http://img812.imageshack.us/img812/1999/007dc.jpg
buda resmin alıntı yapıldığı röportajın linki :
Yılların Öğrettiği
Yazdırılabilir Görünüm
http://img812.imageshack.us/img812/1999/007dc.jpg
buda resmin alıntı yapıldığı röportajın linki :
Yılların Öğrettiği
Hadi ordan derler adama, peygamber oldu bana sanki :nea:
http://yillarinogrettigi.ntvmsnbc.com/d/007/008.jpg
sanatına saygım var... fakat, o zaman fotoğraf yarışmalarında jürilik de yapmayacaksın, protesto edeceksin vs vs vs... lafla olmuyor...
tabii başka bir konu; eğer ara gülerin dediği gibi,
http://yillarinogrettigi.ntvmsnbc.com/d/007/018.jpg
sanatçılar, i.... ise, o zaman ara güler'in yaptığı işin adı da sanat değil... sanat gözüyle değerlendirme yapmamalıyız demek ki?
ben demiyorum...
http://yillarinogrettigi.ntvmsnbc.com/d/007/026.jpg
??? burada okumayı bıraktım artık.. saçımı başımı yolacağım yoksa: )
hey allahım...
Bizde de önce edep derler.
Az bile yazmış. Dünyanın dört bir tarafında, ücra köşelerinde, orada burada bilmem kaç yılında fotoğraf çekeceksin, filmi göndereceksin binbir zahmetle. Zibidinin biri gelecek baskıda hata, negatifte hasar.
Bir iş yaparken hemen hemen hiç birimizin erişemeyeceği işler yapan adamlara saygı göstermek gerekir biraz.
Bununla beraber, "sanatına saygım var... fakat, o zaman fotoğraf yarışmalarında jürilik de yapmayacaksın, protesto edeceksin vs vs vs... lafla olmuyor... " noktasında Mustafa Nazif'e katılıyorum.
sevgili emre;
"- hocam fotoğrafa başlamak istiyorum ne önerirsiniz?
- a.güler : paran var mı?
- çok fazla yok.
- a. güler: o zaman ibnelik yapmanın anlamı yok"
bu bizzat şahit olunan bir konuşma...
edep bunun neresinde?
Sevgili Mustafa Nazif, edep kısmını günümüz genç dijital fotoğrafçılarının, Ara Güler hakkında konuşurken takındıkları üslûba ilişkin söyledim. Ara Güler de Necip Fazıl gibi ters bir adamdır ve tahammül sahibi değildir.
Ha yaşlanınca biraz daha aksileşmiş de olabilir tabi :)
necip fazıl dedin ya, zayıf yanımın o olduğunu biliyorsun galiba. oradan vuruyorsun:)
şaka tabii.. edebi üslup başka, bu başka kanımca...
yani literatürden örnek verirsek eğer;
tahir bana kelp demiş,
itikadımca kelp tahir'dir...
gibi:)
İsim vermeye gerek yok.. Bazı meşhur "fotoğraf" sitesinde iki kıçı kırık şakşakçı bulan, üç beş fotoğrafı yıldız alan hemen havaya giriyor. Ara Güler havaya girmiş çok mu abi..
Ara Güler şu yaşında konu fotoğraf ise elbette ağzına geleni söyleyecek. Saçmalama özgürlüğünü kullanacak.
Ozalitçide ödev yahut hediye fotoğraf bastırırken oluşabilecek en ufak sorunda kıyamet koparacak tiynetteyiz hepimiz. Hele ki ustanın dialarının çalışıldığı matbaa ya da stüdyoda çoğu son derece kıymetli eserlerin orjinalleri için biraz da esprili bir dille ikaz panosu hazırlanması çok normal.
Ara Güler özellikle dönemi için dünya fotoğraf tarihine geçmiş, fotoğraf gazeteciliği konusunda dünya devlerinden büyük telifler almış, ülkemizde ise Demirel'den Erbakan'a, Özal'dan İnönü'ye çağdaşı tüm devlet adamlarını davet üzerine çekmiş bir sanatçı. Dünyayı çalkalamış Churchill, Dali, Picasso gibi pek çok portre çalıştığı ismi saymaya gerek yok..
Büyük fotoğrafçı olması "erdemli", "örnek ahlak sahibi" vs. olmasını gerektirmez. Örneğin mesleğinde tarihe geçmiş, son derece başarılı bulduğum Hakan Şükür'ü de kişilik olarak hiç kendime yakın hissetmem. Benim kendisini nasıl algıladığım ise Hakan Şükür'ün değerini, Türk futbolundaki yerini etkilemez.
onurcuğum zaten ona, yani sanatına hiç lafımız yok...
ben her zaman "üslup" konusuna takıntılıyımdır....
kişileri sevmeyebilir insanlar,
hatta nefret bile edebilirler...
ama saygı ve edeb dediğimiz kavramlar her zaman için, "karşılıklı" olmalı...
yani tek taraf saygı gösterecek diğer taraf yerden yere vuracak..
yok böyle bir şey...
özellikle sanatkar dediğimiz kişilerin bu üsluba riayet etmesi kanaatini taşıyorum...
şimdi ben de kendi çapımda bir sürü yerde bulundum etkinlik yaptım vesair... şimdi ya da ilerleyen yıllarda birilerini sözlerimle ezmeli miyim?... ya da sen bir süre sonra ezmeli misin?
gerekçen de, "ben bu işe yıllarımı verdim kardeşim" mi olmalı?
hayır...
adam yüz numaranın ne olduğunu bilmiyor olabilir...
gidip bir otele sorarsan eğer 100 numara neresi diye sana adres söyler elbette ki
soruyu kime soracağın çok önemli...
toplumu tahlil etmek böyle bir şey...
somya nedir bilir misin mesela? ihtimal çoğu kimse bilmiyordur...
eskiden tahtadan yapılan sonraları demirden yapılan dört ayaklı ve üstüne yün konulan, şimdinin eski model kanepeleri.... altına da leğenlerin içine konmuş çamaşırlar bulunurdu... şimdi ihtimal somyanın ne olduğunu bilmeyen birisine cahil muamelesi yapabilir miyim?
hayır tabii ki...
benim kriterim şudur: eğer saygı görmek istiyosan, öncelikle saygı göstereceksin... ben aynı zamanda bu camilerde görmüş olduğun oyma kabartma hat yazılarının ve desenlerinin ustasıyım... birkaç yerde de sergim oldu... bir ustam vardı uzun yıllar önce.. bana şöyle demişti; "sana bunları gösteriyorsam başını kaldırman için değil, eğmen için öğretiyorum"...
sanatçı, başını önüne eğen insandır dostum... kim olursa olsun, karşısındaki insanlara i... demeye hakkı yoktur... velev ki bu ara güler olsun... sanat da bir yere kadardır....
"ilim meclisine girdim kıldım talep,
dediler ilim ta gerilerde illa edep illa edep..."
muhabbetle...
Dediklerinizde haklı iseniz Messi'nin, Pele'nin önüne gelene küfretmesi gerekir.
Nereden çıkardınız "küfür etme gereği" gibi tuhaf bir zorunluluğu.. Çok olsa "kişiliklerini, üsluplarını onamayacaklarımız bile yaptıkları iş konusunda değerli ve önemli olabilirler, eserlerine ihtimam gösterilmesi çok normal" demek istedim..
Mustafa Abi; sonuna kadar haklısın söylediklerinde..
Sanatında, mesleğinde, ilminde, sporunda vs. başarılı insan bir de örnek üslup, edep ve kişilikle donanmış ise zaten bambaşka bir yerde konumlanıyor, gönülleri başka türlü fethediyor. Hemen her disiplinin böylesi nadide şahsiyetleri de mevcut..
Bu adam benim idolum degil ne yazikki.
O sözüm Ara güler'in uslubunu savunanlara idi :)
Eğer ki fotoğrafçılık meslek dalında bir başarı sağlamış olmak bu üslubu "normal" kılıyorsa, Messi gibi kendi mesleğinde dünyanın en iyisi olan birisi bu üslup bozukluğunu bir adım ileri götürüp insanlara küfretme hakkına sahip olabilir.
Doğru mu bu, değil.
Demek ki Ara Güler'in de her şeyden önce yaşını başını almış, benim gibi gençlerin; büyük, saygı duyulması gereken insanların yaşına gelmiş birisinin bu şekilde konuşmaması gerekir diye düşünüyorum
Tebrik ederim, ortaokul münakaşası kıvamına getirdik hep beraber..
"Eğer ki fotoğrafçılık meslek dalında bir başarı sağlamış olmak bu üslubu "normal" kılıyorsa" demişsiniz. Şahsım adına küfrü, ithamı normal falan bulmam, bulmuyorum.. Ara Güler'in küfretmesini normal buluyorum. Dedem de iyi mobilyacı. Kötü bir marangozluk örneğine küfrediyor. Etmese iyi ama ne yapabilirim ediyor işte :)
Siz de söylenmeyen şeylerden çıkarımda bulunup itham etmeyin. Hay dilimi ısırsaydım da bir futbolcudan örnek vermeseydim.
Messi aslandır, konuyla doğrudan alâkalıdır. Ara Güler hatalıdır, yanlıştır. Sizler gibi örnek gençler karşısında kötü ahlak timsalidir. Bizim gibi Ara Güler hayranlarını affeyleyiniz..
Bir işi iyi yapıyor olmak, o işin kötü örneklerini eleştirme hakkı verir sadece diye düşünüyorum ben. Yani bir iş yapmak için illa en iyisini mi yapmak gerekir ?
Hazırladığı panoya bir şey demiyorum ki
Zamanın birinde çok sevdiği bir fotoğrafı dijitale aktarmak için çıkarmış ve üstüne çay mı ne dökülmüş. Dijital müdahale ile kurtarılmış biraz ama orjinali bozuldu diye çok üzülmüş vakti zamanında.
Sanırsınız teknoloji sadece fotoğraf sanatına dahil oldu, o yüzden bozuldu. Ressamlar bile bildiğimiz yağlı boya baskı makinalarından çıktı alıp üstüne iş yapıyor yada heykeltraşlar cnc den kalıp alıyor...
Ayrıca her zaman dediğim gibi fotoğraf çekerken sanat yapıyor olmuyoruz. Mükemmel çekincede yapıyor olmyoruz sadece, biz istersek çektiğimiz fotoğraf sanat olur bence bu kadar basit. Kim sana ne diyebilir ki ? Eğer photoshop .. delikanlılık diyorsa iyi madem herkes 1960-70 model makina alsın çeksin.
Ara Guler hayrani falan degilimdir. (Bknz. Hakkindaki daha evvelki yazilarim)
Ancak soyledigi bazi seyleri anlamak icin neden bahsettigini bilmemiz lazim.
Ara Guler bir kgazeteci belge fotografcisidir. Bunu Gercek fotograf olarak kabul etmistir. Belge fotograflarda mudahal minimumda tutulmalidir.
Photoshoptan kasti bugun artik oyuncak gibi her fotografa giren fotografin gercegi yansitma ozelligini tahrif eden islemlerdir. Yoksa adamin bahsettigi karanlik odada da yapilan yakma, maskeleme, kontrasti arttirma gibi islemler degildir. Temel bazi tonlamalar disinda Belge olarak sunulan bir fotografta daha dogrusu fotograf olarak sunulan herhangi bir calismada dijital mudahale dogru degildir.
Ancak calismanizi reklam amacli bir duzenleme, olarak sunuyorsaniz mesela o zaman mudahele kacinilmazdir ancak ortaya cikan eser bir fotograf degil fotograftan yola cikarak hazirlanmis bir grafik tasarim, kompozisyon vs dir. Yani fotgrafa mudahale olmaz diye bir sey yoktur ancak gercekligini bozan mudahale fotografi baska alanlarin hizmetine sokar. Bu kotu bir sey degildir. Bugun ve hatta dun bir cok fotografci amaclari dogrultusunda gercekligi bozacak mudahale yapmaktadir ve yapmislardir. Ancak bu mudahale halini fotograf olarak sunmak etik degildir. Fotografin kullanildigi, fotograftan yola cikan baska eserleridr souncta baktiginiz. Bu durum kisilerin fotograf cekme becerisini azaltmaz sadece becerilerin baska bir mecrada kullanilmak uzere degerlendirdiklerini gosterir.
Sigara cay kismina gelince bunu sadece o degil, binbir emekle uretim yapmis herkesin soyleme hakki vardir hatta soylemelidir. Ben calistigim makinenin yaninda hic bir siviya izin vermem mesela, cekim esnasinda cay kahve ancak molalarda olur. Hem malzememi, hem uretimimi korumaktir amacim.
Doalyisi ile biraz baska gozle degerlendirmek gerekir.
"Toplum ne istediğini bilmez, hıyarlar cemiyetidir.Dünyanın en cahil kitleleri toplumlardır. Hiçbir şeye yaramazlar."
"insanoğlunun hayattaki en önemli görevi gübre üretmektir.Bütün böcekler, ormanlar,canlılar,gübre üretmek için yaratılmıştır. Hayat ancak oradan doğuyor. Hayat gübreden doğuyor."
"Ara Güler sizlerin gözü ile dünyayı seyreden adamdır.İnsanlığın gözüyle..."
Ara Güler üstadın fotoğraflarını günahım kadar sevmesem de saygı duyarım. Anlamaya çalışırım ama anlayamam...Demiş ya şimdiki sanatçı geçinenlerin hepsi i..ne. Bende mi öyle olayım?:::))Burada ahlaki boyuttan bahsedilmemektedir, küfür sanılan durum işaret ettiği varlıkların durumunu anlatan bir kelimedir, kinaye vardır, ikiyüzlülük yapanları vurgulamaktadır, lafın altında yatanı anlamak lazım ancak ben artık ustanın fotoğraflarıyla değil, felsefi boyutta bahsettikleriyle daha çok ilgileneceğim ki ne cevhermiş o::))
Küfürü sevmem ama kullanırım, araç kullanırken küfrederim ki bir çoğumuz sanırım ihtiyaç duyar, sigortaları yakmamak için ideal bir yöntem olup, küfretmek istemediğim için(zaman) sakız çiğnerim araç kullanırken. İkinci alternatifi sakızdır.
Ustanın gözünün içine bakın, ne anlatmak istediği orada...
zaten sanata eleştiri yok.... üslub....
"sanatçı geçinenlerin hepsi işe yaramaz" cümlesi ile "sanatçı geçinenlerin hepsi ibne" demek farklı şeylerdir.
ama neyse boşverin
nasıl olsa yazılanların çok büyük bir önemi yok.