makinesizim. Analogla uğraşıyordum onu da bozdum 7D+Tamron 17-50 almak için bekliyorum para biriktiriyorum ilanları takip ediyorum. Benim kısa DSLR maceram böyle

Ama şimdi başlıycak olsam ya bir 600D veya 60D alır, FFe geçene kadar lense yatırım yapar onları kullanırım body değiştirmeden.

bence bu hobiye hiç başlamaçok pahalı bir hobi olabiliyor zaman geçtikçe.ilk 600 d ile başladım.bence sen 450 d ile başlayabilirsin.kit lensten uzak dur derim kanımca.ilk önce body i alabilirsin ve paran oldukça özellikle canon 55-250 mm is objektifi şiddetle tavsiye ederim.ilk önce onunla başlar sonra ihtiyacına göre para biriktirip diğer lensleri alırsın.
sana tavsiyem tele zoom olarak 55-250,portre çekim 85 mm 1.8,geniş açı manzara için 17-50 tamron,makro çekim için 100 mm usm...

Şöyle diyeyim.
Analog olarak Zenit ile başladım.
Ki kullanması en keyifli gelen cihazdır hala.
Daha sonra Ricoh kullandım. O da analog tabii
Sonrasında beraber çalıştığımız bir fotoğrafçı abimiz Hasselblad kullandığı (ve de işine fazlası ile hakim olduğu için) orta formatın güzelliklerini keşfettim.
Lakin bütçe olarak kolay kolay ulaşabileceğim bir yerde değil.
Ardından Nikon ile dijitale geçtim.
Elim bir kazada uçurumdan aşağıya ağır çekimde gitmesi ile ona da "güle güle eski dost" diyerek vedalaştık.
Şehir değişikliği, iş değişikli vs sebebi ile fotoğraf ile uğraşmaya zaman (ve tabii para) da olmayınca bir süre uzak kaldık.

Sonra çevremdeki Canon kullanıcılarının da bolluğu ile 2. el bir 400D aldım.
Mutlu mesut geçiniyorum. Zira bana öğretebileceği çok şey var.
Bir uçtan da video performansı olan gövdelere bakıyorum.

Ama bu arayış sahip olduğunuz donanıma odaklandıkça işin özünü kaybettiğinizi göremiyorsunuz.
Fotoğraf makinesini bir araçtan çok bir amaca dönüştürdüğünüzü farkettiğinizde gidip bir 400D alarak sorunu kökünden çözebilirsiniz
Video olarak hala daha arayıştayım tabii, ama birbirinden ciddi farkı olmayan, ya da sizin asla ihtiyaç duymayacağınız özellikleri sunan gövdelere para vermek yerine lenslere yatırım yapmak daha akıl karı.
Lens konusunda da mutlaka manuel lensleri de denemenizi tavsiye ederim. Sizi kesinlikle zorlayacaktır. Ama iyi birer eğitmendirler. Elinizdeki cihaza yemini, suyunu (ışık, kadraj) bilinçli bir şekilde verdiğiniz sürece sizi memnun edeceğinize emin olabilirsiniz. Siz ondan ümidi kesmedikçe o sizi yarı yolda bırakmaz.

Bundan sonrası yaratıcılığınıza kalmıştır.
Misal kendinize el yapımı ışık çadırı, yansıtıcılar filan yapın. Bunları farklı kumaş ve kağıtlar ile kaplayıp denemeler yapın. Elbette hazırları var. Ama tesadüf eseri gittiğiniz bir yerde yanınızda onlar olmayacak. Sonra güneş gören camdaki mavi perdelerin çok hoş bir mavi yansıttığını farkedeceksiniz

Geçen haftalarda bozuk Nokia kulaklık ile Canon 400D için tetikleyici yaptım misal. O türde bir şeye ihtiyacım olmuştu.
Süreci de fotoğrafladım, ama işten güçten zaman ayırıp buraya koyamadım

bircanhanci Nickli Üyeden Alıntı

...Geçen haftalarda bozuk Nokia kulaklık ile Canon 400D için tetikleyici yaptım misal. O türde bir şeye ihtiyacım olmuştu.
Süreci de fotoğrafladım, ama işten güçten zaman ayırıp buraya koyamadım

Nasıl yaptınız acaba çok yaratıcı, merakla bekliyorum

katharsis Nickli Üyeden Alıntı

Nasıl yaptınız acaba çok yaratıcı, merakla bekliyorum

Elinizde lehim makinesi ve de yıldız tornovida var ise çok kolay aslında.
Çektiğim fotoları düzenlemiştim bu sabah, sıraya koydum.
Yarın da kısmet olursa kırpıp edip üzerlerine bazı notları da yazarak bir başlık açarım.

Bu tür şeyler ile uğraşmayı seviyorum epey. Eğlenceli oluyor.

Hatta kaba halinden 3 kare koyayım. Yarın bir iş çıkmaz ise şekillendiririm
Eklenti 2327Eklenti 2328Eklenti 2329

Arkadaşlar yeni başlayan tamir işlerini, icatları nasıl yapar ve ekipman oluşturur değil konumuzun başlığı.
Verilen bilgileri başka bir konu başlığı açıp devam eder iseniz; hem bu konu amacına ulaşır hemde sizlerin uğraşlarınız gelişir.
Bizlerde birşeyler öğreniriz.
Bu konuyu açar iken aklımdaki haftanın resimleri gibi idi. Sadece resimler olacak yorum zaten bizde gerekli değil.
Resim yerine bizlerde ilk başlangıçtan bu güne ekipman olarak ne evreler geçirdik hangileri ekipmanları kullandık ve nelerden memmun kaldık, neleri gereksiz yaptık... onu paylaşacaktık.
Anlayışınız için tekkürlerimi iletirim.
Saygılarımla.

10 ay önce d5000 ile dslr dünyasına girdim.kit lensi hemen sattım m42 lensleri çok sevdim ağır ve optikleri taş gibi,çinden bir tane otikli adaptör aldım kullandım geniş açısı portresi 135mm i falan.sonra video tutkusu da başladı araştırdım hesapladım 1500 tl ye kit lensli 550 d aldım şimdi canon için m42 adaptör alacağım bir tane yanına, m42 lensleri çatır çatır manuel de yiyeceğim manuelin tadı başka arkadaş film olsun photo olsun cidden eski lensler taş gibi anlayacağınız manuel lens hastasıyım ayrıca bayağıda ekonomik.. Allah inşallah bozmaz ise makine 5 6 yıl götürür beni hem Fotoda hem video da daha ne isteyim dimi yanlız i3 işlemcili 4gb ram li hp makinede bile adobe after effect cs5 45 sn full hd videoyu anca 45 dakikada render'lıyor o ayrı ) sanırım 720p 60fps çalışacam bu şartlarda..bu arada video için japonyadan canon camcorder alıp getirmiştim, haltetmiş 550d nin yanında.. anlayacağınız video için 2500 dolara pro cam alamıyorsanız kim ne derse desin canon dslr makineleri tek geçerim...sonuç olarak arkadaşlar herşey süper ) Allah olmayanlarada versin..

benim şahsi onerimde hemen makine almamiz yonunde. bulundıuğunuz ildeki canonturk uyeleri buluşuyorlardir. onlarin bulusmalarina katilin. bir cok makine ve lens olacaktir. bilgi yonundende bir cok aklinizdaki sorunun cevabini bulursunuz.

hem lens ve makine gorme sansiniz oldugundan fikir sahibi olmus olursunuz. makinedeki fiyat artislari dusuk isik ortaminda basari ve daha buyuk ebatlarda baski yapabilmek demek. kabaca makineleri tanidiktan ve lenser hakkinda fikir sahibi olduktan sonra kendinizce bir secim yapabilirsiniz.

Çok sevgili Bergleeuw...
Gördüğüm kadarı ile başlık ile içerik biraz farklı düşmüş...
Ancak şöyle bir yol göstereyim... Ama farklı bir yoldan..
Derler ki "eğitimli bir çirkin ses, eğitimsiz bir güzel sesten daha dinlenilesidir...."
Yada "sokakta keşfedilen bir futbol yıldızından, spor okulunda keşfedilen bir futbolcu daha verimli ve uzun ömürlüdür..."
Yada "pinpon oynayan bir kişi tenis oynayamaz.. çünkü raketi hep pinpon raketi gibi tutmaya çalışır...."
Örnekler uzar gider...
Vel hasılı bu işe yeni başlayacak bir arkadaş, buradaki yüzlerce kişi gibi değil, önce aklı başında bir kursa gitmelidir...
Kurcalayarak değil okuyarak öğrenerek, oradaki eğitmenin tavsiyeleri ile bu işe başlamalıdır.
Bu işin üniversitesinde ise önce bir filmli makina ve bir adet 50mm lens ile bu işe başlarlar...
Önce göz terbiye edilir..
Anın kıymeti öğrenilsin diye ekranda değil banyoda fotoğraf keşfedilir...
Işık öğretilir... Işık deyip geçmeyin, ışık başlı başına bir bilim dalıdır...
Sonrasında, kişi olayı kapmaya başlayınca ne kadar gövde lens var ise hepsi denettirilir ve inceletilir..
Neden.......?
Fotoğraf çeken kütlenin 98% i gibi olmasın diye....
Boşa vakit ve nakit kaybetmesin diye...
Fotoğraf çekmenin bir sanat olduğu kadar, teknik bir zanaat olduğu da unutulmasın diye...
Bu sebeplerden dolayı çok kıymetli "Taner Hoşgör" arkadaşımız doğru bir yol göstermiş...
Yeni başlayacak bir arkadaş, yani şuradan geçerken bi'uğradım diyenler değil, bu işte de ciddiler ise; filmli bir makina ve 50mm bir lens ile bu işe başlamalıdırlar..
Hem daha ekonomik hem de daha terbiye edici bir yoldur bu...
Kişinin ne fotoğrafı çekeceğini ise, aynı sizin imzanızdaki Afrika atasözünün de dediği gibi, "suyun akışı belirler"...

Peki ben öyle mi yaptım....
Hayır...
Ben de birçokları gibi, önce bir çok zoomlu DSLR-like bir gövde aldım... Sonra birçok APS-c gövde (20D-30D-40D-50D-7D) kullandım birçok lens (Canon 18-55 - Canon 18-55 IS - Canon 55-250 IS - Canon 50mm 1,8 - Canon 17-85 IS - Canon 28-135 IS - Canon 70-200 2,8L - Canon 70-200 4L - Canon 70-300 IS - Sigma 50 1,4 - Sigma 70-300 - Sigma 70-200 - Sigma 150mm - Sigma 180mm - Sigma 17-70 - Tamron 17-50 - Tamron 180mm) değiştirdim...
Bir çok çanta - aksesuar aldım sattım.....
Bütün bunları neden yazdım? Çok zengin olduğum için mi..?
Evet...
Şakar bir yana tabii ki, hayır....!!
Bütün bunları yazma sebebim, bütün bu ekipmanların alım satımı esnasında kaybettiğim para ile belki de mevcut setimden bir tane daha kurardım...
Boşu boşuna dolanmış oldum... Neden ben cahil bir insan mıyım...?
Hayır, ama ben de bir çokları gibi Unkapanı'nda arabesk söyleyen şarkıcı, mahalle arasında keşfedilen futbolcu vs vs gibi alaylı olduğum için...
Bütün bilgilerimi bölük pörçük sağdan soldan kaynaklardan temin ettiğim için...
O sebeple kişi emin ellere kendini teslim edip, mürşidinin istikametinde gitmeli...
Şimdiki aklım ile bütün bu alışverişleri kesinlikle yapmazdım...
Çok mu uzun oldu...
Oysa bu konuda yazabileceğim sayfalar var... Birçoklarımız gibi...

Vefa abi döktürmüşsün yine

Benim de şahsi görüşüm filmli makine.. Fakat ben biraz daha farklı birşey söyleyeceğim...

Gidip antika makina alıp macera yaşamaktansa, EF bayonetli, kullanımı modern makinelerle paralel olan, temiz bir eos alın. 300 gibi, 30 gibi, 3 gibi.. Yanında da 50mm 1.8 mi alırsınız, 50mm 1.4 mü alırsınız o tamamen sizin maddi gücünüzle alakalı. çok değil 10 makara filmden sonra ne yapmak istediğinize karar vereceksiniz. Ve dijital'e geçtiğinizde 3-0 önde başlayacaksınız. Küçük de bir sır vereyim, asla dijitalden, filmlide aldığınız hazzı alamayacaksınız

Şahsen imzamdaki objektiflerin hepsini eos300 filmli makinada, kodak elitechrome 100 ve kodak bw400cn filmlerle kullanıyorum. Nasip olursa bu yaza sadece negatiflere çektiğim fotoğraflarla ikinci sergimi açmayı düşünüyorum.

Merhaba. Taner Bey ve Vefa Bey'in izah ettiği konulara bence muhakkak kulak verin. Henüz 4 aydır fotoğraf çeken biri olarak pek haddime değil böyle önemli önerilerden ve fotoğrafı bilenlerden sonra fikir beyan etmek..

Ancak;

1) Benimle aynı kursa devam eden 3-4 yıllık D-SLR deneyimi olan bazı arkadaşlardan daha fazla istediğim görüntüleri alabiliyorum. Bu tümüyle Vefa Bey'in açıkladığı üzere işin zanaat boyutuna kafa yormakla, yapılan işi benimsemekle alâkalı. Sabit Kalfagil, Özer Kanburoğlu gibi üstadların kitaplarının yanı sıra Scott Kelby gibi sağlam tüyolarla günlük kullanımda çok önemli pratik deneyimleri paylaşan ticari amaçla yazan kişilerin yayınlarını anlayarak okuyunuz bence..

2) Gandhi sözcüklerin değerini daha iyi özümsemek için haftada bir gün "konuşma orucu" tutmuş hayatının bir döneminde. Bu anlamda denildiği gibi anın ve denklanşöre basmanın değeri daha iyi kavransın diye analogla başlanabilir. Fakat roman yazmaya geniş monitörlü bir bilgisayar yerine mekanik daktilo ile başlamak gerekmez elbette. İmkanlar dahilinde, bütçeyi aşmayacak bir D-SLR ile başlamak daha rasyonel bana göre. Elbette bu işte kararlıysanız. Bir maymun iştahlılık söz konusu değilse, gerçekten hayata vizörden de bakabilmenin değerine ikna olmuş iseniz..

3) Flickr ve sair ortamlarda küçümsenen 18-55 Kit lensle çekilmiş fotoğrafları seyrediniz. Işık, göz ve teknik bilgisi var ise öyle ölümsüzleşmiş anlara imza atılabilir ki.. Yerinizde olsam 550 D - 600 D gibi kaliteli bir amatör makine ile ve bu işe başlarsanız er geç edineceğiniz 50mm 1.8 ile başlardım. Biri kendime biri anne-babama hediye iki adet 550 D aldım. Çift tekerlek olmaması, üst ekran taşımaması, gövdesinin hafif yağmurlu vs. ortamlarda güven vermemesi gibi konular dışında bence müthiş bir alet. "Neden şununla başlamadım?" demedim asla.

Allah'a şükür çok daha iyilerini alabilecek imkanım var. Ama gereksinim duymuyorum şu an için. Daha ustalaşıp, işi öğrenince ve fiyatları gözümdeki kıymetine eşlenince FF bilhassa Mark II düşünüyorum. Fakat 550 Dmi de muhafaza etmeyi planlıyorum. İkinci gövde olarak. Zira seyahatlerde, fotoğraf gezilerinde lens takıp çıkarmak zul geliyor bazen. An kaçabiliyor. Biri tak gez biri de seyahatin temasına göre tele yahut süper geniş açı iki gövde taşımak şahane olur hobi peşindeki ve gezmeyi seven insana diye düşünüyorum..

4) Elinde bendeki ekipmanın çok daha mali yönden kıymetsizi aletlerle asla benim çekemeyeceğim fotoğrafları yakalayan, hayranlıkla seyredilesi fotoğraflar çeken yetenekli, kompozisyon/ışık/renk bilgisi olan ve teknik hünere sahip dostlar var. Aynı şekilde servet değerinde ekipmanıyla benim beğenmediğim fotoğrafları çekenler de var. Kimseyle hattâ kendisiyle bile rekabet peşinde olmamalı bence sanat yahut hobi peşinde koşan insan. Mutluluk duyacağı, ebedileştirmek istediği kareleri kendisi, ailesi ve paylaşmak istediği insanlar için yakalamak peşinde olmak yeterlidir. Hayatın stresine, kirine karşın bir sığınak benim için fotoğraf. Dünyanın en güzel fotoğraflarını dahi çekebilirsiniz. Bu işten para kazanmayacaksanız ve böyle bir hedefiniz yoksa başka bir kariyeriniz başka bir mesleğiniz varsa bence "hangi ekipman" vs. diye bile stres yaşamayın. Bilgi hemen hemen bedava kadar ucuz. Önce öğrenmeye, rastlantısal değil istemli olarak güzel fotoğraf çekmenin yollarını aramaya başlayın.

Çevrenizdeki doğa parçalarının, mevsimlerin/günlerin mutad yahut sıra dışı zamanlarını gözlemlemek dahi bu bilgilere ulaşmanın yöntemleri arasında. Fotoğrafa başlayan adam sabah güne dahi farklı ve vizörden bakmaya meğilli bir gözle uyanıyor Bu müthiş bir duygu..

Tercihleriniz ne olursa olsun, hayırlar/güzellikler getirsin. Selamlar, saygılar..

Canon 350D + 18-55 (ıs sız) ile başladım bende ozaman 400D yeni çıkmıştı ve fiyatı yuksek gelmişti tabi, ozamanlar hayyamı bilmem gidip sıfır garantili almıştım (ilk ve sondur sıfır-garantili makina alışım)
Body olarak beni tatmin ediyordu acıkcası ozaman ne çekmekten hoşlandığımı tam bilmediğiminden bunun yanına zoom lazım deyip tamron 70-300 almıştım..
Ardından 450D çıktı, toz temizleme sistemi digic4 işlemcisi ve büyük parlak ekranı sebebi ile (evet sebeler sadece bunlar) 450D aldım spot olarak (son aldığım spot sıfırdır)aldım ve kit 350D sattım, fakat bu sefer ıs'sız 18-55'den çok çektiğim için(çok yavaş ve kensin olmayan soluk renkler veren bir lens) 450D ile birlikte Sigma 17-70 aldım
Yani 450D+Sigma 17-70+Tamron 70-300 bir setim oldu tamam bu benlik bir set diye dusundum, özellikle sigma 17-70ve 450D harika işler çıkartıyordu ama 70-300'u hiç kullanmıyordum (yanılmıyorsam sadece fransada 50 kare için kullandım onun dışında hiç kullanılmadı lens)

Sonra yavaş yavaş tarzım oluşmaya başladı canonturkle geziler, yurtdışı, yurtiçi tatil fotoğrafları gece hayatı derken baktım sadece manzara ve bar'da konser fotoğrafları çekiyorum, tektuk'de portre.Durum bu olunca iso başarımı daha yuksek ve daha sağlam bir body aramaya başladım neden sağlam? barda veya deniz kıyısında su gelirse bir problem çıkartmasın diye, ozaman xxD serisinin en son çıkanı 50D gözümü diktim 50D'ye başladım 2nci el aramaya forumdan goldcan isimli üyemiz satıyordu aradım, görüştüm gittim aldım ardından, 450D ve kullanmadığım tamron 70-300 beraber sattım, okuduğum bilgiler doğrultusunda 50D kaliteli lensler istermiş!! neyse bende hem geniş açı, hem portre hemde barda çekebileceğim bir lens aradım canon 24-105'dedim benim lensim ve onu aldım sigma17-70'i sattım ve konser, manzara fotoğafları çekmeye devam ettim mukemmel 2li oldular keskinlik ve renler harika idi son olarak kendimi ilerletmek istediğimden para biriktirdim ve 50D'yi sattım mark2 aldım 24-105 ile çekemediğim kare yoktu ardından maddi sıkıntılardan 24-105'i satarak 50mm 1.8 aldım harika kareler çıkmaya devam etti ve bu lensinde bana yettiğini farkettim.(hatta 1 sene sadece bu lensle gezdim)

Burdan cıkarttığım sonuç açıkcası kaliteli lens herşeyden ustun, body olarak 350D bile olsa işimi görecek bir body, çok buyuk paralar yatırmak body için gereksiz eğerki ''iş'' için kullanmıyorsanız.

Şuan elimdeki tum malzemeleri sattım ve fuji x100 aldım sabit 35mm objeltif var uzerinde çok keskin ve başarılı renkler harika ve her kullanım alanıma uyuyor.

Tavsiye isterseniz orta halli bir body ve 24-105'i oneririm her zaman hem guzel kareler yakalarsınız hemde geniş-zoom aralığı tak-gez lens olduğundan çekim alanınızı bulmanız kolay olur. 40D+24-105 şuan en az zarar edeceğiniz ve koşulda kullanabileceğiniz 2li bana gore hem lensi hemde body'i aldığınız fiyatlardan da satabilirsiniz.

Body diye heves edersin asıl marifetin lens de olduğunu anlayıp umutsuzluğa kapılırsın

ben de ilk 450d ile başladım yaklaşık 8-9 ay önce. yanında lens yoktu. ayrı ayrı aldım. ilk aldığım lens de 18-55 is olmayan modeliydi. birkaç gün kullandım. sonra beraber çalıştığım ve bana fotoğrafçılık hevesini aşılayan arkadaşımın kuşçu olması nedeniyle bana da kuş virüsü sıçradı. bana tele lazım dedim ama param yoktu. 75-300 al dedi. araştırdım 55-250 ile çok karşılaştırılmış ve herkes 55-250 demiş. ancak ben gittim 75-300 aldım 2. el. sonra onu da satıp aynı fiyata sıfır yurtdışından alınmış bir 75-300 daha aldım. daha sonra 18-55 yerine uzun süre kullanacağım ve kolay kolay satmayacağım bir geniş açı arayışına girdim ve sigma 17-70 canon 17-85 ve tamron 17-50 arasında kaldım ve 2. elde en çok tutulan 17-50 olduğuna karar verdim ve gittim sıfır 17-50 aldım. 18-55 ile aralarında dağlar kadar fark var. bir süre sonra farkettim ki 450d bana yetmiyor( iso ve noise performansı açısından). giriş seviyesinden orta seviye bir makinaya geçmeye karar verdim. asıl istediğim kuşçuların büyük çoğunlukla kullandığı 7d idi ancak bana pahalı geldi. o nedenle 50d alayım diye düşündüm. biraz zaman geçtikten sonra kendimi az daha zorlayarak şuanda da kullandığım 60d yi aldım. 17-50 ve 60d ile harikalar çıkarıyor. 450d + 17-50 ve 60d+17-50 arasında okyanuslar kadar fark var. aynı fark 450d+75-300 ve 60d+75-300 arasında da mevcut. bu arada kimsenin beğenmediği 75-300 60d ile yakın mesafelerde 400mm f5,6 ile yakın performans veriyor.
anladığım kadarıyla herşey sadece lenste değil body nin de etkisi var. bu performansı ile 60d beni çok mutlu ediyor. şuandaki tek eksiğim 400mm f5,6 lens. tahmin ediyorum ki 60d 400mm ile de harikalar yaratabilecek bir makina. sonuç olarak herşey lenste bitmiyor. body de bu konuda büyük ölçüde söz sahibi.