Kendisini çeşitli kereler canlı dinleyebilmenin kimi sohbetlerine katılmanın mutluluğu beri yandan üzüntümü arttırıyor. Hümanizmle dolu, tüm ısrarlarımıza rağmen "erkek erkeğin elini öpmesin yiğidim" diye elini öptürmeyen tavazusu ile gönüller fetheden bir sanat dehasıydı..
Bugüne dek sırtından haksız servetler kazananlara karşın ne bir kişiye ne de kuruma telif davası açmamış daha beteri kendi eserini bir şekilde vaktiyle notere koşup tescil ettiren sanat hırsızlarına bile gönül kırgınlığına rağmen cevap verme ihtiyacı duymamıştı..
Neşet ERTAŞ rahmetli belki Türkçemiz'i 200 küsur kelimeyle kullanırdı ekseriyetle. Fakat güftelerindeki yalınlığa grift derinlik, anlam yükü sıradan bir yüreğin ve zekanın ortaya koyamayacağı şaheserler ortaya çıkarırdı..
Son derece güçlü ve sahici bir anlatısı vardı. Dünyanın en yalın derinliğine çekerdi insanı..
Zülüf, Zahidem, Neredesin Sen, Hata Benim, Yazımı Kışa Çevirdin, Mahpushanelere Güneş Doğmuyor, Gönül Dağı gibi eserlerle yürek dağlayan, Gel Yanıma Gel, Doyulur Mu?, Çiçekler Ekiliyor, Bağa Gel Bostana Gel gibi türküleriyle coşturan bir gerçek sanatçı geçti bu dünyadan...
Anadolulu doğmamdan, dilimin Türkçe olmasından velhasıl Türk kimliğimden sonsuz mutluluk duymama neden olan kişilerdendi rahmetli büyüğüm.. Duygularımın aynası, ciğerimdeki sızının müsebibi..
Bence yaşayan en büyük ozanımız Hakk'a yürüdü.. Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun..


8Likes
LinkBack URL
About LinkBacks




Alıntı ile Cevapla