Çin Seddi dönüşünde her şeyin satıldığı (çakmaların) olduğu bir hana gittik. Bir şeyin çakmasının çakmasının çakması olduğunu ilk defa gördük. Dükkanları gezerken şöyle gözününüz kenarıyla bir şeye bakın 2-3 kişi kolunuza yapışıyor. Verdikleri fiyatın 5 te 1 ini vermek adet hatta bazı ürünlerde % 10 fiyatla başlıyorsunuz genelliklede başarılı oluyorsunuz. Ama mücadeliyi hiç bırakmayacaksınız, blöfü atacaksınız hatta bazen rest deyip yavaş yavaş uzaklaşacaksınız. Taktik %99,5 başarılı oluyor.

Arkadaşlar bol bol çakma saat, Colombia gibi markaların çakma montlarını, çantaları ve bunları koymak için gene çakma bavulları aldılar. Bende çakma bir tablet aldık ekitap okumak için 

Bu arada Hazır Türk Kahvelerinide çantaya attığım için onlarıda deneme şansım oldu. Ama yemeklerden mideyi dağıttık. Mecburen biraz dinlenmek zorunda kaldık.

Bugün Şangaya uçuyoruz ama Havaalanı acaip bir güvenlik içinde. Kargo bölümüne koyacağınız bavula bile çakmak almıyorlar. Sırt çantalarını tartıyorlar vs vs..

Uçaktan iner inmez otelde odalarımız geç hazırlanacağı için ufak bir şehir turu yapıyoruz. Büyük kulesine çıkıyoruz komple aşağısı gözüken cam benzeri bir bölümde yürüyoruz valla insan sağlamda olsa tırsıyor 

Geziden ve yemekten sonra otele gidiyoruz. Dinlenme ve biraz gecelere akıyoruz.













Ertesi gün 2008 Olimpiyatlarının simgesi Olimpiyat stadını geziyoruz stad kar kaplı. Burada da acaip bir güvenlik var.



Oradan İpek ile ilgili bir tesise gidiyoruz güzel şeyler izliyor ve alıyoruz.