Babası jeoloji mühendisi olan bir arkadaşınızım.Babam 40 yıldır çalışıyor ve kömür arıyor.Bu 40 yılın 20 senesini Somada geçirdi ve 1 sene önce izmire döndü.
Ben bu vesileyle birkaç defa madene indim.
İlkokul yıllarında somaya babamın kampına gidip arada sırada kalırdım.Madeni ve maden işçilerini çocukluğumdan beri tanırım.
Hayatlarında maden görmemiş,madene inmemiş bilmem ne fakültede bilmem ne rütbesiyle görev yapanların televizyonlarda konuşmalarını dehşetle izliyorum.Amerikadan japonyadan rakamlar veriyolar yok şöyle olmalıymış yok bu önlem olmalıymış diye atıp tutuyolar.Bi işe yaramayan bu adamların tv lerde
yüzlerce şehit işçimizin üzerinden reklamlarını yapmaları beni çileden çıkarıyor.Babamdan her zaman duyduğum cümle,yanımıza 100 lerce stajer öğrenci geliyor
hepsinin 4 senesi çalınmış en ufak bir bilgi yok.Tv lerde rant için havlıyacaklarına önce kendi işlerine baksalar 4 senede bi bilgi edindirseler eğitim yuvalarında.Maden gibi hiç anlamadıkları işler hakkında yorum getirmese şu beyaz yakalar çok güzel olucak.

Madene ben birkaç defa indim.Madene inmek müthiş bi korku ölüme iniyor gibi hissediyor insan.
hareket etmek inanılmaz zor,heryerden gelen çatırtıların sebebiyet verdiği heran çökücek psikolojik baskısı var,inanılmaz bir su kaybı var içerde(yazın güneşin altında futbol oynasanız bu kadar su kaybetmezsiniz),dinamit patlatıldığında kömür tozundan görüşün sıfıra indiği anlar var.Yaz yaz bitmez.
Yani demem o ki yukarıdaki koşullarda işçilerin güvenlik önlemleriyle uğraşması yanlarına güvenlik için ekstra techizat alması diye bişey yok.Şirketlerin tabiki eksikleri vardır.Bunun için devletimizin kurumları mutlaka bişeyler yapmalı.

Maden işçilerimizin acısı yüreğime taş gibi oturmuş durumda 2 sene önce Somadaydım ve babamla Somadaki tüm maden sahasını gezmiştim.Birlikte oturup çay içtiğim işçi kardeşlerimizden biri dün hayatını kaybetmiş olabilir.Sabah 5 e kadar tv başında ailelerin umutlu-umutsuz bekleyişini izlemek içimi parçladı.
Tüm işçi kardeşlerimi şükran ve minnetle anıyorum