:cek ~ (A) = :taraftar
Yazdırılabilir Görünüm
:cek ~ (A) = :taraftar
5dmii 'ya falan gerek yok ya. :p
vefa abi sandalyemden düştüm gülmekten :yarıl eline sağlık güne güzel başladık.
bu 450d ile ne kadar sevişilir şey yani nasıl marka olunur :yarıl basamaklar nasıldır ? :crazy:
birde internetten direk "harika sevişim" diyenler var, onlar hala sanalmarketing takılıyorlar :yarıl
kız sevişecek birinimi arıyomuş yada bu sevişmek isteyen jigolomu niye durduk yerde söylüyo her partide kızlara bunu demek gerekirmi
Filiz seviselim mi?
Soylemeden gecemezdim.
Eyy yurdum erkekleri... KOnu nerelere geldi yine... Algıda seçicilik, hepiniz Sevişme bölümüne takıldınız kaldınız... :) Vefa hocamın paylaşımında ince bi mizahide var bence... Gündeme görndermede:):pleasantry:
Çok sevişken bir milletiz. Bu hikayeden çıkarılacak sonuç "her kuşun eti yenmez!". :yarıl
Şaka bir yana teşekkürler Vefa Abi.
Guzel bir yazi. Tesekkurler
Çok güzel bir yazı.. Vefa Bey teşekkür ederiz :)
Gerçekten çok iyiymiş :yarıl
Aslında bu yazının usta olmak ile marka olmak arasındaki farkı anlattığını düşünmüyorum benim bildiğim bu yazı pazarlama üzerine anlatılan bir hikaye...
Güzel teşekkürler vefa
Sanırım ifade etmek istediğim şeyler bir kısmımız tarafından anlaşıldı...
Diğer arkadaşlar için de Hegel'in hasta yatağında öğrencisine söylediği şu cümleyi hediye etmek istiyorum...
"Beni birtek sen anladın; Sen de yanlış anladın......"
Not: Bunun bir de Üstad Necip Fazıl Kısakürek versiyonu vardır:
"Beni bir tek Osman Yüksel Serdengeçti* anladı, o da yanlış anladı: ayağa kalk dediğim yerde amuda kaktı!"
*Serdengeçti dergisinin sahibi ve Yazı İşleri Müdürü gazetecidir. Asıl adı Osman Zeki Yüksel'dir. Ankara Üniversitesi Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi öğrenciliği sırasında 1944 mayısında meydana gelen olaylara karıştığı için Hüseyin Nihal Atsız'la birlikte bir süre hapis yatmış, hapisten çıktıktan sonra öğrenim için aynı fakülteye başvurmuşsa da bu isteği reddedilince dönemin Milli Eğitim Bakanı Hasan Ali Yücel'e hitaben yazdığı ve "Yüksek makamın alçak vekiline" diye başlayan yazı yüzünden yeniden hapsedilmiştir.
Hapisten çıkarak Toplam 33 sayı yayınlanacak olan ve birçok sayısı siyasi irade tarafından toplattırılacak olan Serdengeçti dergisini çıkartmış, dergideki yazılarından dolayı okuyucuları onu Serdengeçti olarak tanımlamışlar ve bu sebepten kendisi de sonradan Serdengeçti soyadını almıştır.
Osman Yüksel Serdengeçti, 1965-1969 yılları arasında Adalet Partisi listesinden Antalya milletvekilliği de yapmıştır. Partisine yönelttiği eleştiriler yüzünden bir süre sonra Adalet Partisi'nden ihraç edilmiştir. Milletvekilliği sırasında kravat takmadığı için uyarı almıştır, uyarıları dikkate alınmayınca genel kurula girişi yasaklanmıştır.Bu kez beline bağladığı kravatla içeri girmiş, yakasına takması gerektiğini söyleyenlere ise, “Kanunda nereye takılacağı belli değil. İstediğim gibi takarım” demiştir.[kaynak belirtilmeli] Necip Fazıl'ın yakın arkadaşlarından olan Serdengeçti hazır cevaplığıyla tanınır ve muhafazakar dünyanın en sevilen fikir adamlarındandır.Türkçülerin "Tanrı Türk'ü Korusun" demesi üzerine Serdengeçti "Tanrı Türk'ü, Allah da Müslümanı Korusun"diyerek bir döneme damgasını vurmuştur.
Yeni İstanbul gazetesinde "Selam" başlığı altında yazılar da yazmıştır. (Kaynak: Kutsal Wikipedia Kitabeleri)