Esasında bu lenslerle çekilmiş fotoğraflar kısmı ekipman düşünenler için çok faydalı bir kısım olabilir. Ancak gördüğüm kadarı ile pek aktif bir bölüm değil maalesef. Genellikle ekipmanlarla çekilmiş fotolar orada burada dağınık vaziyetlerde kalıyor.
Ben yakın zamanda almış olduğum 55-250mm ile çekilmiş fotoğraflarımı sizlerle belli bir başlık altında paylaşmak istedim; bu ekipmanı kullanan arkadaşlar da katkı sağlarlarsa, özellikle başlangıç aşamasındaki fotoğrafçıların ilgi alanına girebilecek bu objektifle ilgili önemli bir bilgi birikimi sağlayabilir ve bir referans oluşturabiliriz burada sanırım...
Örneklere geçmeden önce objektifle ilgili ilk izlenimlerimi aktarmak istiyorum. Ben bu objektifi özellikle taşınabilirliği yönünden tercih ettim. Doğa fotoğrafları çekmeyi sevdiğimden her an fotoğraflamaya değer bir şeylerle karşılaşıyorum. Bunun için de çantamda her zaman bir fotoğraf makinesi bulunduruyorum. Genellikle taşıdığım Panasonic TZ-10 yetersizliğini (yok güzel makine de ayrıntıların önemli olduğu doğa fotoğrafı işinde kısmen yetersiz kalıyor) hissettirmeye başlayınca taşınabilir bir DSLR kitini yanımda bulundurmak maksadı ile edindim bu objektifi. Üzerine taktığım 350D ile pek çok şeye yetebilecek (en azından şimdilik öyle görülüyor) ve çok da taşınabilir bir takım oldular. Kimilerine göre belki bu kit bile taşınabilirlik sınırlarının dışındadır ama benim gibi gripli 50D veya 7D'ye 400mm f/5.6 takılı şekilde dağda kırda bayırda gezmeye alışkın olanlar için gerçekten hafif ve taşınabilir bir ikili.
Görüntü kalitesine gelirsek... Elbette herhangi bir L serisinin yanına bile yaklaşamaz. Ama amatör-zevk-hobi maksatlı fotolar için son derece yeterli geldi bana. Çok dikkat çekici olmaması (beyaz beyaz yanan L'lere göre) ise ciddi bir avantaj, özellikle kamusal alan olan parklar vb. yerlerde çekim yaparken durumdan vazife çıkaran veya sadece merak ettiği için başınızda bitiveren kişilerin sayısında önemli bir azalma hissedebilirsiniz bu objektif sayesinde. Ha kimi beyazların çektiği ilgiden memnundur; onu bilemem...
Neyse sözü çok uzattık, yeri örneklere bırakalım.