EZBER BOZAN RICOH
Analog makinelerin icadıyla başlayan ve de sayılar makinelerle de devam eden alışageldiğimiz bir makine yapısı var. Özellikle değişebilir lensli makinelerden söz edersek, makine iki parçadan oluşuyor. Gövde ve lens. Gövdede filim ya da sensör, perde, ayna ve diğer elektronik aksamla birlikte kontrol mekanizmaları yer alırken; lenste de diyafram yer alıyor.
2009 yılının sonbaharında, sıra dışı ve butik ürünleriyle tanınan Japon RICOH firması, ezberleri bozan, herkesi ters köşeye yatıran, tüm fotoğraf dünyasını hayrete düşüren GXR sistemini tanıttı.
Sistemin şaşırtıcı özelliği, objektifle birlikte algılayıcının da değişmesidir. Aslında son derece güvenilir ve hızlı bir şekilde değişebilen sistemin parçaları, fotoğraf dünyasının alışık olmadığı bazı özellikleri bünyesinde barındırdığı için ilginçtir.
Küçük boyutlarda fotoğraf makinesi kullanışlılığına sahip olan GXR sistemi bir gövde ve bu gövdeye takılabilen objektif modülünden oluşur. Söz konusu objektif modülü yalnızca objektifi değil, diyaframı, örtücüyü, algılayıcıyı, Analog/Dijital çeviriciyi, RAW dosya işlemcisini, otomatik netleme motorunu, görüntü sabitleyicisini ve geçici belleği de barındıran derli toplu yapıda bir birimdir. Bu birim sürgülü bir sistemle gövdeye kolayca takılmaktadır. Gövdede ise kontrol düğmeleri, izleme ekranı, JPEG işlemcisi, JPEG ve RAW dosya yaratıcısı, canlı izleme işlemcisi, tüm ara birim bağlantı yuvaları, ses bağlantı noktaları, pil, iç bellek ve SD bellek kartı yuvası gibi birimler bulunur. İsteğe bağlı bir donanım olan elektronik bakaç da yine gövde üzerine takılmaktadır. Malzeme kalitesi üst düzeyde olan GXR sisteminin görüntü kalitesi kullanılan objektif modülüne göre değişmektedir. Odak uzaklığı sabit objektif kullanan modüller APS-C boyutunda algılayıcılar kullanırken, zoom objektifler daha küçük boyutlu (1/1.7 inç ya da 1/2.3 inç) algılayıcılara sahiptir. Elbette zoom objektiflerin çok elemanlı yapıları ve küçük algılayıcı boyutları bir araya geldiğinde görüntü kalitesi “küçük boyutlu fotoğraf makinesi” kategorisine inmekte, sabit odaklı objektiflerin performansı ile APS-C formatındaki algılayıcıların büyük boyutu bir araya geldiğinde ise görüntü kalitesi DSLR modellerle kıyaslanmaktadır. Bazı modüllerde CMOS, bazılarında ise CCD algılayıcı kullanılmaktadır.
GXR sisteminin hitap ettiği kullanıcı kesimi, fotoğraf bilgisi ve alım gücü yüksek ciddi fotoğraf amatörleridir. Yani GXR sistemi çok yaygın olarak kullanılacak bir sistem değil, daha çok “butik” olarak adlandırılabilecek bir sistemdir. Az sayıda seçkin fotoğrafçının kullanımı hedeflenmektedir. İki sene içinde sistemin 4 farklı objektif modülü bulunmaktaydı ve bunların 35 mm’deki eşdeğer odak uzaklıkları 24mm ile 300mm arasında değişmekteydi. Sınırlı sayıda objektif seçeneği, GXR sisteminin yaygınlaşmasının önündeki en önemli engel durumundadır. Bu durumun farkında olan Ricoh’un Leica’nın meşhur “M bayonet” sistemine sahip bir modül gerçekleştirme yönündeki çalışmaları, Leica kullanıcılarını potansiyel GXR kullanıcısı konumuna getirmiştir. Bu da firmanın kendisi için kullandığı “Japon Leica’sı” nitelendirmesini haklı çıkartırken, bir yandan da aynasız sistemlerin en kaliteli optikleri olarak tanınan Leica objektifler için yeni bir platform anlamına gelmektedir.
GXR sisteminin en büyük avantajı, küçük boyutlarıdır. Özellikle gövdenin boyutu kompakt fotoğraf makineleri kadardır. Objektif modüllerinin boyutları da yine oldukça küçüktür ve fotoğrafçı küçük bir çanta içinde tüm sistemi taşıyabileceği gibi, dilerse 28-300 mm eş- değeri tek bir objektifle tüm sistemi boynunda bütün gün taşıyabilmektedir (28-300 mm ve gövde birlikte yalnızca 360 gr ağırlığındadır). Sistemin bir başka önemli avantajı, algılayıcının yüzeyine toz yapışma olanağı olmamasıdır. Değiştirilebilir objektifli tüm sistemlerde gövde içine giren tozların algılayıcıya yapışarak görüntüleri bozduğu bilinen bir gerçektir. Oysa Ricoh’un GXR sisteminde algılayıcı objektif modülünün içinde kapalı bir ortamda bulunduğundan yüzeyine toz yapışma derdi yoktur; algılayıcı her zaman temiz kalır. Ayrıca, diğer değişebilir objektifli aynasız sistemlerin ortak avantajı olan objektiflerin daha yakına netleyebilme özelliği GXR sisteminde zirveye ulaşır ve çoğu objektifte 1 cm’ye dek yakına netleyebilme olanağı bulunur. Bir başka olumlu özellik ise objektif ile algılayıcının tam uyumudur. Her objektif, hemen arkasında yer alan algılayıcının özelliklerine göre tasarlandığı için diğer sistemlerde sık sık yaşanan “keskinlik kaybı” ya da “renk saçılmaları” gibi olumsuz etkiler bu sistemde minimum düzeydedir.
GXR sisteminin olumsuz yönleri çok azdır. İlk akla gelen olumsuzluk her bir objektif modülünün fiyatının benzer sistemlere göre biraz daha yüksek olmasıdır. Her modülün yalnızca objektifi değil, diyaframı, örtücüyü, algılayıcıyı, Analog/Dijital çeviriciyi, RAW dosya işlemcisini, otomatik netleme motorunu, görüntü sabitleyicisini ve geçici belleği de barındırdığı düşünüldüğünde aslında bu durum doğal karşılanabilir. Ayrıca her modülün kendi yıpranma payları düşünüldüğünde, tüm sistemin ömrünün çok daha uzun olacağı gerçeğinden hareketle bunun bir olumsuzluk olmadığı da düşünülebilir. Ama sistemin fiyatının benzer sistemlerden biraz daha fazla olduğu bir gerçektir. Bir diğer olumsuzluk ise sistemin sınırlı sayıda objektif modülüne sahip olmasıdır. Yani her durum için uygun objektif henüz bulunmamaktadır. Objektif sayısının artması için biraz daha zamana ihtiyaç bulunmaktadır.
GXR MODELİ ARTIK ÜRETİLMEMEKTEDİR.
(Turkce karakterler gorunmezse kusura bakmayin. Turkce karakter kullanmadan yazmaya usendim. Ama uzerinde duzeltme yapilmadigi surece Turkce karakterler okunuyor galiba)