Deklanşöre basıncaya dek bazen kısa zamanda (örn. sokak fotoğrafçılığı) bazen daha uzun zamanda (örn. moda fotoğrafçılığı) bazı kararlar veririz. Kadraj, ışık, poz gibi. Bunların hepsini aklımızdaki kareye ulaşmak amacıyla yaparız. Düzenleme de bu amaca hizmet eder.
Örnek 1:
Moda fotoğrafı çekiyorsunuz. Konseptiniz retro bir konsept. 80' modasını çekiyorsunuz ve o yıllarda tüm elbiseler çok renkli, kıyafetler abartılı. Bahsedilen bütün kararları verdikten sonra fotoğrafınızı çektiniz. Fotoğrafınızın etkisini artırmak için düzenlemeye başladınız ve renkli olan karenizin renklerini daha ön plana çıkarmak için doygunluğu artırdınız. Pürüzsüz cilde ulaşmak amacıyla retouch işlemi yaptınız.
Örnek 2:
Sokak fotoğrafı çekiyorsunuz. Kareniz inanılmaz renkli ve asıl çektiğiniz konu bu renklerin içinde kaybolmuş durumda. Düzenleme aşamasında fotoğrafı siyah & beyaza çevirerek konunuzu ön plana çıkardınız.

Bu tip örnekler çoğaltılabilir fakat hepsinin ortak noktası; çektiğiniz fotoğrafın etkisini artırmak, asıl dikkati çekmek istediğiniz yere izleyiciyi yönlendirecek hamleler yapmaktır. Bunun için bazen saatlerce retouch yapmanız gerekir, bazen de yalnızca pozlamayı bir stop düşürecek kadar ışık ayarı yapmanız yeterlidir. Unutulmaması gereken şey ise; her fotoğraf düzenlenmek/işlenmek zorunda değildir. Yalnız ve yalnızca fotoğrafınıza artı değer katacak ise düzenleme yapılmalıdır.