valla gayet bilinçli kullanıcıyım. fotoğraf makinalarının hem optik hem elektronik aksamları kafi derece bilirim. neden o mesafenin olduğu konusu, geleneksel focusing screen meselesidir. focusing screen 45 dere açı ile aynanın ortasına olan uzaklığı, sensör ayna orta noktası kadardır. burda büyüklüğü optik vizör de belirler.yüzdesel olarak. temeli 35 mm filme kadar gider. ayrıca ışık ölçer bu sistemin içinde. altta faz farkını ölçen ikinci ayna ve altındaki faz dedektörü, klasik eski sistemin ve objektiflerin odak noktası kabulünden kalır. kısaca ortada elektronik vizör olursa, aynanın üst kısmındaki tüm ekipmana gerrek kalmaz. faz algılıyacı yerine contras algılayıcı ve algolaritmalrı varken alt kısımda gereksiz kalır. ışık ölçerde sensöre serpiştirlimiş bir kaç yüz farklı pikselle çöülümüş. hele o mekanik ayna ise işlevini işlemcinin ekran tarama gücü ile zaten kaldırmış. üstelik sonsuz seçenek varken ortadan kenarlara doğru, yada üsten aşağı yada yandan kapanan perde mantığı ile çalışabilir.ki çalışıyorsa.burdaki tek sorun içten yanmalı motorların yüksek teknoloji ile üretilmesi ile aynı. verim hala 35 -40 larda. içten yanmalı bir motor 100 seneyi aşkın bir teknolojidir. hasssas üretim, over charge sistemleri, elektronik bolca kullanılması bu verimi 20 lerden 40 lara çıkarmış. ama içten yanmalı mantığı uzay teknolojisi ile bile üretilse yüzde 50 yi geçmez. aynı mantık fotoğraf makinasında mevcut. dslr ile slr arasındaki tek fark sensördür.odaklama, ayna, perde, ışık ölçümü tamamen aynıdır. başarılımı evet başarılı. çünkü kaynakların çoğu bu sistem üzerinde kurulu. kısaca yüksek çöznürlüklü vizör çıktıktan sonra, hızlı işlemciler çıktıktan sonra aynasızların önü açık. forumda sony nin ileri modeli var. 6000 küsür lira sadece gövde. ve bunu amatörler kullanmıyor. genelde en az 5d mark 3 kullanıcı seviyesindeki kişiler kullanıyor. yıllardır bu işin içinde olan, dünyanın parasını harcamış tecrübeli bilinçli insanlar.bu tartışma uzar gider. ama ben bile foto çekmeye gidince arabama çanta koyuyorum. içindeki 2 body 5 lensin ve ıvır zıvırın ağırlığı 10 km en az. böyle fotoğrafçılık mı olur. hamallıktan başka bişey değil. gerçi araçtan ayrılırken genelde 1 body bir lensle çıkıyorum. sadece 2 ilave batarya alıyorum. benim tercihim küçük bodylerden yana. hatta canon 100d ye bile sempati ile bakıyırum. mümkünse bir lens bir body ile işi bitirmek en güzeli. yaklaşık 10-15 km gezerek fotoğraf çekiyorum. bu anlattıklarım sadece ben amatörler için. profesyoneller işleri gereği herşeyi taşır. ağırlık ve tutar önemli değil. sinir olduğum bir konu küçük gövdelerde sadece crop olması. ben canon 100d gibi bir gövde de ff sensör yanında 24-105 gibi bir lensle ihtiyaçlarımın yüzde 75 ini karşılarım. o kadar lensi elzem görmüyorum. her fırsatta lens almaya çalışıyorum. ama gerekli mi amatör için sanmam. sadece hastalık ve hoby. allah aşkına 5d mark3 ve 650d kullanan biri olarak şunu söylerim. fiyat farkı 5 katı. foto kalitesi ne kadar farklı. bana göre yüzde 10, profesyonellere göre yüzde 20.ki bu sayı abartılı.ki aslında yüzde 5.sony next serisi ile yada ff serisi ile aynı katergorideki lenslerle çekilmiş fotolarla, bizim 650d yada 5d mark 3 ler arasında ne fark var. dağlar kadar mı? ben göremedim. kısaca şunu derim bir amatör olarak bu sistemede bir yanlışlık var. bence ff bir aynalı, elektronik vizörlü maksismum 3 lens bir amatörün işini ömür boyu görür. arta kalanı fantezi gibi geliyor. ben fanatik değilim. 5 sene önce cep telefonu nasıldı. ya 10-15. hersey bambaşka şimdi. neden dslr yüzde 80-90 slr gibi.. bu işte bir tuhaflık var. saygılarımla...