Konu: Tek yapılan seyahatlerde kişinin kendini çekme sorunu?

İtalya'da makineyi boynunuzdan kesinlikle çıkarmayın derim...

Kompaklar için bir takım monopodlu çözümler var; örneğin şuna bayıldım aynalı maynalı:

Polaroid Camera Extender Self Portrait Handheld Monopod: Amazon.co.uk: Electronics

Ama SLR ile biraz zor olur herhalde bu tür bir çekim. Çok geniş açı ile kol mesafesinden çekebilirsiniz öte yandan.

İlginç bir çözümmüş gerçekten de sanırsam SLR ler için zor olur böyle bişey gibime geliyor.Benim yine çalma potansiyeli olmayan yaşlılardan başka çözüm yolum yok gibi görünüyor.

Maschinengewehr Nickli Üyeden Alıntı

İlginç bir çözümmüş gerçekten de sanırsam SLR ler için zor olur böyle bişey gibime geliyor.Benim yine çalma potansiyeli olmayan yaşlılardan başka çözüm yolum yok gibi görünüyor.

Yaşlının elinden kapma olasılığı var. Sevimli Aile mi ne bir amerikan aile komedi filmi serisi vardı hatırlarsanız, onun bir tanesinde bunlar avrupaya gidiyorlardı ve İtalya'da geçen bir makine çaldırma sahnesi vardı. Bunun birebir aynısı olmamakla birlikte çok benzeri bir arkadaşımın da başına gelmiş durumda.

başkalarına verip çektirdiğiniz fotoğrafların kompozisyonu da, fokusu da genellikle nefis olur Ben bir kere ABD seyahatimde birisine çektirmiştim analog kullanırken, adam dizimden altını çekmişti banyo yapıldıktan sonra görünce hem çok kızmış-üzülmüş sonra da çok gülmüştüm (sinirden) bence en sağlamı geniş açı ile kendi çekiminizi yapmanız.

Tabi doğru diyosun geniş açı olursa en azından millet etrafı görüp sallamadığımı düşünürler ) de gerçekten ülkemden birini görürsem artık çünkü kaç senedir Mark II için para biriktiriyorum bir esnada çalınırsa hayattan vazgeçerim.Kafamda olan 3 saniye falan zamanlamayla fokuslamaları her bişeyi ayarlayıp tripodla kendimi çekmek olcak gibi

bende bu durumdam muzdaribim. Bana gore bunun icin en ideal cozum compact makinayla kendini cekmektir. (monopodla) (sonucta dslr yi tripoda yerlestirdikten sonra da calinabilir)

Ben de eğer yanınızda götürecekseniz dizüstü bilgisayarla çekim yapmanızı öneririm. Yeterli uzunlukta bir USB kablosuyla kamerayı dizüstü bilgisayara bağlayın, Canonun şimdi adını hatırlayamadığım bir yazılımı ekrandan otomatik netleme dahil birçok kumandayı destekliyor, hem de çekim öncesinde kendinizi vizörden bakıyormuş gibi görüp kadrajınızı oluşturabilirsiniz. Bahsettiğim yöntemle kendi gözbebeğimin makrosunu çekmiştim oradan biliyorum

boyumun verdiği avantaj ile (1.95 cm ) yaptığım bazı gezilerde kolumu uzatmak suretiyle kendimi çekmişliğim var inanın daha kolay makineyi birine verip ; ''şurasına bas'' veya ''burasını elleme'' diyen kadar

Bence de yanınızda bir kompak makine ve monopod bulundurun neticede kendi fotoğrafınızdan profesyonel baskı almak gibi bir düşünceniz yoksa daha mantıklı.

Ve ayrıca başkalarına verip beni çeker misin dediğinde makina gitse bile için yanmaz A2200 tarzı makineleri nette 200lira civarında bulabilirsiniz.

Aslında 5D MK II alma gibi bir planınız olmasa 600D tam size göre diyebilirdim. Sanırım makinenizi satıp çok küçük bir farkla 600D almak da maddi açıdan çok imkansız olmazdı. Dönen ekran sayesinde ve tripodla da işinizi görür diye düşünürdüm. Ama tabi sanırım 5D'de yapılabilecek tek alternatif olarak tripod kullanarak ve bir kaç kere makine başına ve resmi çekilirken duracağınız yere git-gel yaparak poz vermek kalıyor Zamanlayıcıyı kurduktan sonra koşarken dikkat edin yalnız, benim gibi düşme tehlikesi yaşamayın yada bundan kurtulmak için kendinize bir tane de uzaktan kumanda falan alın. en azından poz vermek için daha geniş vaktiniz olur. Şimdiden iyi eğlenceler, umarım güzel bir seyahat olur ve umduğunuz gibi güzel kareler yakalayabilirsiniz...

Yahu ben italya dahil birçok ülkeyi gezdim. Millete verdim makineyi. Ha sizin çekebildiğiniz gibi cekemiyorlar o ayrı sorun. Ben, kadrajı ayarlıyorum. Açıyı da yeri de ayarlıyorum. Sonra yoldan geçen birine veriyorum. Rica ediyorum. Sorun cıkmıyor. Tamron 17-50 yada 24-105 takın gezin derim. Üzmez sizi. İtalya evet biraz tehlikelidir ama uyanık bir görünüm ciziyorsanız bulaşmazlar. Öte yandan bişey soracağım. insan bunca yolda tek başına keyif alabilir mi böyle bi geziden? Bence bi dostla cıkın. İki el, bir elden iyidir.

Erol abiden şu ürünü alabilirsin;
Fotografci.Net Fotoğraf makinası ve flaş aksesuarları

"Tatilde veya gezilerde kendi kendinizin fotoğrafını çekebilmek için:
Compact Makinalar için Mini Monopod : Yurtdışından kargo dahil 35 TL"

Maschinengewehr Nickli Üyeden Alıntı

Tabi doğru diyosun geniş açı olursa en azından millet etrafı görüp sallamadığımı düşünürler ) de gerçekten ülkemden birini görürsem artık çünkü kaç senedir Mark II için para biriktiriyorum bir esnada çalınırsa hayattan vazgeçerim.Kafamda olan 3 saniye falan zamanlamayla fokuslamaları her bişeyi ayarlayıp tripodla kendimi çekmek olcak gibi

5DmkII güzel makina ancak 60Ddek gibi hareketli ekran daha işinize gelebilir artan ücretiyle de güzel bir lens alırsınız

Bir de okul gezilerinde herkesi çekersin eve gelir fotoğraflara bakarsın ve sanki gezide birileri eksik O daha felaket daha vahim.Bütün günün onu bunu çekmekle geçer...Bir de her yerde tripod açmaya izin vermiyorlar.Daha pazar günü gölcük' giderken kendimi çekerim diye tripod aldım.Açar açmaz yanımda biri belirdi yasssak gardeeşim diye.Tripod da çok cazip değil bu yüzden.Bence en iyisi sizin de yaptığınız gibi yardım istemek.

arkadaşlar ben de avrupa'da pek çok ülke ve şehir gezdim. makinanızı en güvenerek verebileceğiniz insanlar japonlardır. zaten onlar fotoğraf konusunda uzmanlar ve dünyanın her yerinde onlara rastlayabiliyorsunuz olmadı tripod kullanıyorum kendimi çekmek için

Türkiye içi ve dışı pek çok yer gezdim, organizasyonlara katıldım, geziler ve aktiviteler yaptım ve hiç fotoğrafım yok, açıkcası çektirmek aklıma bile gelmiyor sadece cekmeyi seviyorum

450+10-20 var her yerde kendimi rahatça çekiyorum valla

Küçük bir İtalya hırsızlık anımızı aktarmak istiyorum:
Yaklaşık 22 - 23 yıl önce daha yeni evliyiz, daha Yugoslavya diye bir ülke varken trenle eşimle birlikte bir İtalya (Daha İtalya vizesi bile yoktu) gezisi planlamıştık. Sırtımızda sırt çantaları ve ilk yurt dışı gezimiz. Sirkeciden bindiğimiz tren indili bindili zorlu ve pis bir yolculuktan sonra İtalya'ya girdi. Trieste'de İtalyan trenine geçince bomboş, tuvaletlerinden sıcak su akan bir konfora kavuştuk. Elimizi yüzümüzü yıkayıp bir kompartımana girdik. Üç bir tarafta ve üç de diğer tarafta koltuk olan kompartımanlardan. Yanımızdaki tek kıymetli eşya benim fotoğraf çantam. Hırsızlıktan korkumuzdan çantamı camın üzerindeki rafın en dibine koyduk. Kapıyı kapattık. Ben kapının önünde ayaklarımı karşıya uzattım, eşim de cam kenarında benzer pozisyonda uyku vaziyeti aldık. Gece saat 3 sularında eşimin bağırmasıyla uyandım. Bir İtalyan adam, bir bacağı bir yanımda diğer bacağı diğer yanımda elinde fotoğraf çantam, çantamın sapı eşimde ve çekişiyorlar. Bu arada uyku sersemi fırlamamla birlikte adam çantayı bırakıp dışarı çıktı. Dışarıda iki adet daha adam erketede bekliyorlardı. İkisi bir tarafa biri diğer tarafa uzaklaştılar. Bu arada tren karanlıkta Roma'ya doğru ilerliyor. Neyse o adrenalinle Roma'ya kadar cin gibi geldik. Roma da trenden indik, sırt çantamızla ilerlerken o hırsızlık yapan adam ıslık çalarak yanımızdan geçip gitti. Geçerken de selam vermeyi ihmal etmedi ve günlük hayata karıştı. Yani adamlarda o zamanlar için gayet normal bir hadise idi.
Sonrasında defalarca İtalya ya ve diğer Avrupa ülkelerine seyahatler yaptık ama başımıza hiç böyle bir nahoş olay başımıza gelmedi ta ki St. Petersburg gezimize kadar. Bu gezi sırasında Önümdeki fotoğraf çantamı açıp içinden 100mm makro objektifimi çaldılar. Aman daha neler demeyin, 10 sn içinde azıcık bir kalabalıkta oldu. Lütfen dikkat.

lensini geniş açıya (24mm ideal) alırsın arkaya kompozisyonunu yerleştirip kolunu uzatıp çekersin bunda o kadar zor olacak o kadar da birşey yok.