Ethem Sarısülük'ü anmak için gittik bugün Kızılay'a
Güvenpark Milli Müdafa metro çıkışını merkez alarak toplandık, gayet düzgün bir etkinlikti.
İlerleyen dakikalarda etrafta bolca bulunun polislerden bir uyarı geldi. "Sınavı olan gençlerimiz için trafiği zor durumda bırakmayalım" diye. "eyvallah" dedik daha sıkışık bir düzende Kızılay avm'nin olduğu köşede yoğunlaştık.
Ama polisin amacı trafiği açmak değilmiş. Amaçları saldırmak için daha uygun bir bölgeye geçebilmekmiş, biz yer değiştirip biraz dağınıklık olduğu anda suyu ve gazı yağdırmaya başladılar.Oraya çocuklarıyla gelmiş olanlar, yaşlılar, o an ne kadar zor anlar yaşamıştır tahmin edemiyorum, çünkü yine hedef gözetmeksizin bir saldırı mevcuttu.
Polisin bu atakları gün boyu devam etti, zaman zaman yoğun gaz bombası saldırıları, zaman zaman tomalarla su ve o kırmızı, insanları yakan sıvı, kimi zamanda ellerinde copları ile taaruza geçen çevik kuvvetler ile.
Bir kaç kez çeviklerin farklı yönleri kapatması ile sıkışsak da, dibimize düşen yada koşarken hemen yanımızdaki otobüs duraklarının camlarını patlatan gaz kapsülleri olsa da, tomalar üstümüze su ve gaz sıksa da her seferinde kaçabildik.
Çünkü sokaklar zaten bizim. Biliyoruz.
Hepsinden önemli olan şey Orada hayatını yitirmiş bir insanı anmak istiyorduk ve böyle çirkin şeyler yaşattı polis, bu Ethem'e ve ailesine büyük saygısızlıktır. Katil oldukları yetmedi, daha da zorluk çıkarıyor saygısızlık yapıyor "vicdan" kelimesinin anlamını bile bilmeyenler.
Eklemek istediğim diğer iki ayrıntı da tomaları "trolleyen" kahramanlar Bir arkadaş koşarak gelip tomanın üstüne yapıştırılmış bayrağı kapıp kaçtı ve bayrak olamsı gerektiği gibi rüzgarda dalgalandı. Bir başka arkadaş da Toma'nın önündeki buldozer gibi parçanın tepesine çıkmış, Toma oraya bir şey yapamadığı için ileri geri yaparak arkadaşı atmaya çalıştıysa da başaramamış. Sonra onuda önüne katarak Maltepeye doğru gitmiş, umarım o arkadaş atlayıp kaçabilmiştir.
Birde Sıhhıye tarafında canı pahasına Tomanın önüne tek başına dikilen abimiz vardı. Toma kendisine defalarca su sıktı, yere düşürdü, uyarı yaptı, tekrar su sıktı. Oradan en sonunda çektiler o vatandaşı ve o anda bile söylediği şey "benim canım önemli değil, ne kadar geciktirirsek bu itleri kardır" Helal olsun o adama.
Ha bir de bugün aramıza yeni katılan boyunlarında tüfekler asılı özel harekat birliği, özel harekat helikopteri ve Tarihin tozlu sayfalarından gelmiş panzere hoşgeldiniz demek istiyorum.
Direnişe devam.
Not: Bugün çektiğim fotoğrafların banyosunu yapacağım birazdan, kuruması taraması falan ancak yarın ekleyebileceğim.