merhaba arkadaşlar.
25 eylül, pazar günü, "hayata bir başlık" daha atalım diyorum...
bu başlığın altında,
+ Eminönü
+ Üsküdar
+ Çengelköy
duraklarımız olacak...
+ saat: 10.00 - Buluşma noktası olarak Eminönü düşündüğüm için, burada biraz oyalanıp, Eminönü, sirkeci, sirkeci tren istasyonu, sirkeci postahanesi ve insan unsurlu fotoğraflara buradan kısa da olsa yer verebiliriz diye düşündüm. Gezinin esas fotoğraf merkezli durak noktası burası değil ama madem burada buluşuyoruz, boş beklemek olmaz...
+ saat 11-11.30 - Üsküdara geçiş: Üsküdarda osmanlının ruhun eserleriyle yaşadığı önemli bölgelerimizden birisi. Semt başlı başına belge olma özelliğine sahip aynı zamanda... Vapurdan - motordan indikten sonra ,
- Mihrimah Sultan Camisi
- Yeni Valide Camisi,
- Ayazma Camisi ve
- Selimiye
Camilerini ziyaret edeceğiz. yol güzergahında da yakalayabildiğimiz kareleri yakalamaya çalışacağız. Üsküdar zaten buna çok müsait bir semt.
Mihrimah Sultan Camisi, devrin önemli bir özelliğini yansıtmaktadır aynı zamanda. Kubbesinin küçük olmasına rağmen, 161 adet pencere ile süslenmiştir. Teknik olarak böyle bir şey olmasının imkansız olmasına rağmen, mimar sinan gibi bir usta ancak böyle bir şey yapabilirdi. Mimar Sinan Mihrimah sultan aşkı devrin en önemli unsurlarından birisidir. Caminin silüetinin Etek giymiş bir kadını andırması da ayrı bir özelliktir. (ek not olarak:Edirnekapı mihrimah sultan Camisinin tek minareli olması (ki, Sultan camileri arasında zannedersem tek minareli selatin camisi budur) Yalnızlığı simgelemektedir). Ayrıca 161 adet pencerenin diziliminin Ebced hesabına göre mimar sinan'ın mhrimah'a yazdığı bir aşk şiiri olduğu söylenmekedir. ayrıca önemli başka bir konu da , "Edirnekapı Mihrimah Sultan Camii’nin tek minaresinin arkasından güneş batarken Üsküdar’daki caminin minareleri arasından ay doğmaktadır! “ (mihrimah = güneş ve ay demektir) Bu da sadece 21 mart'ta tecelli etmektedir ki, bu tarih de Mihrimah Sultan'ın doğum günüdür...
Yeni Valide Camisi, Ayazma Camisi ve Selimiye Camisi de, En güzel kuş evlerinin bulunduğu camiler arasında yer alır...
anlatıma ve görünüşe göre Çengelköy'e gidiş süresi biraz uzayacak gibi görünüyor, yetiştirebildiğimiz kadar diyorum artık ama fotoğraf açısından güzel kareler çıkacağına inanıyorum.
Çengelköy zaten fotoğrafçıların uğrak yerlerinden birisi. Ben de epey zamandır gitmiyordum, bu gezi vesilesiyle ben de gitmiş olacağım tekrar. Çengelköy'e vardığımız zaman çengelköy börekçisinden bir börek yiyip, çınaraltı'nda bir çay içip orada fotoğraf çekmeye devam edeceğiz...
son olarak bilgileri tekrar vereyim:
25.eylül.2011-pazar saat 10.00 - Sirkeci Tren Garı önünde buluşma
ondan sonrası yürü ya kulum...
selam ile
iletişim bilgileri - mustafa nazif 0505.282 6999