Konu: Maçları çeken ajans fotoğrafçıları?

yuunus Nickli Üyeden Alıntı

Ama şöyle birşey olabilir. Adamlar zaten Canon 1D yada Nikon D3x serisiyle çalışıyor çoğu. Arka arkaya birçok fotoğraf çekip en iyi kareyi mi servise sunuyorlar acaba?

Çekim yaparken shutter durmuyor ki Yoksa anı yakalayacağım diye 1-2 kare çekiyim deyip, anı kaçırırsa işinden olur. Önemli olan hareketi yakalamak, kolu olmasada olur Herkes fotoğrafçı gözüyle incelemiyor olayı, rövaşatayı yakalamış mı yakalamış ona bakıyor.. Hatta fotoğraflar Jpeg çekiliyor. Çekildiği gibi de en iyisi seçilerek anında internet sitelerine koyuluyor.

Gazetelerde bir çok fotorafçının fotoğrafı dekupe edildiğine göre fotoğrafları da kadrajlayabilirle diye düşünüyorum...

Mert Gundogdu Nickli Üyeden Alıntı

Çekim yaparken shutter durmuyor ki Yoksa anı yakalayacağım diye 1-2 kare çekiyim deyip, anı kaçırırsa işinden olur. Önemli olan hareketi yakalamak, kolu olmasada olur Herkes fotoğrafçı gözüyle incelemiyor olayı, rövaşatayı yakalamış mı yakalamış ona bakıyor.. Hatta fotoğraflar Jpeg çekiliyor. Çekildiği gibi de en iyisi seçilerek anında internet sitelerine koyuluyor.

RAW çekildiğini düşünemiyorum bile

Lens ve makine on numara olunca kişinin de becerisi eklenince ortaya on numara fotolar çıkıyor.

Demin Anadolu Ajansın'nın sitesine baktım da adamlar bir fotoğrafı 125 dolara satıyor

Anadolu Ajansı

ps'in suç olduğu kanısına nereden kapıldınız onu anlamadım??

ben 5 ayrı gazetede çalıştım..
ilk defa böyle bir söz duyuyorum...

crop da vardır, decupe de vardır, ps de vardır....
her şey mübah fotoğrafta...

mustafanazif Nickli Üyeden Alıntı

ps'in suç olduğu kanısına nereden kapıldınız onu anlamadım??

ben 5 ayrı gazetede çalıştım..
ilk defa böyle bir söz duyuyorum...

crop da vardır, decupe de vardır, ps de vardır....
her şey mübah fotoğrafta...

Anadolu Ajansı'nın eğitim vidosu vardı. Hatta burada da konusu açılmıştı. Orada bir eğitmen söylemişti. Ajans'a başvuruda bulunuyorlarmış eleman yazıyormuş iyi derecede PS biliyorum diye. Bizde fotoşop bilmek hiçbir işe yaramıyor. İstersen profesör ol diyordu. En ufak bir müdahalede işten atılma sebebi demişti


konu bu:

http://www.canonturk.com/vbulletin/f...af-makine.html

konu, ps'in suç olup olmadığı... bunun hakkında yazmıştım lakin şunları da söyleyeyim madem:

fotomontaj olmaması ve ps olmaması farklı şeylerdir... bu ikisini birbirine karıştırıyor olmayasınız?

bu fotoğraflar servis edilirken, açıklık koyuluk vesair ayarlamalar yapılmıyor mu zannediyorsunuz?...

ha, fotoğrafçı çekti, ham haliyle yolladı?...
bazı fotoğraflarda bu mümkün... ama bazı fotoğraflarda illa ki açıklık koyuluk ayarını yapacak bu adamlar....

fotoğrafın açıklık koyuluk ayarının renklerinin uygun hale getirilmesinin orjinalliğini bozma ile alakası zaten yoktur!

konu uzamadanı;
biz hiç ajanstan haber - foto çekmedik ve bunlardan bihaberiz diyerek,
neyse... diyerek bitireyim....

yuunus Nickli Üyeden Alıntı

Anadolu Ajansı'nın eğitim vidosu vardı. Hatta burada da konusu açılmıştı. Orada bir eğitmen söylemişti. Ajans'a başvuruda bulunuyorlarmış eleman yazıyormuş iyi derecede PS biliyorum diye. Bizde fotoşop bilmek hiçbir işe yaramıyor. İstersen profesör ol diyordu. En ufak bir müdahalede işten atılma sebebi demişti

Dijital SLR makineyle çekeceksin ve PS bilmek marifet olmayacak.. Aferin Anadolu Ajansı mantalitesine..National Geographic fotoğrafçıları bugün PS ve photo editing konusunda seminer veriyor, yayın satıyor. PS iki türlü kullanılabilir. Manüple etmek, yanıltmak, montaj için. Ki bu da işin içinde "habercilik", "kamuyu bilgilendirme" gibi bir amaç yok ise yani sırf sanat yahut hobi söz konusuysa elbette mübah..

PS'nin ikinci kullanım alanı ise doğru çekilmiş bir fotoğrafı daha göze hitap eden bir şekilde sunmak için. Yüksek ISO'da mecburen oluşabilen paraziti temizleme, hoş bir görüntüyü aslını bozmadan keskinleştirme, karlı bir temayı hataya düşmemek için RAW çekip en doğru beyaz ayarını bilgisayar başında gerçekleştirme vs.. Kompozisyona asli bir müdahale ve montaj olmasa dahi "PS yasak, bizde kullanılmaz" diyen, dijital teknolojiden faydalanmayı dolaylı da olsa müşterileri için kısıtlayan anlayışa aferin.. Tam bize göre bir yaklaşım. "Birileri işin suyunu çıkarıp polemik yaratacağına tümden yasaklayalım" mantığı Hakikaten şahane..

cpu-m-m-x Nickli Üyeden Alıntı

Duayen foto muhabir abimiz Abdurrahman Antakyalı bu ifadelerin sahibidir ve dedikleri aynen doğrudur.

Ayrıca @mustafanazif'in dediği gibi crop, açıklık, koyuluk harici herhangi bir müdahale söz konusu değildir. İyi akşamlar bir A.A muhabiri )

dostum kusura bakmayın ama; bir önceki mesajıma da,

"Anadolu Ajansı fotoğraflarında sadece crop yapılıyor başka hiçbir müdahale yapılmıyor! Fotoğraf orjinal olarak aboneye servis ediliyor. "

yazmıştınız...

yani şimdi ne oluyor ? diye soruyorum kendime...

allahallah diyeyim ve yavaş yavaş uykuya dalayım....

cpu-m-m-x Nickli Üyeden Alıntı

Şefim habercilik = doğruluktur

Haber ajansları haber fotoğrafına o anı, o haberi saptırmadan anlatan kare olarak bakar. O anın fotoğrafı neyse onu verir. Herhangi bir müdahale ile fotoğraf haberin seyrini değiştirip asıl konusunu saptırabilir. Buda bir haber ajansının içine düşmek isteyeceği en son durumdur.

Eğitim videosunda da söylediklerim örneklerle anlatılmıştır...

Habercilik elbette doğruluktur. Ben sanırım anlatamıyorum. Grenli fotoğraftaki parazit temizlenince doğruluktan sapılmış mı olur? Diyelim muhabir anı yakaladı, önündeki bir hadiseyi çekti. Fakat manuelden hemen programa alamadı yahut enstantaneyi doğru ayarlayamadı suje flu çıktı.. Medyan sapması dozunda bir müdahale ile düzeltilip okura daha net bir fotoğraf seyrettirilirse habere hile mi katılmış oluyor? Hangi basın kuralı ihlal ediliyor?

En başarılı fotoğrafçının bile en ideali çekemediği anlar vardır. Yukarıda söylediğim gibi fotoğrafın "az/çok pozlanması", "beyaz ayarı" gibi anla ilgili değil anın teknik olarak daha doğru aktarılması ile ilgili harici müdahaleler olabilir. Analog zamanında da bu işleri karanlık odada yapıyorlardı.

"Zinhar PS racona aykırı, Anadolu Ajansı doğrucudur, PS uygulayan manüplatördür" gibi katı bir tutum var ise (sanki kimse olanı değiştirin, gerçeğe müdahale edin diyor) Anadolu Ajansı Yunus Nadi'den bugüne pek de çağı yakalayamamış derim..

cpu-m-m-x Nickli Üyeden Alıntı

Şefim habercilik = doğruluktur

Haber ajansları haber fotoğrafına o anı, o haberi saptırmadan anlatan kare olarak bakar. O anın fotoğrafı neyse onu verir. Herhangi bir müdahale ile fotoğraf haberin seyrini değiştirip asıl konusunu saptırabilir. Buda bir haber ajansının içine düşmek isteyeceği en son durumdur.

Eğitim videosunda da söylediklerim örneklerle anlatılmıştır...

Evet benim de o videoda izlediğim olay bu. Haberin seyrini değiştirecek bir PS müdahalesinin kesinlikle yasak olduğu.

Yoksa crop, renk açma vs gibi işlemlerin bir sorun teşkil edeceğini sanmıyorum

Videoda anlatılan sadece anadolu ajansı ile ilgili değildir. Anadolu ajansının eğitim videosudur. Ve anlatılanlar dünyanın en önde gelen dergileri, gazeteleri yapılan müdahaleler sonrası yüklüce tazminat ödemiş olup, Hatta yanılmıyorsam bir gazete tüm fotoğrafçılarının makine ayarlarının fabrika çıkışı haline getirmelerini istenmiş.

eğer profesyonelseniz ve başarılı bir muhabirseniz; işi fotoğrafı çektiğiniz zaman bitirmelisiniz... çoğu zaman bilgisayarda açayım; kumlanma gidereyim, renkleri açayım gibi bir zamanınız veya sorumluluğunuz yoktur. foto - muhabir = foto - muhabirdir... o yüzden eğer konuya fotoğrafı çeken taraf olarak bakmak istiyorsanız diğer kısımlara kafa yormak için çok vaktiniz olmayacaktır. gördüğüm kadarıyla 'grafiker' kökenli arkadaşlar ile 'fotoğrafçı' kökenli arkadaşlar arasında bir kavram karmaşası yaşanmış. ha bu arada haber ajansları kendilerine abone olan kitle iletişim araçlarına fotoğrafları ham halleriyle sunmak zorundalar genellikle. gazete, dergi vb. yerlerde çalışan grafikerler - fotoğraf editörleri düzenleme konusunda daha özgürlerdir...

dikkatinize caner bey:
"açıklık koyuluk ayarı yapılıyor" diyen kişi, ajans muhabiri...
aslında ortada kavram karmaşası yok...

cpu-m-m-x Nickli Üyeden Alıntı

Görüşlerinize aynen katılıyorum ayrıca atladığımız bir konu daha var oda haber ajanslarının haberi doğru ve en hızlı şekilde abonelerine sunmasıdır. Zaman kavramı işin içine girdiği için fotoğrafta şunu yapayım bunu yapayım derken kaybedeceğin zaman o fotoğrafın değerini alıp götürebilir. Habercilikte dakikalar hatta saniyeler çok önemlidir. İlk sunulan fotoğraf tüm gazetelerin manşetinde yer alabileceği gibi 1 dakika geç sunulan fotoğraf hiç bir işe yaramayabilir.

Kısa zaman öncesinde yaşanan ve gazetelerin manşetlerinde yer alan Anadolu Ajansı Foto Muhabiri Abdurrahman Antakyalı imzalı bir fotoğraf örneği;

Bu fotoğraf birçok gazetede internet sitesinde hatta tv lerde gösterildi. Belki bu fotoğraftan sonra çok farklı fotoğraflar çekildi ama bu kare o acıyı o afeti anlatmaya yeten bir kareydi. Çünkü ilk geçilen fotoğraftı ve değeri yüksekti. Şimdi sen kalk böyle bir olayı fotoğrafla, saniyelerle yarışırken birde ps açıp üzerinde düzenleme yap. İnanın o anlarda insanın aklına gelen tek şey fotoğrafı makineden alıp göndermektir. Şimdi böyle bir anda muhabire desen ps açıp fotoğrafı düzenle ve öyle gönder alacağın tek cevap küfür olur herhalde...

Evet bende dediklerinize aynen katılıyorum. Van depreminde ilk zamanlarda tüm kanallarda, gazetelerde bu kare sunuldu ama bir hafta sonra sanırım bu kare güncelliğini yitirdi ve minik Yunus'un enkaz altındaki fotoğrafı Van depreminin adeta simgesi haline geldi