hayırlı tezkereler, gülerek git gülerek gel...
Yazdırılabilir Görünüm
hayırlı tezkereler, gülerek git gülerek gel...
Bir anım var komikmidir değilmidir bilmem ama yazayım.
Askerliğimin bitmesine 10 gün var. Günler artık geçmez olmuş, geceler uyku tutmuyor. Karakol operasyona çıkmış ,bölük komutanı tezkereciyim diye beni karakolda bırakmış. Yeni gelen askerlerle birlikte dış mevzide nöbetteyiz. Önümüz çalılık alan, ben sırtımı kayaya vurmuş matara içinde sigara içiyorum. O sırada çalılardan hışırtılar gelmeye başladı. Yanımda yeni gelen askerlerden biri "Çavuşum çalılık alanda hareketenme var dedi" Ben az önce o hareketliliğe sebep olan şeyi gördüğüm için gayet sakin bir şekilde "Terördür o, korma" dedim. Ardından mg-3 ve g-3 lerden çalılığa boşalan yüzlerce mermi. Sonrası ayağa kalkan bir karakol ve Karakolun, "terör ismiyle çağırdığı KATIRIN Ölüsü" birde karakol komutanın bana bir hafta geç terhisi hediye kaldı.
bir tanede benden olsun ;
acemiyiz daha 1 hafta olmuş ;askerlikten bi haberiz;binbaşının biri geldi tüm kısa dönemler bahçedeyiz.İçinizde bilgisayarcılar varmı dedi.çıktık 5 kişi aldı götürdü bizi odasına.
Elinde telefon ;şimdi dedi hattın diğer ucunda Tugay Komutanı var ;bi sorunu var size bişey sorucak; heycan yapmayın tekmil verin ;bildiğiniz kadar anlatın dedi.
Neyse benden önceki 3 arkadaş bağıra bağıra telefonda tekmili verdi;anlattılar ettikeler.
Sıra bana geldi ;olay burda başlıyo......:yarıl:yarıl
Erkut örer İstanbul emret komutanım diye gerçekten yırttım bi tarafımı heycanda ;
daha sonra ince bi ses tonuyla selaaamm ben tugay komutanının kızıyım ; bi program yazıyodum kodlamada sıkıntı çekiyorum yardımcı olurmusunuz dedi ve ben kıpkırmızı :yarıl:yarıl
kıza da tekmil verdik ya :)
28 yaşındayım 14 yaşında askeri okula girdim...şuan şemdinlide sınır karakolundayım...fotoğrafçılığı öğrenmeye çalışıyorum...askerlik anısı deyince geriliyorum:) anlatacak o kadar şey var ki.....
Bizim bi arkadaş Akmerkezde ayakkabı satıyor, ama nasıl olmuş ne olmuşsa acemi girişinde mülakatta "pazarlamacıyı" pastacı mı anladılar, "ayakkabıcı" dedi de aşçı mı anladılar bilinmez arkadaş birliğe "aşçı" olarak geldi. tabi panik "lan ben yumurta bile kırmadım" :)
askerlik bu "yap derler, yaparsın" biz elinden iş gelenler çaktırmadan bi kaç tüyo veriyoduk. bi de bi uzman vardı adam seviyodu mutfak işlerini falan. neyse
bi gün komutan (general) yemeğe geldi. yemekte köfte var. ama köfte resmen kayış gibi ... komutan köfteyi tattı ve bizim komutana
"senin bu ayakkabıcı deriden anlıyo, baksana köfte kayış gibi" :yarıl
ertesi gün arkadaşın sınıfı değişti ve hem o huzura erdi hem de bizler :yarıl
Erkek milletinin de en sevmediği yerden gelmiş konu :yarıl
Usta birliğine yeni gitmişiz Edirnedeyim dediler ki haydi bölük koşuya pek kimsenin işine gelmedi tabi :)
4No'lu nizamiye diye adlandırılan kapıdan tarlaların arasına daldık tüm bölük koşuyor 170 kişi .....
Bir anda kendimizi ağaçların arasında bulduk Allahım bir elmalar var şahane tabi 170 kişilik bölük deli gibi elmalara adeta saldırdı hem koşuyor hem topluyoruz gömleğimizden içeri atıyoruz bir taraftan yiyoruz (tabi koşmaya devam ) :)
Askerlerin yüzünde bir mutluluk tam ağaçlar bitti düzlüğe çıktık önümüzdeki manzarayı anlatıyorum .
sağlı sollu bir sürü hasır sepet :) başlarında adamlar ve rütbelilerimiz :)
Komut gelir "Asker Boşalt" herkes üzerinde topladığı elmaları sepetlere doldurur ve koşmaya devam eder (son derece üzgün bir şekilde) :yarıl
Elma toplatmak için son derece başarılı bir yöntem değil mi :)
Süper bir hikaye çok güldüm... :yarıl
Tam bir kısa filmlik... Sahneleri düşünüyorum da gülüyorum...
daha yeni askerdim 1 hafta oldu yada olmadı usta birliğinde dediler generalin doğum günü git fotoğraflarını çek dedim ben yapamam heyecanlanırım verdiler elime nikon coolpix compact makineyi gittim ama korkudan gebericem çektim geldim
sonuç çekilen fotoğraf sayısı 25 net fotoğraf sadece 3 heyecandan netleyememişim fotoları askerliğim başlamadan biticekti(yada hiç bitmicekti)nerdeyse :D