Konu: Photoshop ve Doğal Fotoğraf

Var tabi,
analog kullanın...

Aklımdan geçmiyor değil ama önce digital ve elimde olanı öğrenmeliyim. Sonrasında ise kesinlikle analog istiyorum, en doğal en saf hali

Fotoshop kullanırken abartmamaya calis o zaman, fazla sharpness doygunluk kontras veriyorsundur tahminimce bence bir foto ekle önce sonra olarak ustadlar yorumlasin boyle konu havada kalir. Görüntü şart

http://imagizer.imageshack.us/v2/800...0/843/76ip.jpg
http://imagizer.imageshack.us/v2/800x600q90/18/y64n.jpg
Sanırım direk kayıt etmişim farklı kayıt et yerine, raw dan camera raw a sonuç bu ortasını bulamıyorum ekran da gözüme iyi geliyor ama inceleyince sonuçlar vahim.

ff body'de bu tatminkârlık biraz daha artıyor.
650d'den 6d'ye geçen birisi olarak ve photoshoplanmış fotolara değer vermeyen biri olarak bunu söyleyebilirim.
Işığı mükemmel yakaladığınız , kurguladığınız ortamlarda çektiğiniz/çekeceğiniz pozlar daha bir güzel haz verecektir.
Bir de photoshopa sarmadan ilerlemenin yolu fazla nakide dönük bir olay.
Fazlaca ekipman taşımak, filtresi, ışığı, gerekli açısı vs türlü zımbırtı ile dolaşmak, an'ı kaçırmanıza neden olabiliyor.
Sanat sanat için midir toplum için midir kısmı uzun uzadıya tartışılır ama gecenin köründe gökkuşağına çevrilmiş bir manzara fotoğrafı görmektense, doğal olduğunu bildiğim ve mükemmel anlık/açılık ( mesela ) pozları görmeyi tercih ederim.

Bende kesinlikle doğallıktan yanayım ama tatmin olamıyorum, tabi FF body ve Lens ler kesinlikle daha keskin net canlı sonuçlar veriyor ama velakin mevcut ekipmanlar ile pek mümkün olmuyor, digital olunca ayar istiyor analog da öyle değil en saf ve değiştirelemez hali ama digital de orta kararı bulmam yada en aza indirebilmem gerekiyor. acaba çıktılarını alıp öyle mi kontrol etsem aynı fotoğraf farklı shoplar ile ?

Sizin kompozisyonunuza benzer bir çok fotoğraf var paylaşım sitelerinde onlardan gözünüze en hoş gelenin renklerine ulaşmayı hedefleyerek düzenleme yapsanız sanki daha doğru kararı buldurmanız kolaylaşır gibime geliyor.

600d'nin tüm custom ayarlarını, keskinlik, renk, beyaz dengesi vs düzgün kullanıyorsanız ve buna rağmen tatmin etmiyorsa, keskinliğini ispatlamış / ucuz bir mf var ise ( bilgim pek yok o ) ürün almayı da düşünmüyorsanız vs ne diyebilirim bilemiyorum.
Tadında bırakmak gerek sanırım; ya da Ps eğitimi mi almak yoksa, yapma artık gözün sevem mi demek lazım bilmiyorum
Yoksa daha iyi ISO başarımıydı rengiydi vs derken alıp başını gidiyor istekler ve başı çeken üretici firmaları bunu çay kaşığı ile piyasaya sunup, piyasayı sağlam şişirip, teknolojinin limitlerinde çok çok daha fazlası yapılabileceği halde body çıkarma süreleri sabit tutup, kâr tirajları sabit tuttuğu için bu doyumun üst limiti malesef yok daha fazla para harcamadıkça.

Uzun süre fotoğraf ile ilgilenen bir kişinin portfolyosunu incelediğinizde bahsettiğiniz renk farklılıklarını rahatlıkla görebilirsiniz.Zamanla çektiğiniz,izlediğiniz fotoğraflardan yola çıkarak renklerin uyumunu gözünüzle ayırt edebileceğinizi düşünüyorum.Bunun sonucunda bir fotoğrafı işlerken de kendi yorumunuzu katarak eksik yönlerini görüp tamamlarsınız.En azından benim fikrim bu yönde.

Bence kendinizi sınırlamayın.
Başta demişsiniz ben bir buçuk senedir çekiyorum ama amatörüm diye...

Bırakmak değil ipleri biraz serbest bırakmak lazım.
Kimisi siyah beyaz çeker kimisi çok canlı renklerde çeker kimisi dramatik efektleri seçer ve öyle çeker, kimisi az kontrastlı kimisi çok kontrastlı sever, kimiçok keskin canlı net olsun der kimisi umrumda değil ben anı fotoğraflıyorum der.

Bundada sınır yok. Ama illaki kişinin gözü neyi daha iyi kadrajlamak istiyorsa ona doğru yönelir. Bu biraz alışkanlık meselesidir.
Ayrıca çoğunluğun gözüne hitap eden şeyler zamanla size de hitap edecektir. Her amatörün çok renkli ve kontrastlı fotoğraflarla başlaması amatörlerin gözlerini izlemesi aynı düşüncede olmasından kaynaklanır. Yıllar geçtikçe biraz daha kendi tarzınızı seçersiniz.

örneğin ben hala ilk baştaki kontrast merakımı bıraktım. Yaklaşık 3 yıldır az kontrastlı belki biraz daha soğuk ya da biraz daha sonbahar pastel tonlarını severim. Uzun süredir bir şeyler çekemiyorum belki ama favorilerime eklediğim fotoğraflarda bunu görmek mümkün. Gözüm artık ona alıştı. Herkesin başladığı gibi manzara çiçek böcek çekerek başladım ama mimariye e el attım her şeyden de biraz çektim. Belki hala belli bir tarzım yok ama benim için işin rengi biraz değişti. İş olarak yapmaya başlayınca hobi kısmının yüzdesi düştü.

Bence işi oluruna bırakmadan zamana bırakmak ve çok fotoğraf izleyip hangisinin göze hoş geldiğini anlamak gerek. Zamanla zaten ya şu fotoğraftaki gibi renkleri istiyorum derseniz olay bir iki yıl içinde çok daha netleşecektir.

biraz karışık anlattım ama umarım anlamışsınızdır demek istediğimi. İnsan ihtiyaçları sınırsızdır. Ekipman sınırsızdır(her şeyi almak isteyebilirsiniz) çok çabuk tüketmemek lazım her şeyi.


Küçük bir ipucu da vereyim. Her PS darbesinde fotoğraf kalitesinden bir miktar ödün verir. Bunu %100 den fazla yakınlaştırdığınızda anlarsınız. Her verilen kontrast doku kaybına her verilen saturasyon renklerdeki ton geçişlerinin birbirine girip sadece ana renkler gibi görünmesine sebep olur. Bu siyah beyaz fotoğrafta da böyledir. 5-6 yıl öncesinin meşhur konusu bit derinliği ile ilgili küçük bir araştırma yapın. Faydası dokunacaktır.

tanerunlu Nickli Üyeden Alıntı

Bence kendinizi sınırlamayın.
Başta demişsiniz ben bir buçuk senedir çekiyorum ama amatörüm diye...

Bırakmak değil ipleri biraz serbest bırakmak lazım.
Kimisi siyah beyaz çeker kimisi çok canlı renklerde çeker kimisi dramatik efektleri seçer ve öyle çeker, kimisi az kontrastlı kimisi çok kontrastlı sever, kimiçok keskin canlı net olsun der kimisi umrumda değil ben anı fotoğraflıyorum der.

Bundada sınır yok. Ama illaki kişinin gözü neyi daha iyi kadrajlamak istiyorsa ona doğru yönelir. Bu biraz alışkanlık meselesidir.
Ayrıca çoğunluğun gözüne hitap eden şeyler zamanla size de hitap edecektir. Her amatörün çok renkli ve kontrastlı fotoğraflarla başlaması amatörlerin gözlerini izlemesi aynı düşüncede olmasından kaynaklanır. Yıllar geçtikçe biraz daha kendi tarzınızı seçersiniz.

örneğin ben hala ilk baştaki kontrast merakımı bıraktım. Yaklaşık 3 yıldır az kontrastlı belki biraz daha soğuk ya da biraz daha sonbahar pastel tonlarını severim. Uzun süredir bir şeyler çekemiyorum belki ama favorilerime eklediğim fotoğraflarda bunu görmek mümkün. Gözüm artık ona alıştı. Herkesin başladığı gibi manzara çiçek böcek çekerek başladım ama mimariye e el attım her şeyden de biraz çektim. Belki hala belli bir tarzım yok ama benim için işin rengi biraz değişti. İş olarak yapmaya başlayınca hobi kısmının yüzdesi düştü.

Bence işi oluruna bırakmadan zamana bırakmak ve çok fotoğraf izleyip hangisinin göze hoş geldiğini anlamak gerek. Zamanla zaten ya şu fotoğraftaki gibi renkleri istiyorum derseniz olay bir iki yıl içinde çok daha netleşecektir.

biraz karışık anlattım ama umarım anlamışsınızdır demek istediğimi. İnsan ihtiyaçları sınırsızdır. Ekipman sınırsızdır(her şeyi almak isteyebilirsiniz) çok çabuk tüketmemek lazım her şeyi.


Küçük bir ipucu da vereyim. Her PS darbesinde fotoğraf kalitesinden bir miktar ödün verir. Bunu 0 den fazla yakınlaştırdığınızda anlarsınız. Her verilen kontrast doku kaybına her verilen saturasyon renklerdeki ton geçişlerinin birbirine girip sadece ana renkler gibi görünmesine sebep olur. Bu siyah beyaz fotoğrafta da böyledir. 5-6 yıl öncesinin meşhur konusu bit derinliği ile ilgili küçük bir araştırma yapın. Faydası dokunacaktır.

Taner Bey sizin ve diğer yorumlardan anladığım kadarı ile her merakın bir evresi var zamanla hem kendi tarzımı hemde orta kararı bulacağım bunu da deneyerek vede araştırıp izleyerek çözeceğim, sanırım bol bol denemeler yapıp paylaşımlar yapmalıyım kesinlikle yorumlara açığım böylece orta ayarı bulup tonlamaları kendime göre uyarlayabileceğim çok teşekkür ederim yorumlarınızdan dolayı tavsiyelerinizi kesinlikle uygulayacağım tavsiye ve önerilerinizi pür dikkat dinliyorum, farklı tavsiye veya teknik önerileri olan varsa lütfen yazınız Çoook teşekürler CanonTürk ailesi

saturation delisi olmayın. hdra bulaşmayın. clarity'i abartmayın. hedefiniz renk cümbüşü değil gözün gördüğü olsun. tavsiye edebileceğim bunlar.

dijital fotoğraflar zaten elektrik sinyalinin çip yorumu değil mi.,. o zaman bu çipleri ve sensoru nasıl kalibre ederlerse ve programlarlarsa elimeze o sonuç geçiyor yani daima photoshop gibi bir yorum var ama bu makineleri yapan mühendisler biraz daha orta yol olan yorumları eklemişler bizim gibi fazla abartmıyorlar.
raw da çeksek yada başka türlü kayıtta alsak dijital makineler kullandıkça sensorun duyarlılığına içindeki yazılımına vs bağlıyız .
analog olmadığı sürece bana hepsi yapay geliyor.tabi oradada film kalitesi gibi değişkenler var fakat en azından neyse onu görüyoruz

sves Nickli Üyeden Alıntı

dijital fotoğraflar zaten elektrik sinyalinin çip yorumu değil mi.,. o zaman bu çipleri ve sensoru nasıl kalibre ederlerse ve programlarlarsa elimeze o sonuç geçiyor yani daima photoshop gibi bir yorum var ama bu makineleri yapan mühendisler biraz daha orta yol olan yorumları eklemişler bizim gibi fazla abartmıyorlar.
raw da çeksek yada başka türlü kayıtta alsak dijital makineler kullandıkça sensorun duyarlılığına içindeki yazılımına vs bağlıyız .
analog olmadığı sürece bana hepsi yapay geliyor.tabi oradada film kalitesi gibi değişkenler var fakat en azından neyse onu görüyoruz

Niye? Filmde sadece tek bir emulsiyon mu var? Benim bildigim her filmin de birbirinden farkli renk yorumlari yok mu? Bir Velvia ile Provia ayni maviyi mi, ayni kirmiziyi mi verir? Kontrastlari saturasyonlari birbirinin ve gordugumuz sahnenin birebir aynisi midir hakikaten? (Bu arada Velvia ve Provia hala var midir?)

SABIRLI Nickli Üyeden Alıntı

Niye? Filmde sadece tek bir emulsiyon mu var? Benim bildigim her filmin de birbirinden farkli renk yorumlari yok mu? Bir Velvia ile Provia ayni maviyi mi, ayni kirmiziyi mi verir? Kontrastlari saturasyonlari birbirinin ve gordugumuz sahnenin birebir aynisi midir hakikaten? (Bu arada Velvia ve Provia hala var midir?)

fuji uretimini durdurdu diye biliyorum ama her malın alıcısı çıkar belki devam ediyordur. zaten dediğiniz filmlerin birbirinden contrastlarının ve parlaklık değerlerinin farklı olması.son cumlemde zaten bende filmlerdede farklı olduğunu ama bunun daha doğal görüntüler oluşturduğunu belirttim.dijital makinelerde o kadar çok değişken var ki keşke analogdaki film kadar kontrol edilebilir olsa diyorsunuz.en basitinden bir AA filtresi yerine aynı sensore daha hafif bir filtre takmakla nikon fenomen olacak bir makina yaptı.

bende fotoğraflarımı raw olarak çok soluk jpg olarak çok doygun bulanlardanım. Milletin fotoğraflara bakiyorum ne çok doygun ne çok soluk photoshop ile bi tutturamadım şu işi gitti

sorun şu ki photoshop kullanınca oluşan keskinlik renk ayarları fotoğrafı daha canlı daha renkli keskin yaptığını ama doğallık veya gerçeklikten çok uzaklaştığını görmeye başladım diğer türlü de photoshop suz jpeg fotoğrafların sönük kaldığını vede cansız renksiz kaldığını görüyorum orta ayarıda tutturamıyorum elim bol sanırım, fotoğrafın doğal ama canlı keskin kalmasını istiyorum bu konuda tavsiyeleriniz var mıdır efenim ?

Fotoğrafa odaklanmak, ps ile vakit harcamamak (göreceli bir kavram) ve canlı film tadında fotoğraflar elde etmek istiyorsanız şayet, LIGHTROOM kullanın. Lightroom programında sayısız farklı film ve diapozitif etkisini(şu anda bulunması çok zor olan velvia pro, Ilford400 vs) hazır presetler olarak bulabilir ve size uygun olanları tercih edersiniz. Dilerseniz bunları fotoğraflarınızı direk bilgisayara yüklerken uygulayabilir ve arşivinizi hazır tutabilirsiniz. PS için de benzer actionlar bulabilirsiniz ama tek tek uygulamak zorunda kalırsınız inanılmaz zaman alır. Bu arada en iyi sonuçlar için teknik olarak çekimlerinizde pozlamanın başarılı olması gerektiğini unutmayın.

Bir de eklemeden geçemeyeceğim, 1960 ların film tonları ve 1990 ların film tonları da aynı değildir. Fotoğraf giderek renklenmiştir geçtiğimiz yüzyılda. Fotoğraf sanal bir gerçektir özü itibari ile. İlk iğne deliği makine bile teknik imkanları dolayısı ile kendi yorumunu katmıştır gerçeklik denilen sanal algıya. Dolayısı ile doğal tonlar kavramı çok değişken bir olgu. Arkadaşların da pek çok yorumda belirttiği gibi, kendi tadınıza uyan tonların peşinde olmak çok normal. Ancak "gerçekçi" etiketini fotoğraf için çok da geçerli ve gerekli görmüyorum. Photoshoptaki tüm terimler karanlık odadan gelmektedir aslen ve bizim film tadında dediğimiz tonlar sadece standart bir prosedürün sonucu ortaya çıkmaktadır. Kullanılan tek bir malzemenin farklı nitelikte olması, bozuk ya da tarihinin geçmiş olması bile karanlık oda çalışmalarında farklı sonuçlara neden olurdu.