Geçen yıl İstanbul 'a gittiğimde Hayyam a uğradım. Eşimle üçüncü Kata çıktık, Cemil ustanın dükkana girdik. Gıyaben tanıdığım, bana çok yardımcı olan ustaya kendimi tanıttım, teşekkür ettim. Karşısında da bir müşteri oturuyor, mütebessim bana bakıyor. Döndüm baktım, Mustafa Nazif. Hanıma döndüm dedim, canım bak bu Cemil usta en çok güvendiğimiz teknik danışmanımız, bak bu da en çok özendiğimiz Mustafa usta. Güldük, sarıldık. Hoş gelmiş Mustafa usta ama hala ustalar Antalya ya gelmediler, bekliyoruz.

Bir de ilave yapayım; fotoğrafa hobi olarak yaklaşanlardan öte fotoğraftan ekmeğini kazanmak isteyen zanaatkar arkadaşlarım kulak versinler. Yukarıda anlattığım olay benim için büyük mutluluktu. Yaptıkları hemen her şeyi hayranlıkla izlediğim insanları kanlı canlı karşımda görmek büyük ikramiye gibi geldi bana. Ne yapın yapın bu ustalara dört elle sarılın, yanlarından ayrılmayın, sahip çıkın. Zira korkarım fotoğraf ta diğer el sanatları gibi teknolojinin baş döndürücü hızında kaybolup gidecek, yerini başka teknolojilere bırakacak. Fotoğrafı yaşatacak zanaatkarlara ihtiyaç olacak.