Güzel bir film. Sanırım gerçek hayatta işler böyle yürümüyor. Genelde 2+2=4 gibi doğrular olmuyor. Bir bireyin ömrünü verecek kadar inandığı bir doğru, diğer birey için çok yanlış bir şey ifade edebilir. Çocuğun, önceki sistemde öğretilen doğruda ısrar etmesi iyi gibi görünüyor ama zaten o doğruyu ona öğreten de aynı mekandaki eski sistem. Sistem tüm insanlara 2+2=4 dediği için, genelde filme o açıdan bakılıyor. Sonuçta kesin dediğimiz matematiğin bile kesin olmayan bir yapısı vardır. Herşey sayıların belli bir hassasiyete kadar yuvarlanması ile yürür. 2+2=4 değil dersem ve ciddi ciddi ısrar edersem, 2+2=4 sistemine inananların bir çoğu beni ya aptal yada muhalif yaparlar. Noldu şimdi? kimler sistemin dışında? yada kimler hangi sisteme inanmış? Sorun şu ki.. herkes kendi sistemine uydurmak istiyor. Çocuk orada 4 derken farkında olmadan hepiniz benim sistemime uyacaksınız diyor ama güçlü olan kazanıyor.

Bu yazdıklarım kendi iç dünyamdan yalıtılmıştır. Kendi sistemime göre zaten bazı temel doğrularım ve hissiyatım var ve onları temele koysaydım çok daha az bir yazıyla kurtulabilirdim

Benim filmde gördüğüm(görmek istediğim) herkesin hoşgörülü olması gerektiğidir. Herkes birbirinin sistemine hoşgörü ile bakarsa problem yok.