Kolezyum, Roma.
Canon EOS 5D Mark III
Canon EF 16-35mm f/4L IS USM
16 mm, f/18, ISO100, 1/80 sn.
''Portföy'' fotoğrafları; bir fotoğrafçının/sanatçının kendi tarzını ve artistik bakış açısını ''en iyi'' şekilde yansıttığına inandığı, seçme fotoğraflardan oluşan özel bir fotoğraf serisidir. Yani ‘’benim asıl tarzım budur ve en iyi çalışmalarım da bunlardır’’ dediği fotoğraflardan oluşur. Ancak fotoğrafçı/sanatçı kendi tarzı haricinde, ticari ya da diğer amaçlarla, farklı kategorilerde de fotoğraflar çekiyor olabilir. Örneğin, ünlü insanların portre fotoğraflarını çeken bir fotoğrafçı, serbest zamanlarında kurbağa fotoğrafları çekiyor olabilir. Yani bu kişinin portföy serisi sadece portre fotoğraflarından oluşmakla birlikte, ayrıca zevk için çektiği bir makro fotoğraf serisi de vardır... Ya da, düğün fotoğrafları çeken birisi, düğün harici zamanlarında Still Life tarzında fotoğraf çekimleri yapıyor ve bu fotoğraflardan bazı platformlarda ek gelir de elde ediyor olabilir... Özetle ‘’portföy’’ serisi; fotoğrafçıların kendi tarzlarındaki en iyi fotoğraflarını temsil eden ''birincil''çalışmaları, geriye kalan diğer tüm seriler ise ''ikincil''çalışmalarıdır.
Bir örnek de kendimden vereyim. Ben sadece ‘’manzara/gezi’’ ve ‘’iç/dış mimari’’ fotoğraflar çekiyorum. Bunların dışında örneğin makro, düğün, moda, still life vb. diğer hiçbir kategoride fotoğraf çekmiyorum, tekniklerini ve detaylarını pek bilmiyorum, çekmeyi de beceremiyorum. Manzara/gezi çekimlerim arasından kişisel tarzımı yansıtacağını düşündüğüm en beğendiğim fotoğrafları editliyor, edit yaparken kendi artistik bakış açımı ekliyor, bunları Portföy serime ekliyor ve sonrasında sosyal medyada paylaşıyorum... Tabii Portföy serimin dışında kalan, ancak ‘’Stok fotoğrafı değeri’’ taşıdığını düşündüğüm diğer bazı gezi fotoğraflarımı da editliyor, ancak bunlara daha az vakit ayırıyorum. Bu fotoğrafları Stok serime ekliyor, sonra da sadece stok sitelerine yüklüyorum. (Şimdiye kadar bu seriyi sosyal medya hesaplarımda paylaşmıyordum. Artık paylaşım yapmaya karar verdiğim fotoğraflar, bahsettiğim bu stok serisi içerisinden olacak. Bir de İç/dış mimari çekimlerim var ve bu seri sadece referanslar vasıtasıyla yaptığım butik çalışmalarımdan oluşuyor. Bu seriyi zaten prensip gereği, mekan sahipleri dışında paylaşmıyorum.)
Bazı fotoğrafçılar sosyal medyada Portföy serisi haricindeki diğer fotoğraflarını da paylaşırken, bazıları ise paylaşmamayı tercih ediyor. Tabii bu, fotoğrafçı açısından stratejik bir karar. Şimdiye kadar bazı istisnalar dışında, ben de portföy harici paylaşım hiç yapmıyordum. Tabii stok serileri için de bir emek harcandığı için, en azından kendi adıma artık bu tür fotoğrafların paylaşımını görmezden gelmemem gerektiğini düşündüm. Çünkü stok serisi fotoğraflar her ne kadar ana tarzımı yansıtmasa da, sonuçta bu fotoğraflarım ilgili kişiler tarafından beğenilerek satın alınıyor, örneğin dünyanın diğer ucunda bir firmanın reklam kampanyasında kullanılıyor, ya da editörler tarafından dergilere basılıyor, internet sitelerinde haber amaçlı paylaşılıyor, bir şehri anlatan makalede kullanılıyor, ya da bir firma tarafından kupa-tişört gibi hediyelik eşyalar üzerine basılıyor vs. Bunlar gibi bir çok kullanım alanı da mevcut. Yani aslında stok fotoğrafların da bir çok kişi için büyük değeri var.
Tabii portföy serisi fotoğrafların çekim ve edit aşaması, diğer serilerin fotoğraflarına göre çok daha fazla emek gerektiriyor. Örneğin, yeri geldiğinde bir Portföy fotoğrafımın editine toplamda 30 saat ya da daha fazla vakit ayırıyorken, Stok serisine girecek bir fotoğrafın editini ise sadece 3 dakika gibi kısa bir sürede bitirebiliyorum. Çünkü gezi kategorisindeki stok fotoğraflarında genelde çok vakit harcanan sürreal editler pek kabul edilmediği için ve belgeleyici (daha gerçekçi) fotoğraflar olması beklendiği için, stok fotoğraflarının edit süresi de doğal olarak daha az oluyor. (Elbette istisna olarak klon işlemlerinin fazla olduğu ya da dozunda yapılacak bazı artistik editlerin bulunduğu fotoğraflarda, edit süresi 3 saat ve daha üzerine de çıkabilir.)
Tam bu noktada, Portföy serisindeki fotoğraflarınızı stok sitelerinde satmamanızı ve bu özel çalışmalarınızı ticari olarak sadece bazı özel mecralarda değerlendirmenizi tavsiye ediyorum. Çünkü stok sitelerine yüklediğiniz fotoğraflar, genelde 1 Doların altında satılır. Ancak birincil çalışmalarınızdan oluşan portföyünüz için, iyi bir ajansla Exclusive anlaşma yaparsanız, büyük emek sarf edilmiş portföy fotoğraflarınızdan hak ettiği değeri elde edebilirsiniz.
Örneğin ben portföy fotoğraflarımın dijital hallerini sadece 500px.com sitesi üzerinden satışa sunuyorum. Stok sitelerindeki bir fotoğraf 1-30 Dolar arasında satılırken,500px.com’daki bir portföy fotoğrafımın (lisans türüne göre de değişmekle birlikte) satış tutarları 1.100 Doların üzerine çıkabiliyor.
Özetle, en iyi çalışmalarınızı stok sitelerine yüklerseniz, o fotoğraflarınıza gerçekten yazık etmiş olursunuz. Dolayısıyla, daha fazla emek sarf ettiğiniz Portföy fotoğraflarınızı stok sitelerinde düşük tutarlara kurban etmeyerek; 500px.com vb. sitelerde ''az ama öz'' satış yapma suretiyle, hak ettiği karşılığı almasını sağlayabilirsiniz.
Dijital satışlara ek olarak, portföy fotoğraflarınız için bir sanat galerisi ile Limited Edition Baskı anlaşması yapabilirsiniz. Sınırlı sayıda üretilecek ve devamı olmayacak baskıların sayısı ne kadar az olur ise, o fotoğraf daha fazla değer kazanır ve aynı oranda daha çok gelir elde edebilirsiniz...
Sevgilerimle...
....................
gunergulyesil.com'daki makalemden alıntıdır.