CanonTURK Foruma Hoş Geldiniz.
Sayfa 2 Toplam 2 Sayfadan BirinciBirinci 12
Toplam 31 adet sonuctan sayfa basi 21 ile 31 arasi kadar sonuc gösteriliyor

Konu: Bilge Adam

  1. #21
    enesoz
    Guest

    Standart

    Alıntı suraldemirci Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Tabiki en deneyimli IT personeli dahi bilmediğine netten araştıracaktır. Bu bir gerçek ama eğitmenin bilmediğini biliyormuş gibi anlatması olayı etik dışı değil mi sizcede Bende uzun yıllardır IT sektöründeyim ve yıllar önce IT eğitimini bir kurumdan ve iyi bir eğitmenden aldım. Kişi kendi başına öğrenemiyorsa iyi bir eğitim kurumundan eğitim almalı yok ben kendimde öğrenirim diyorsa nette yüzlerce CBT (eğitim videosu) mevcut oturur çalışır ve öğrenir ki bende öyle yapıyorum ama yıllar önce ilk eğitimimi almadan böyle yapabilirmiydim? Hayır. Kişiden kişiye bu değişir diyelim.
    Kesinlikle katiliyorum,
    Universitede okumak dahi kesinlikle yetmiyor.
    Insanin kendini her daim yetistirmesi gereken bir sektor.











  2. #22
    CanonTURK Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    Murat Ugur
    Makina:
    Canon Eos 5D Mark II
    Üyelik tarihi
    26.April.2010
    Nereden
    Ankara
    Mesajlar
    174

    Standart

    Sevgili Enes, Dns dedigin sey bir domain ve internete bagli bir bilgisayara bakar, dhcp dedigin sey de bir bilgisayar ve bir virtual machine 'ye bakar. Ne kadar cok virtual machine o kadar troubleshooting demektir. Yani bunlar kursa gitmeye degmeyecek seyler. internet dedigimiz olusum aslinda bir kurs, bir dershane.

    Active directory = tamamen fantazi ve hayal dunyasina kalmistir. Insan sorun ciktiginda ogrenecek diye bir kuram yok Kendi kendine sorun cikartacaksin ki daha iyi kavrayacaksin.










    Canon 5D MII - 24-105mmL - 35mmL - 135mmL

  3. #23
    suraldemirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Canonturk Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    SuralDEMIRCI
    Makina:
    60D
    Üyelik tarihi
    20.March.2011
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    34

    Standart

    Alıntı murat.ugur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Sevgili Enes, Dns dedigin sey bir domain ve internete bagli bir bilgisayara bakar, dhcp dedigin sey de bir bilgisayar ve bir virtual machine 'ye bakar. Ne kadar cok virtual machine o kadar troubleshooting demektir. Yani bunlar kursa gitmeye degmeyecek seyler. internet dedigimiz olusum aslinda bir kurs, bir dershane.

    Active directory = tamamen fantazi ve hayal dunyasina kalmistir. Insan sorun ciktiginda ogrenecek diye bir kuram yok Kendi kendine sorun cikartacaksin ki daha iyi kavrayacaksin.
    Sözlerinizi naif bir espri olarak algılıyorum










    Canon EOS 60D - EF-S 18-135mm IS - EF 50mm F/1.8 II

  4. #24
    serkankucuk - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Canonturk Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    Serkan Küçük
    Makina:
    X-E2
    Üyelik tarihi
    28.February.2011
    Nereden
    Ankara, Turkey, Turkey
    Yaş
    37
    Mesajlar
    977

    Standart

    Alıntı suraldemirci Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Tabiki en deneyimli IT personeli dahi bilmediğine netten araştıracaktır. Bu bir gerçek ama eğitmenin bilmediğini biliyormuş gibi anlatması olayı etik dışı değil mi sizcede Bende uzun yıllardır IT sektöründeyim ve yıllar önce IT eğitimini bir kurumdan ve iyi bir eğitmenden aldım. Kişi kendi başına öğrenemiyorsa iyi bir eğitim kurumundan eğitim almalı yok ben kendimde öğrenirim diyorsa nette yüzlerce CBT (eğitim videosu) mevcut oturur çalışır ve öğrenir ki bende öyle yapıyorum ama yıllar önce ilk eğitimimi almadan böyle yapabilirmiydim? Hayır. Kişiden kişiye bu değişir diyelim.
    Evet sonuna kadar haklısınız, hem etik değil hem de gerçekten bir şeyler öğrenmek için gelen insanların karşısına cahil birini koymanız, o kadar para veren insanları enayi yerine koymaktır, bu da işin başka bi boyutu... Zaten kendi başına öğrenebilen öğrenciler en kötü eğitimden bile birkaç nokta kapıp gerisini kendi getirir... Ben de aynı eğitimleri aldım ve sadece eğitimle sadece okulla olacak işler değil gerçekten...










    Fujifilm X-E2

  5. #25
    CanonTURK Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    Murat Ugur
    Makina:
    Canon Eos 5D Mark II
    Üyelik tarihi
    26.April.2010
    Nereden
    Ankara
    Mesajlar
    174

    Standart

    Alıntı suraldemirci Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Sözlerinizi naif bir espri olarak algılıyorum
    Sevgili suraldemirci, espiri degil ciddi olarak yazilmistir.Neresinde espirili bir ifade gordunuz dogrusu merak ediyorum. Herkesin bir calisma becerisi ve kapasitesi vardir. Bu arada ben windows icin degil Linux icin olan deneyimlerimi aktariyorum. Ama tahmin ediyorum ki Windows 'ta benzer yapiya sahiptir.

    Edit: Tekrar yazdigimi okuyunca, belki size zor gelen bu durumlardan dolayi espiri olarak algilamissinizdir. Okuyarak, deneyerek ve bir kac tane test makinasiyla hersey daha iyidir










    Konu murat.ugur tarafından (08.July.2011 Saat 08:51 ) değiştirilmiştir.
    Canon 5D MII - 24-105mmL - 35mmL - 135mmL

  6. #26
    tonyaligenclik - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    WebMaster

    Status
    Offline
    İsim
    Ali YILDIRIM
    Makina:
    Canon A1 - Eos 3
    Üyelik tarihi
    26.December.2009
    Nereden
    Istanbul, Turkey, Turkey
    Mesajlar
    1,542

    Standart

    Alıntı murat.ugur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Sevgili suraldemirci, espiri degil ciddi olarak yazilmistir.Neresinde espirili bir ifade gordunuz dogrusu merak ediyorum. Herkesin bir calisma becerisi ve kapasitesi vardir. Bu arada ben windows icin degil Linux icin olan deneyimlerimi aktariyorum. Ama tahmin ediyorum ki Windows 'ta benzer yapiya sahiptir.

    Edit: Tekrar yazdigimi okuyunca, belki size zor gelen bu durumlardan dolayi espiri olarak algilamissinizdir. Okuyarak, deneyerek ve bir kac tane test makinasiyla hersey daha iyidir
    Olayı biraz yüzeysel anlatıp basit birşey gibi göstermişsiniz. (Mesajınızdan o anlaşılıyor.) Şöyle söylim fotoğraf çekmek için bir sensör birde mercek yeterli gibi birşey oluyor mesajınız. O yüzden arkadaşlar yadırgamıştır diye düşünüyorum.











  7. #27
    CanonTURK Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    Murat Ugur
    Makina:
    Canon Eos 5D Mark II
    Üyelik tarihi
    26.April.2010
    Nereden
    Ankara
    Mesajlar
    174

    Standart

    Evet Ali oyle anlasiliyor olabilir fakat asil anlatmak istedigim internet = ozgurluk. Yani internette hersey bulunuyor ki bunlar da bir yazilim. Okuyarak arastirarak yapiliyor. Sanirim genelleme yaparak ufak bir hata yaptim.










    Canon 5D MII - 24-105mmL - 35mmL - 135mmL

  8. #28
    suraldemirci - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Canonturk Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    SuralDEMIRCI
    Makina:
    60D
    Üyelik tarihi
    20.March.2011
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    34

    Standart

    Aman yanlış anlama olmasın Murat bey , bana zor gelmesi ile felan alakası yok 12 yılı aşkın süredir sektördeyim ama asla ben bu işlerin priyim iddiasında bulunmam çünkü bilmediklerimi öğrenmeye ömrümün yetemeyeceğinin herkes gibi idrakindeyim Siz Linux (ahh şu linux çılar ahhh :P şaka şaka) tarafından Microsoft dünyasına baktığınız için belki daha yüzeysel gibi görüyor olabilirsiniz ama inanın Active Directory kesinlikle dcpromo + Enter + next + next + next sonrasında create user delete user dan ibaret bir şey değil. Hevesli arkadaşların hevesi kırılmasın ama olayda Ali beyin işaret ettiği gibi basit görülmesin diye yazmak durumunda kaldım. Yoksa okuyarak deneyerek araştırarak vede olmazsa olmazı saha tecrübesi ile sizinde belirttiğiniz gibi tabiki insan çok şey öğrenir.










    Canon EOS 60D - EF-S 18-135mm IS - EF 50mm F/1.8 II

  9. #29
    CanonTURK Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    Murat Ugur
    Makina:
    Canon Eos 5D Mark II
    Üyelik tarihi
    26.April.2010
    Nereden
    Ankara
    Mesajlar
    174

    Standart

    Yanlis anlasilma olmadi Sural bey ah iste linux 'cular boyle biliyorsunuz










    Canon 5D MII - 24-105mmL - 35mmL - 135mmL

  10. #30
    Melih Yongacı - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    CT İstanbul Anadolu Yakası Üyesi

    Status
    Offline
    İsim
    Melih Yongacı
    Makina:
    Canon 550D
    Üyelik tarihi
    27.May.2010
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    70

    Standart

    Selam,

    Birkaç yıl önce yazdığım bir yazıyı bu konu başlığı altında ilgili soruya cevap oluşturacağı düşüncesiyle yeniden yayınlamak istiyorum. İlgisini çekecek arkadaşlara bilgi olması dileğiyle...

    GRAFİKER OLMAK İSTİYORUM ABİ...

    Yaklaşık 1 yıl önceydi. Bir gün çalıştığım işyerine bir arkadaş geldi. Kendisi işyerimizde yardımcı grafik tasarımcı olarak çalışmak üzere işe alınmış bir kişiydi. Tanışma anında yüzüne ilk baktığımda temiz bir yüz ve masum bir bakış ilk göze çarpan özellikleriydi. Sanırım 1 dakika kadar yüzüne hiç bir şey sormadan baktım. Sahip olduğu yüz ifadesinden ve karşımda oturduğu koltuktaki duruşundan ve en önemlisi de sahip olduğunu ifade etmek için göstermesi gereken duruşundan nasıl bir psikolojiyi üzerinde taşıdığını anlamaya çalışıyordum.

    Çalıştığım reklam ajanslarına çeşitli dönemler stajyer olarak gelen öğrencilerin dönemsel olarak bulunmaları ve mezun olanların ise aramıza yeni katıldıklarında sahip oldukları bilgi düzeylerini belirlemek adına ve kendileriyle iyi bir başlangıç yapabilmek düşüncesiyle yaptığım konuşmaların bir benzerini bu yeni gelen arkadaşla yapmak ve birbirimizi tanıma sürecini olumlu bir şekilde başlatabilmek için bazı şeyleri sormam gerektiğini düşündüm.

    - Sanırım kurs mezunusun, yani okullu değilsin..?
    - Evet abi. Ben falanca kursa gittim. 3 ay boyunca Photoshop ve FreeHand programlarını öğrendim.
    - Peki bu programları ne kadar öğrendiğini düşünüyorsun?
    - Abi dört dörtlük olmasa bile dört üçlük biliyorum. Bundan eminim.
    - Hııı. Tamam. Anladım. Şimdi bu masa ve bilgisayar senin. Bundan sonra bu bilgisayarı kullanacaksın. Hayırlı uğurlu olsun.

    Konuşmamızı kısa kestim. Huyum kurusun karşımda iddialı konuşan kişilerin söylediği sözleri ağızlarına bilgim doğrultusunda tıkmak gibi bir özelliğim olduğunu yıllar öncesinde yani çocukluğumda kazanmanın bana verdiği hazzı bir çok kez tatmaktan geri kalmadım. Fakat bu arkadaşın kendisine özgü iddialı ama mütevazi tavrı nedeniyle kendisini terslemedim. Herşeyin zamanla ortaya çıkacağını bildiğim için durumu sürece yaymayı yeğledim...

    Bir çok kişi kendisini " Grafiker " olarak tanımlar aslında tanımlamanın orijinali şöyledir. Grafik tasarım işiyle uğraşan kişiye, " Graphic Designer " denir. Bunun türkçesi " Grafik Tasarımcı " dır. Bu tanımlamayı ukalalık olsun diye değil tanımlamanın doğru bir şekilde ortaya konulması anlamında belirtiyorum. Bunun yanında grafik sanatı denen şey tek başına bir anlam ifade etmez. Tasarımcı grafik öğeleri kullanarak ortaya sanatsal bir çalışma çıkartır yani ortada mevcut bir hamur vardır ama bu hamuru yoğuracak olan da grafik tasarımcıdır. Bu kişi düşünce olarak somuttan soyuta, soyuttan somuta gidiş sürecinde tasarlanması gereken her şeyi, grafik sanatının bütün gerekli unsurlarını kullanır ve ortaya bir eser çıkartır. Bu sanatın gereklerini en iyi bir şekilde uygulamaya koyan bu insan yani grafik tasarımcı yoktan bir şey yaratmadığı gibi, varolan bir şeyi de yok etmez. Doğada bulunan mevcut öğeleri düşüncel gücü, sanatsal disiplini ve bilgi birikimi çerçevesinde yoğurur, dönüştürür, biçimlendirir ve yine bize sunar. Kitapsal tanıtım ve anlatımların dışında varolan mevcut etkileşimleri de göz önünde bulundurduğumuzda sanat denen olguyu ortaya çıkartan insanoğlu tasarım denen dönüşümü de bilinçli bir şekilde kendi dağarcığına katmasını bilmiştir. Tüm bunlar bir araya geldiğinde ise " Grafik bakış açısına sahip tasarımcı " ortaya çıkar.

    Günümüzde ve öncesinde aile yaşamı içerisinde bulunan çocuklara büyüdüklerinde ne olmak istedikleri sorulduğunda genellikle ve çoğunlukla;

    - Doktor, yok yok mühendis olmak istiyorum...

    sözcükleri küçüğümüzün ağzından dökülür. Toplumun genel yapısı gereği sanatla uğraşan ailelerin dışında kalan kesimler ( bunlar ne yazık ki çoğunluğu oluşturuyor ) çocukları için meslek seçimi telkinlerinde daha düzenli ve gelir düzeyi oldukça iyi olduğu düşünülen meslek dallarını önermektedirler. Sanatçı olmanın düzensiz, disiplinsiz ve kazancı iyi olmayan durum oluşturduğunu düşünen azımsanmayacak düzeyde aile, çocuklarının sanatçı ve bizi ilgilendiren anlamda " Grafik Tasarımcı " olmaları yönünde herhangi bir etkide bulunmadıklarını bilmek için sanırım ileri görüşlü olmaya gerek yok. İnsanlar bilmedikleri şeylerden korkarlar. Bu onlar için bilinememezliğin getirdiği ürkeklik, karamsarlık ve korkunun düşüncelerine yansımasının bir ifadesidir. Bu anlamda ebeveyler çocuklarının kendilerine sanatçı olmaya karar verdiklerini söylediklerinde bu noktadan başlayarak onları caydırmak hatta bu düşünceden alıkoymak için baskı yapmaya başlarlar. Oysa ki bir toplumun can damarlarının sanatçılar olduğu düşünüldüğünde ve en önemlisi de sanatçı olmanın ayrıcalıklarının olduğu tüm dünyada bilinmesine karşın toplumumuzun düşünce yapısının bu noktaya gelemememiş olması onları bilmedikleri bir meslek dalında yönlendirememe ve en önemlisi de bu noktada çocuklarıyla övünememe durumuna sokar.

    Herhangi bir aile toplantısında kendisine sorulduğunda çocuğun;

    - Sanatçı olmak istiyorum amca... demesi ortamın bir anda buz kesmesine neden olabilir.
    - Sanatçı da neymiş? Ne sanatçısı olacaksın bakim... sözleri en iyimser olanların ağzından dökülürken anne ve babanın çocuklarına tuhaf ve anlamsız bir yüz ifadesiyle bakıyor oldukları gözlerden kaçmaz.

    Yıllar öncesinde katıldığım bir dost toplantısında mesleğimle ilgili kimsenin bilgi sahibi olmadığı bir dönemde içlerinden birisinin merakından;

    - Ne iş yapıyorsun..? diye sorması sonrasında kendisine,
    - Grafik tasarımcıyım... dediğimde uzaydan gelmiş bir kişiye bakar gibi olduklarını gördüm ve kendilerine mesleğimle ilgili genel bir açıklama yapmak gereğini duydum. Sonrasında sanki anlamışlar gibi başlarını bir aşağı bir yukarı salladıklarını gördüğümde ise gülmekten kendimi alamadım. Konuşmaların bundan sonraki sürecinde karşımdaki kişiler sanki onların içerisinde bulunduğu durumdan anlamayacakmışım gibi davranmaya başladılar. Onlarla yaptığım konuşmalar sonrasında bana daha da tuhaf bakmaya başladılar. Herhangi bir sanat dalıyla ilgilenen bir kişinin başka konularda düşüncesinin ve önerilerinin olabileceği hatta bunun o sanatçıyı genel durum gereği daha sağlıklı kılacağını kendilerine belirtmeme karşın konuyu anlamadıkları hallerinden açıkça belli olan bu kişiler bana daha da tuhaf bakmaya başladılar. Neden mi..? Çünkü ben sanatçıydım ve onların çok dışında bir özelliğe sahiptim.

    Sanatçı olmak, özellikle de grafik tasarımcı olmak, bir toplum yapısı içerisinde bulunan diğer meslek katmanlarının tümü hakkında genel ya da en azından yüzeysel bir bilgi sahibi olmayı, genel kültür olarak asgari bir bilgi birikime sahip olmayı, bakış açısı olarak toplumun algılama biçiminden bağımsız olarak konulara ve olaylara daha geniş bir şekilde bakmayı, mantıksal olarak bakıldığında sağlam bir bütünlüğe sahip olmayı, sanatsal olarak bakıldığında ise tüm bunları yoğurabilme becerisi ve birikimini özünde barındırabilme yeteneğini beraberinde getirir.

    Grafik tasarımcı özünde bir sanatsal psikologdur. İçerisinde bulunduğu ekonomik yapının, üretimden tüketime kadar olan zinciri içerisinde önemli bir halkadır. Bu derece önemli olan bu grafik tasarımcı üç aylık ne tür bir birikime sahip olduğu belli olmayan sözde eğitimcilerin savsaklayan bakış açıları, sanatsal olmayan ve salt program öğretmeye dönük davranış biçimlerinin ürünü olamaz. Genel amacı kursuna kayıt olan kişilerin ödediği ücretin sonucunda genel geçer bilgileri sınırlı bir süre içerisinde gaza getirme noktasında mahir, sanatsal yaklaşım yönünde kısır, tümüyle ticari tarzda sertifika odaklı eğitim verdiğini övünerek belirten adı " Grafik Tasarım Kursu " olan yerler olamaz.

    2001 ekonomik krizi sonrası ucuz iş gücüne ihtiyaç duyan tüccar düşüncesine sahip işverenlerin akademi mezunları dışında bir insan gücü yaratma noktasında geçici ve o döneme özgü can simidi olarak gördükleri " Grafik Tasarımcı Kursu " bitirmiş kişilerin salt kendi işlerini gördürmek ve en önemlisi de kendi kar hırslarından taviz vermemek adına düşündükleri bu çarpık yapı daha sonra sistematize olmaya ve kişilerin ekonomik kurtuluşu için iyi bir çözüm noktası olmaya başladı.

    - Meslek sahibi olmak mı istiyorsun..? Seni 3 ayda grafiker yapalım. İstediğin her şeye bizim sana vereceğimiz eğitimle kavuş.

    Koskoca bir yalan. Temel sanat eğitimi almayan bir kişinin sahip olduğu sığ kişisel kültür düzeyi ile bir şekilde öğrendiği bilgisayar programları sonrasında grafik sanatının temel prensiplerine uygun yaklaşım biçimi ve çalışma tarzını hayata geçirip içerisinde bulunduğu topluma sunum yapabileceğini varsaymak en hafif anlatımla saflıktır. Ortadaki mevcut duruma kayserili tüccar bakış açısıyla yaklaşan kişilerin boş hayallerle avuttukları insanlara çözüm yolu olarak sundukları bir meslek dalının 3 aylık bir eğitimle elde edilemeyeceğini anlamaları sonrasında içerisine düştükleri psikolojik durumu anlatmaya ise kelimeler yetmez. Kişisel kurtuluşun çözüm yolu olarak gördükleri gaz verici kurslarla bu işin olmayacağını anlayan kişiler giden paralarına mı yoksa kazanmadan kaybettikleri hayallerine mi yanacaklarını bilememe noktasına gelmektedirler. Grafik tasarımcı olmanın birkaç program üzerinde bilgi sahibi olmadığının insanlara bu güne kadar gerektiği şekilde anlatılmadığı da düşünüldüğünde kendisini elit olarak gören bir takım kişilerin topluma karşı sorumluluk duygusu içerisinde olmak yerine esen bu rüzgarın kendi yelkenlerini nasıl dolduracağının telaşı içerisine düşmüşlerdir.

    - Bu durumdan kendimize parsa çıkartmanın zamanıdır...


    düşüncesinde olanlar aldatılan kişilerin vebalini üzerlerinde taşıdıklarını unutmamalıdır. Yaptıklarının iyilikten çok bu noktada doğal olarak bilgisiz ve çaresiz olan kişilere gerçeği anlatmadıkları için kötülük olduğunu nedense anlamak istememektedirler. Bu ortamdan yararlanıp ceplerini doldurmanın ötesinde başka bir düşünceye sahip olmayan bu kişiler bir süre sonra gaza getirilip kandırılan kişilere nasıl hesap verecekleri şimdiden düşünmeye başlamalıdır. Geçen zaman onların lehine değil aleyhine işliyor bunu da bilsinler.

    Türkiye'de çeşitli dönemler bazı meslek dalları popüler olmuştur. Bir dönem İnşaat Mühendisliği, başka bir dönem ise doktorluk. Liseyi bitirip üniversiteyi kazanamayan ve kahvede boş oturmaktan bıkıp eline aldığı bir gazetede koskoca puntolarla yazılmış bir ilanı okuyan bir gencin büyük ümitlerle başladığı bir macerada hüsrana uğramasıyla sonuçlanan hatta bir çok kişinin iş bulamadığı için başka işler yapmaya yöneldiği, bu düşüncesini de bir şekilde bazı yerlerde isyan eder türden yazılarla belirttiği bir meslek dalı seçimi öncesinde büyümüşte küçülmüş bir kişiye adam olması için hangi mesleği seçmesi gerektiği sorulduğunda;

    - Grafiker olmak istiyorum abi...

    diye cevap vermesi sonun başlangıcının tipik bir örneği olarak ne yazık ki karşımızda durmaktadır. Oysa ki adam olacağı varsayılan bir tasarımcının geniş bir bakış açısına, gelişmiş güncel bir mesleki bilgi düzeyine, gerektiğinde sınırları aşabilecek ama gerektiğinde ise nerde duracağını bilecek bir mantık yapısına, kıvrak ve pırıltılı bir zekaya, anlatımı geniş sözcük dağarcığı zengin bir konuşma ve ikna yeteneğine ve daha saymakla bitmez kişisel becerilere sahip olması şarttır.

    Bu şartları yerine getiremeyen kişilerin, istedikleri kadar o, bu, şu türünden program bilgisine sahip olması hiç bir anlam oluşturmamaktadır. Tasarımcıya hangi programları bildiği değil hangi düşüncelerin hangi düzeyinde dans edebildiği sorulur.

    Saygılar...











  11. #31
    enesoz
    Guest

    Standart

    Alıntı murat.ugur Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    Sevgili Enes, Dns dedigin sey bir domain ve internete bagli bir bilgisayara bakar, dhcp dedigin sey de bir bilgisayar ve bir virtual machine 'ye bakar. Ne kadar cok virtual machine o kadar troubleshooting demektir. Yani bunlar kursa gitmeye degmeyecek seyler. internet dedigimiz olusum aslinda bir kurs, bir dershane.

    Active directory = tamamen fantazi ve hayal dunyasina kalmistir. Insan sorun ciktiginda ogrenecek diye bir kuram yok Kendi kendine sorun cikartacaksin ki daha iyi kavrayacaksin.
    Sevgili Murat

    verdigim ornekler sadece ornekti!
    Zordur yada kolaydir manasinda kullanmadim.

    Amerika'da IT okudum, mezuniyet projem networking infrastructure uzerineydi. Her nekladar suan yaptigim iş, okudugum bolum ile uzaktan yakindan alakasi olmasada kosesinden bucagindan hatirliyorum.


    Hic bilgisi olmayan, biri icin isimlerinin dahi bir arastirma ogrenme surecinden gecmesi gerektigi uzerine deginmek istedim.

    Insan istedimi herseyi başsarabilir, sadece dogru rotayi bulmasi gerekiyor.

    Selamlar










    Konu enesoz tarafından (09.July.2011 Saat 11:43 ) değiştirilmiştir.

Bu Konu için Etiketler

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •