Arkadaşlar selamlar;
Geçen hafta gittiğim budapeşte viyana prag turunda çektiğim fotoğraflarımı paylaşıyım istedim.. Ufak anlatımlar ve anılarımla.. Umarım beğenirsiniz..


Gezimiz başlıyor



Budapeşte hava alanındayız..


Tur otobüsümüze binerek şehir meydanına doğru yola çıkıyoruz ve ilk durağımız olan Kahramanlar Meydanı'na ulaşıyoruz.



Meydan'da 2 tane yeni evli çift var fotoğraf çekimlerini yaptırıyorlar...







Kahramanlar meydanından detaylar...




Fine Art Muzesi..


Binlerce kafelerden bir tanesi..


Otobüs'te ilerliyoruz..




Budapeşte'de Gül Baba Türbesine gidiyoruz. Gül Baba zamanında Budapeşte'de Müslümanlığı yaymaya çalışmış.. Türbenin yanından gözüken Parlemento Binası hoşuma gidiyor havada süper...


Budapeşte'nin en yüksek noktasından birine çıkıyoruz, Budapeşte Kalesine..
İlk olarak güzel bir meydan ve kliseler karşılıyor bizi..






Turla gitmenin kötü yanlarından biri ise fotoğraf çekimi için az vakit kalması.. Otobüsün kalkmasına 10dk kala, kalenin üst katına bilet alıp çıkılması gerektiğini öğreniyorum. Uzun kuyruğa girdikten sonra, Euro almadıklarını öğrenip, koştura koştura bir change office arıyorum. Change office ararken yine harika bir meydana çıkıyorum ve o kısıtlı zaman içinde yine dayanamayıp fotoğraf çekiyorum..

ve yine evlenen bir çift karşıma çıkıyor bu meydanda..



Para bozdurduktan sonra tekrar sıraya giriyorum ve Budapeşte kanatlarımın altında











Bu sırada hava bir anda bozuyor, kara kara bulutlar geliyor ve otobüsün kalkma saati geliyor. Koştura koştura aşağı iniyorum. Fakat otobüs yok, yağmur yavaştan başlıyor bu arada. Otobüs 5-10 dk geç geliyor, o sırada yağmur hızını arttırıyor ve şemsiyeler otobüste.. Fakat aşağıya doğru yine güzel bir manzara var..



Otelimize geliyoruz. Fakat güneş harika ve kaçırmak istemiyorum.. Annemle bavulları attımığız gibi koştura koştura Tuna nehrinin oralara doğru yürüyoruz.
.















Elizabeth Köprüsü ; bildiğiniz ufak boğaziçi köprüsü



prünün Üstündeyiz..


prüden çıkıyoruz..


Amacımız rehberimizin dediği Vaci Caddesini bulmak. Vaci Caddesi Budapeşte'nin İstiklal caddesi ayarında olan caddesiymiş.


Vaci Ucha'yı ararken gözüme bir amca takılıyor ve gezi boyunca netlik sorunu yaşadığım nadir fotoğraflardan biri. Bir daha çekmeye şansım olmuyor..


Derken derken Vaci Ucha Karşımıza çıkıyor...





Bu sırada karnımızda zil çalmaya başladı tabi.. Çeşitli lokantalar var.. Oydu buydu derken, Gezi boyunca yiyeceğimiz en kötü yemekten haberimiz yok.. Mekan dışarıdan güzel. Garsonın önerilerini dinledik, bir et ve karışık hungary yemeği söyledik. Söylemez olaydık. Annem'de, bende yemeği bitiremeden kalktık.



Bu kötü yemek üstüne moralimiz bozuldu, kendimizi ara sokakların birinde bulduk. Burada bir pastane gördük, pastalar harika gözüküyordu. Demin ki hezimetin acısını çıkaracağa benziyorduk.


Hayatımda yediğim en güzel pasta karşımda duruyor..Üstündeki çikolatanın videosunu nasıl çekmedim anlamıyorum. Üstündeki çikolata Türkiye'deki pastalar gibi incecik değil. üstündeki Çikolata kırılmıyor.. Pastayı yemek için yan yatırıp bıçakla sağlam bir şekilde bastırmanız gerekiyor..


Deminki yemek faicasının üstüne kaymak gibi gelen bu pasta morallerimizi yerine getiriyor. Fakat yorulduğumuzu anca oturunca anlıyoruz ve otele dönmeden önce son kareler..













Budapeşte'de birinci günün sonuna geldik. Ertesi gün gündüz stendre turumuz ve akşamında yine budapeşte turumuzla devam ettik..